İşsizliğe çare ne?Veya ne olacak bu işsizlerin hali? Konu vahim, özellikle de genç işsizler konusu. Diplomalısı, zanaatkarı, vasıflısı, vasıfsızı. Bu yorgun memleketimde işsizlik önemli ve ciddi bir sorun olamaya devam ediyor ne yazık. Hani diyoruz ya Milenyum’u yaşıyoruz, çağ atlıyoruz falan diye. Üniversiteli, dışarıdan korkuyor, kampustan adım atmaya korkuyor. Yani üniversiteden mezun olmak istemiyor sanki. Diplomayı almak yetmiyor. Alsa ne olacak diplomalı işsizler ordusuna bir nefer daha. Buyur!
* * *
Ömrü meslek hayalleri ile sayısız sınavlarla geçen gencin kazandığı her sınav sonrası umudu artıyor. Mesleğini yapmaya bir adım daha yaklaştığını sanıyor. Ama ne zaman ki üniversite bitiyor, hayaller de diplomayla birlikte usuldan usuldan tükeniyor. Tabii bu herkes için geçerli bir son değil ama bunların sayısı gittikçe azalıyor gibi. Ne dersiniz?
* * *
Şimdi şöyle bi rakamlara göz atalım araştırma sonuçlarına göre, İş- Kur’a kayıtlı genç işsiz sayısı 3 milyon 225 bin kişi. Kayıtlı olmayıp da kendi başının çaresine bakmaya çalışanlar hariç. DİSK’e göre de ülkede 6 milyon civarında işsiz sayısı var. Ve yine verilere göre, işsizlik 2016 yılına göre artmış. Eh artmaya da devam eder bu gidişle.
* * *
Neden mi; 2016 da kapanan işyerleri ile işsiz kalanların sayısında artışın hızlandığı bu arada geçici işçilikle kısmen yaratılan kısa vadeli çözümlerin de, iş sürekliliği olmadığı için işsizliğin sürmesine neden oluyor da ondan. Yani bu verilerden de anlaşılacağı gibi işsizlik her geçen gün azalmıyor aksine daha da artıyor. Çalışma yaşındaki genç kesimin öfkesi de ayni doğrultuda her geçen yıl artıyor.
* * *
Konuya dönmek gerekirse, işsizlik bir konjonktür meselesi. Acaba gençler için ayrı bir genç işsizliğiyle mücadele politikası mı tasarlamak gerek. İşsizliğe çare olur mu dersiniz?