2 Ağustos 2021 tarihinde başlayacak olan 6'ncı Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri öncesinde açıklama yapan Eğitim İş Şube Başkanı Sadık Acar, taleplerini anlattı. Sistemde yaşanan sorunları anlatan Acar, hak kayıplarının giderilmesi için yüzde 30 zam yapılması gerektiğini vurgulayarak taleplerini sıraladı. BİRÇOK SORUN ÇÖZÜM BEKLİYOR Kamu emekçilerinin yanı sıra emekliler ile diğer kamu görevlilerini de ilgilendiren 6'ncı Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinin 2 Ağustos 2021 tarihinde başlayacağını hatırlatan Acar, 'Kamu emekçileri çözüm bekleyen sayısız sorunla karşı karşıya. Sözleşmeli, ücretli, vekil gibi esnek ve güvencesiz statülerde çalıştırılma, atama ve görevde yükselmelerde liyakat yerine adam kayırmacılığın ve kadrolaşmanın esas alınması, vergi tarifeleriyle ağırlaştırılan vergi yükü, insan onuruna yakışmayan bir ücret düzeyi ve adaletsizliği, adaletsiz ek gösterge sistemi, özelleştirme tehdidi, hayat pahalılığı, kötü çalışma koşulları, tarafların eşit olmadığı toplu sözleşme sistemi ve grev hakkının olmaması gibi daha birçok sorun çözüm bekliyor. Daha birçok sorun çözüm beklerken yetkili konfederasyon, altı ayda bir yapılan yüzde 3-4'lük maaş zamlarıyla imzaladığı toplu sözleşmeleri, 'başarı hikayesi' olarak anlatılıyor. Öncelikle, Anayasa'nın çalışma yaşamı ve çalışanların haklarına ilişkin hükümleri, uluslararası sözleşmelere uygun olarak, ayrımsız tüm çalışanlara sendika hakkı, grev ve toplu sözleşme hakkını içerecek şekilde yeniden düzenlenmeli. Grev hakkı anayasal güvenceye alınmalı' dedi. SÖZLEŞMELİ PERSONEL ARTTI 'Kamuda ancak zorunlu durumlarda ve istisnai olması gereken sözleşmeli personel istihdamı, başta eğitim ve sağlık olmak üzere kamu hizmeti olan asli ve sürekli görevlerde son yıllarda giderek arttı' diyen Acar, '2013 yılında 105 bine kadar azalan kamuda sözleşmeli çalışan sayısı Mart 2021 itibariyle 523 bine kadar çıktı. Kamu hizmetlerinin önemli bir bölümü bu şekilde güvencesiz ve birçok sosyal ve mali haktan yoksun olarak çalıştırılan sözleşmeli personel eliyle yaptırılmaya çalışılıyor. Kamuda güvencesiz çalıştırılmaya son verilmeli, tüm kamu çalışanları aynı statüde istihdam edilmeli. Kamu görevlilerinin ilk atanmalarında, görevde yükselmelerinde, yer değiştirmelerinde kariyer, liyakat, görevin gerektirdiği nitelikler ve adalet yerine, iktidardaki siyasi partiye yakınlık, sendika üyeliği, siyasi görüş, kadrolaşma niyeti ve benzeri unsurlar belirleyici oluyor. Atama ve görevde yükselmelerde sözlü sınav kaldırılarak liyakat esas alınmalı' diyerek taleplerini anlattı. 'Kamu çalışanlarının en azından 2002 yılında milli gelirden aldığı pay kadar bir pay alabilmesini sağlayacak bir ücret zammı yapılmasını talep ediyoruz' diyen Acar, 'Önceki yıllarda yaşanan kayıpların karşılanabilmesi için kamu çalışanlarının ücretlerine öncelikle yüzde 30 oranında bir zam yapılmalı. Bu zamdan sonra 2022 yılının ilk yarısı için yüzde 15, ikinci yarısı içi yüzde 15, 2023 yılının ilk yarısı için yüzde 15 ve ikinci yarısı için de yüzde 15 oranında zam yapılmalı. Üniversite mezunu tüm memurların ek göstergeleri 3.600'e çıkarılmalı, 6'ncı dereceye inen tüm kamu çalışanlarına ek gösterge verilmeli. Kamu çalışanlarına yılda bir defa yıllık izne ayrılırken bir maaş tutarında ikramiye ödenmeli. Gelir vergisi tarifesinden kaynaklanan vergi yükü artışı önlenmelidir. Tüm ücretlerin asgari ücret kadar olan kısmı vergiden istisna edilmeli. Aynı kadro ve unvanlarda çalışanlar arasındaki maaş farklılıkları giderilmeli ve eşit işi eşit ücret ödenmeli. Yıllardır artırılmayan doğum yardımı ödenekleri günün koşullarına göre yeniden belirlenmeli' açıklamasında bulundu. HABER/Dilan ERAY