Küçük esnaf, devlet varolduğundan bu yana, hep devletinin yanında olmuştur.

Türklerin Anadolu'yu vatanlaştırmasında, yerleşik hayata ve aşiret hayatından millet hayatına geçmelerinde; şehir hayatına intibaklarında, iş ve aş sahibi, üretici, eğitimli insan olmalarında, meslek edinmelerinde, islami bir hayat nizamı oluşturmalarında, edebi, mimari, zirai, iktisadi, sosyal güvenlik ve eğitim sistemlerini meydana getirmelerinde şüphesiz ki ahiliğin büyük etkisi olmuştur.

Yeri geldi mahallenin bekçisi oldu…

Yeri geldi mahallenin emanetcisi oldu.

Kredi kartları yokken 'kredi kartı' oldu.

Zor zamanlarda mahallelinin hep yanında oldu.

Ve her zaman ve her koşulda devletinin, milletinin yanında oldu.

Esnaf, iyi günler de yaşadı, kötü günler de. Lakin hiçbir zaman devletine bir 'öf' bile demedi.

Hatta 1290-1354 yılları arasında Ankara bölgesinin yönetimi ahiler tarafından sağlandı.

Ama bugün gelinen noktada zincir mağazalar esnafın belini büktü. Esnaf, kendi çabasıyla ayakta kalmaya çalıştı.

Memleket, zor durumda olduğunda en çok zararı gören hep küçük esnaf oldu.

Pandemi oldu, en çok zararı yine küçük esnaf gördü.

Zincir mağazalar servetlerine servet katarken, küçük esnaf batma noktasına geldi.

Devlet Baba'dan isteğimiz, evlatlarının hakkını korumasıdır.

Pandemide esnafın dükkanı kapalı iken, zincir mağazalar esnafın sattığı ürünleri satıyor.

Buda haksız rekabete neden oluyor.

Örneğin, kırtasiye dükkanı kapalı ancak hafta sonları zincir marketler kırtasiye ürünleri satıyor.

Bu da haksız rekabete yol açıyor.

Devletimizden isteğimiz, hiç değilse pandemi bitene kadar zincir mağazaların gıda ve temizlik malzemesi dışında ürün satmasının yasaklanmasıdır.

Esnafımıza verilen devlet desteklerinin arttırılmasıdır.

Vatandaşımızın bu zor günlerde alışverişlerinde bakkal, kırtasiye, tuhafiyeci, ayakkabıcı gibi küçük esnafı tercih etmesi, esnaf kültürünün yaşaması için bir katkı olacaktır.

Fotoğrafçılar Kırtasiyeciler ve Kitapçılar Esnaf Odası Başkanı Mehmet Bayrak