Türkiye'de 1 milyon 80 bin öğretmen; 20 milyona yakın öğrenciye eğitim-öğretim vererek gençleri geleceğe hazırlayıp yön veriyor. O öğretmenlerden biri de Antalya'nın Kepez ilçesinde Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı General Şadi Çetinkaya İlkokulu Müdür Yardımcısı Fatma Süter. Ailenin tek öğretmeni olan Fatma Süter, 3 yılı idareci olmak üzere 19 yıllık eğitimci. Kırşehirli bir ailenin çocuğu olan 1 evlat sahibi Süter, resim yapmasının yanı sıra, piyano, keman ve gitar çalıyor. İlk görev yeri İstanbul, Samsun'un Havza ilçesinin Çiftlik köyü, Gölcük Değirmendere'nin ardından Antalya'ya tayin olmuş. İlkokuldaki öğretmenlerinin bu mesleği seçmesinde büyük rolü olduğunu söyleyen Fatma Süter, 'Atatürk'ün izinde yürümek için bu mesleği seçtim. Ben azmettim, 'okuyacağım ve öğretmen olacağım' dedim. Çok şükür şu an çok mutluyum. Çocuk sesleri olmadan mümkün değil yapamam' diyor. Süter, 'Anne, babam rahmetli oldu. Yazdığım 3 hikaye kitabında annem ve babamın nostaljik kokusu var' dedi. ÜÇ HİKAYE KİTABI YAZDI Öğrencilerin 'Fatoş öğretmenim' dediği Fatma Süter, 'Masal Tadında Bir Bayram', 'Akide Şekeri' ve rahmetli annesi Neriman Süter'e ithaf ettiği 'Anne Kokulu Kurabiye' adlı hikaye kitaplarını kaleme aldı. İlkokul çağındaki çocuklara yönelik hikaye kitaplarında resimleri öğrencilerine çizdiren Süter, 'Bir kitabın nasıl yazıldığını görmelerini, paylaşmayı, deneyimlemeyi daha çocukken öğrenmelerini istedim. O yüzden kitaplardaki resimleri öğrencilerim çizdi' diye konuştu. 'Küçük yerde zaten kitap bulmak çok zordu. Gazete kuponları biriktirerek kitap alırdık' diyen Fatma öğretmen ' Kitap almak zor olduğu için kitap alalım da okuyalım imkanı yoktu. Şartlar şimdiki gibi değildi' dedi. 'ÇOCUKLAR SANATLA UĞRAŞMALI' 'Birçok çocuk sobanın ne olduğunu bilmiyor. Klima ve kalorifer çocuğuyuz. Ama ben bir sobanın ne işe yaradığını, nasıl olduğunu, sobanın başındaki oyunları, gölge oyunlarını anlatıyorum. Biraz da teknolojiden uzak kalmamız gerektiğini anlatıyorum' diyen Fatma Süter, 'Çocuklar enstüramanla, sanatın dallarıyla resim müzikle ilgilensin' diye konuştu. Süter, hem okuldaki öğrencilere hem de okulun bulunduğu semtteki öğrencilere müzik eğitimi de veriyor. Kırşehirli Süter öğretmen, keman, piyano ve gitar çalmayı bildiğini, nota bilgisini de kendi çabasıyla öğrendiğini aktardı. ÇOCUKLARA ENSTRÜMANLI MÜZİK EĞİTİMİ Hem okuldaki öğrencilere hem de okulun bulunduğu semtte maddi gücü yetersiz olan ve müziğe eğilimli çocuklara, gitar, keman ve piyano dersi verdiğini söyleyen Fatma Süter, 'Boş zamanlarında neden enstrüman çalmasınlar. Dersin yanında resim, müzik hayatlarına girsin istiyorum. Hedefim çocukların olduğu yerde her türlü öğretmenliği yapmak. Benim işimin içinde çocuk olmalı' dedi. ŞEHİT ÖĞRETMENLER Köyde görev yapmanın zorluğunu iyi bildiğini belirten Fatma Süter, 3 yıl önce şehit düşen Aybüke öğretmenin üzüntü ve acısını hala yaşadığını vurgularken, 'Çok da genç bir öğretmendi. Sadece Aybüke öğretmen değil, onun gibi zor şartlar altında görev yapan birçok meslektaşım var. Başta Aybüke öğretmen olmak üzere şehit düşmüş bütün öğretmenlere, öğretmen ailelerine, öğretmen çocuklarına başsağlığı diliyorum. Zor şartlarda görev yapan tüm meslektaşlarımın öğretmenler gününü yürekten gönülden kutluyorum' diye konuştu. (DHA)