ANTALYA Ziraat Odası Başkanı Nazif Alp ile Antalya tarımında yaşanan sıkıntıları ve çözüm yollarını konuştuk. Alp, son 4 aydır dövizdeki dalgalanmayla birlikte tarımda girdi maliyetlerinin arttığını ve çiftçiyi zor duruma düşürdüğünü söyledi. Çiftçilerin isteklerini anlatan Alp, çiftçinin gözyaşının silinmesini istediklerini ifade etti.

- Tarımda yaşanan genel anlamda sıkıntılar neler?

Son 4 aydır tarımda girdi fiyatları aldı başını gitti. Fidanından, tohumundan gübresinden tutun da hepsine zam geldi. Çiftçi artan maliyetler karşısında zorluk çekiyor. Ondan sonra sebze ve meyve neden pahalı diyorlar. Maliyetlerimiz arttı çünkü. Çiftçinin artık gözyaşının silinmesini istiyoruz. Çiftçi şuanda zor durumda.

- Fiyatlar nasıl normale dönecek?

10-15 gün içerisinde örtüaltı ürünlerin hasadının yapılması ile birlikte fiyatlar normale dönecek.

- Antalyalı çiftçiler ne istiyor?

Devlet Su İşleri(DSİ) ve Sulama Kooperatiflerince tahsili yapılan sulama ücretleri oldukça pahalı. Borçlu olan üreticilerimizin DSİ veya sulama kooperatiflerine olan borçları yapılandırılmalıdır. Domateste her yıl aralık-mayıs döneminde verilen ihracat desteğinin, kasım-haziran ayı olarak değiştirilmesini istiyor üreticilerimiz. Sulama alanları ve sondaj kuyularının olduğu yerlerde elektrik şebekeleri var. Ancak elektrik dağıtım şirketi tarımsal abonelik veremiyor gerekçe olarak da tarımsal aboneler önceliğimiz değil, üreticilere denilen trafo veya direk hattınızı kendi ücretinizle yapmanız durumunda yardımcı oluruz. Maliyetin düşürülmesi için tarımsal elektrik abonesi çok önemli acil bu konuyla ilgilenilmesi gerekiyor. Miras nedeniyle, tapu sorunları çözülemeyen kayıt dışı tarım alanlarının, Çiftçi Kayıt Sitemi'ne (ÇKS) dahil edilmesini için bir Ar-Ge çalışması yapılması ve kayıt dışı arazilerin ÇKS'ye dahil edilmesi gerekiyor. Örtüaltında üreticiye fatura karşılığında fide desteği verilmeli.

- Yeni Hal Yasası ile komisyonculuğun kaldırılacağı yönünde açıklamalar var. Komisyonculuğun kaldırılması ile ilgili neler düşünüyorsunuz?

Ülkemizde çiftçinin kazanmamasından komisyoncular sorumlu tutuldu. Komisyoncular üreticinin malını üretici adına alıp satar. Komisyonculuk kaldırıldığında pazarcıya, üretici nasıl güvenip ürününü verecek? Komisyoncular kaldırıldığı zaman çiftçi ürünlerini pazarcıya peşin satmak isteyecek. Çiftçinin malı satılırken peşin para dönmez. Çiftçinin malına komisyoncu kefil olur tüccara satar. Tüccar çiftçinin ürününü aldıktan 3 ay sonra ödemeye başlar. Çiftçi tüccarı değil, komisyoncuyu bilir. Komisyoncu çiftçinin kooperatifi gibidir. Çiftçi komisyoncudan alır parasını.Komisyoncu kapandığında çiftçi ürününü nereye götürecek fiyatı kim belirleyecek, kim satacak, günlük piyasa ayarını kim yapacak, alt yapısı hazırlandı mı bilmiyoruz. Komisyoncular kapanacaktı madem devletimiz 2 yıl önce bir yasa çıkararaküretici birliklerinin kurulmasını istedi. Hükümet çiftçinin malı üretici birlikleri üzerinden satılsın dedi. Doğru bir yasa oldu ve biz de destekledik. Üretici birlikleri üzerinden çiftçinin malının satılmasında çiftçi avantajlı olacaktı. Çiftçinin malından sadece yüzde 2 kesilecekti. Yasa üzerine bizler üretici birliklerimizi kurduk.Bir haftada 850 çiftçi kayıt ettik birliğimize. Bu sistemin oturması düzene girmesi için devletimizden destek istedik. Paranın kontrolü devlette olmasını istedik. Devletimize aldığımız parayı geri ödeyecektik. Desteği alamadık. Sistem yürümedi. Çiftçinin malını alamadık çiftçiden vermedi. Üretici birliklerinde kurduğumuz birlikleri kapatmak zorunda kaldık. Çiftçi güvenip ürününü vermedi devletten de gerekli desteği alamayınca kapatmak zorunda kaldık. Şimdi de komisyonculuk kaldırılıyor. Ben yaptım oldu anlayışı ile değil de sektörün içindeki insanlarla masaya oturarak konuşulup çözülmesi gerekiyor. Alt yapısı hazırlanmadan bu şekilde komisyoncuların kaldırılması sıkıntı yaratır diye düşünüyorum.

- Antalya'da malum iklim şartları nedeniyle çok fazla sel ve hortum olayı yaşanıyor. Her yaşanan afette de seralar ve çiftçiler zarar görüyor. Bu sıkıntılar yaşanırken çiftçi neden önlem almıyor? Ders mi çıkarılmıyor?

İklim değişiklikleri nedeniyle Antalya ve ilçelerinde son yıllarda ani sel baskını ve hortumlar yaşanıyor. Çiftçinin serayı sağlam yapacak gücü yok. Çiftçi de bu yüzden günü kurtaran sera yapıyor.Günü kurtaran sera yapmak zorunda birikmiş parası yok. Devletten sıfır faizli sera desteği istedik. İsteğimiz kabul edildi. Seranın modernize edilmesi için 300 bin TL sıfır faizli kredi desteği 1 yıldır var. Ancak Miras nedeniyle, tapu sorunları çözülemediği için kayıt sistemine giremiyor Çiftçi. Tapularını çiftçi üzerine alması gerekiyor.

- 'Sürü Çoban Destekleme' uygulaması kapsamında devlet çoban istihdamını arttırmak için sürü sahiplerine destek veriyor bunu biliyoruz. Peki Antalya'da sertifikalı çoban var mı sürü sahiplerinin talebi ne yönde?

Devletimiz tarafından başlatılan Sürü Çoban Destekleme uygulaması kapsamında Antalya'da açılan çoban kursları ve sertifikalı çoban uygulaması devam ediyor. Çobanlar açılan kurslara giderek sertifikalarını alıyor.Çoban bile artık sertifikalı oldu. Devletimizde sürü sahibine sertifikalı çoban çalıştırması için çoban başına 6 bin TL destek veriyor. Burada amaç hayvan ölümlerini, hastalıklarını azaltmak ve hayvancılığı desteklemek. Sürü sahipleri de sertifikalı çoban çalıştırmaya dikkat ediyor. Şuanda da Antalya'da 250 sertifikalı çoban bulunuyor.

Deniz TOPKAYA