KEMİK tümörleri ortopedik rahatsızlıklar içinde milyonda bir olarak görülüyor. Erkeklerde daha sık rastlanan ve Türkiye'de her yıl yaklaşık 100 yeni vaka tespit edilen malignyumuşak doku ve kemik tümörleri, nedeni tam olarak bilinmese de en sık genetik faktörlerin etkisi ile ortaya çıkıyor. Memorial Antalya Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ahmet Turan Aydın, kemik tümörlerinin nedenleri ve hangi belirtilerin kemik tümörü kaynaklı olabileceği hakkında bilgi verdi.

HİÇ BELİRTİ VERMEYEBİLİR

Kemik sorunlarının en önemli nedenleri arasında; gençlerde spor yaralanmaları, yanlış beslenme, fiziksel aktivite azlığıdır. İleriki yaşlarda görülen osteoporoz, osteomalazi gibi hastalıklarda yaygın kemik ağrıları olur.Bu evrede görülen kemik tümörü veya metastazının erken tanısında güçlük yaratabilir.Belirti vermeyen iyi huylu kemik tümörleri, çocukluk ve gençlik dönemlerinde farklı.nedenlerle çekilen röntgenlerde tesadüfen tespit edilebilirler. Kemik tümörü çoğu zaman belirti vermeden ilerlediği için kemik ağrısı fark edilir edilmez uzman bir doktora başvurulması gerekir.

HER YAŞTA GÖRÜLEBİLİR

Kemik tümörleri her yaşta görülebilmektedir. Özellikle çocukluk döneminde ortaya çıkanların çok büyük bir çoğunluğu, iyi huylu olarak kabul edilir. Gençlerde ve ortay yaş grubunda kemiğinden kendisinden kaynaklanan kanserlerin yanı sıra iyi huylu kemik tümörleri görülürken, ileri yaştaki tümörlerin önemli bir bölümü bir başka organ kanserinin metastazı olarak ortaya çıkabilmektedir.

BÜYÜME AĞRISI DEYİP GEÇMEYİN!

Çocukluk döneminde özellikle 10 ila 13 yaşlardaki kemik ağrıları, daha çok büyüme ağrısı kabul edilse de vücudun her iki yanında da eşit olan büyüme ağrılarından farklı olarak tek taraflı gerçekleşen ağrıları, tümör ağrısı gibi kabul edip, çocuğun o açıdan değerlendirilmesi gerekir.Çocuklarda görülen büyüme ağrıları, daha çok kemiğin hızlı geliştiği ve uzadığı bölgelerde daha sık yaşanır. Diz ve çevresinde her iki tarafı da etkileyen ağrıların dışında, gece uykudan uyandıran sancılar, basit bir düşme ile ortaya çıkan kırıkların ve ele gelen şişliklerin iyi değerlendirilmesi gerekir. Kemik tümörleri belirlendiğinde tümörün yapısı ve vücuttaki etkisine bağlı olarak ameliyatla alınır ya da takip edilir.

GEÇMEYEN KEMİK AĞRISI

Kemikte en çok görülen kemik kanseri türüne Osteosarkom denir. Yumuşak doku tümörleri ise kemik tümörlerine göre 2-3 kat daha fazla ortaya çıkmaktadır. Çoğunlukla bacaklarda ve kollardaki kemiklerde ortaya çıkan kemik kanseri, bacakve uyluk kemiğinin dize yakın, kolun ise omuz eklemine yakın olan bölümlerinde sıklıkla görülür. Nadiren de olsa kalça kemiği (pelvis), kürek kemiği ya da çene gibi farklı kemiklerde de kemik kanserine rastlanır. Kemik tümörü başlangıçta fark edilemeyebilir. Çoğunlukla sıradan ancak uzun süre geçmeyen kemik ağrısı şikayeti ile oraya çıkar. Özellikle kaval kemiği, kaburga gibi cildin hemen altındaki kemiklerde şişkinliklere neden olabilir. Bazı durumlarda ise kemik kırılmaları ile kendini belli eder.

BELİRTİLERİ DİKKATE ALIN;

    • Uzun süren kemik ağrıları ağrı kesiciler ile dahi geçmiyorsa,
    • Uzun süre hissedilen ağrının şiddeti giderek artıyorsa,
    • Kemik ağrısının yanı sıra şişlik ve kızarıklık da fark ediliyorsa,
    • Ağrı bölgesinde ele gelen kitle ve sertlik gibi bulgular varsa,
    • Ağrınız düşme ya da çarpma gibi yaralanmalarla ilişkili ise,
    • Kemik ağrınıza iştahsızlık, halsizlik, yorgunluk, ateş, aksama ve döküntü gibi diğer belirtiler de eşlik ediyorsa.

İLERİ TANI YÖNTEMLERİ

Kemik kanseri belirtileri fark edilir fark edilmez tedavi öncesi hastalığın yayılımını belirlemek, oluştuğu bölgedeki tümörün boyutunu ve etkilediği dokuları görebilmek pek çok tanı yönetimine başvurulmaktadır. Bazı vakalarda röntgen yeterli olmayabilir. Bu durumda bilgisayarlı tomografi, MRG, kemik sintigrafisi, PET tarama ve akciğer tomografisinden de faydalanabilinir. Tomografi kemikteki tüm ayrıntıları görmek için kullanılırken, MRG ise yumuşak doku, kemik içinden tümörün uzantısı ya da uzak noktaya yayılma riskini görebilmek için tercih edilir. Metastaz olup olmadığı ise kemik sintigrafisi ile belirlenir.

İyi huylu kemik tümörlerinde cerrahi yönteme başvurmak yerine düzenli kontrol ve takip çok daha önemlidir.

CERRAHİ YÖNTEM İÇİN...

• Tümörün kemik kırılmasına sebep olacak kadar bünyeye zarar vermesi,

• Kemiğin büyümesini olumsuz etkilemesi

• Kemikte bir kısalık veya eğriliğe sebep olması

• Tanıyla ilgili bir şüphede tümörün bulunduğu bölgeden örnek almak gerekiyorsa cerrahi yönteme başvurulmaktadır.

(HABER MERKEZİ)