ANTALYA Tabip Odası ile Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Antalya Şubesi, TBMM'deki tüm partilerin oybirliğiyle getirilen yasa tasarısının meclis içtüzüğüne aykırı biçimde geri çekilmesi üzerine dün greve gitti. Grev nedeniyle ilk eylem saat 09.00'da Akdeniz Üniversitesi Hastanesi içinde bulunan Asistan Cafe önünde gerçekleşti. Burada toplanan sağlık emekçileri alkışlarla hükümetin sağlık politikasını protesto etti. İkinci eylem ise saat 10.00'da Atatürk Devlet Hastanesi B Blok önünde gerçekleştirildi. Burada toplanan SES Antalya Şube üyeleri iktidarı protesto etti ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Sonrasında 11.00'da Kepez Devlet Hastanesi̇ 12.30'da ilçelerdeki eğitim araştırma hastanelerinde, 12.30' Kaş Devlet Hastanesi Acil önünde, yine 12.30'da ise Alanya Eğitim Araştırma Hastanesi'nde yapıldı. 'UYARIYORUZ' SES Antalya Şube Eş Başkanı Şükran İçöz, 'Bugün gelinen aşamada tüm sağlık ve sosyal hizmet emekçileri ağır çalışma koşulları, uzun nöbetler, eksik istihdam, sağlıkta şiddet, özlük haklarının aşındırılması nedeniyle zor durumda. Genç hekimler başta olmak üzere sağlık emekçileri ülkeyi terk etmekte çareyi arıyor. Kamuoyuna yansıdığı gibi ağır çalışma koşulları ve mobbing etkisi ile intiharlar yaşanıyor. Uzun nöbetler sonrası uykusuz kalanlar trafik kazalarında yaşamlarını yitiriyor. Yüzlercemiz pandemi ile mücadelede yaşamını yitirdi. Yüz binlercemiz enfekte oldu. Bu da yetmezmiş gibi yoksulluk sınırının çok altında, açlık sınırının biraz üzerinde kalan düşük aylık gelirler ile hepimiz birden 'Geçinemiyoruz' demeye başladık. Evet artık bıçak kemiğe dayanmıştır. Onun için iş bırakarak bugün alanlara çıkarak uyarıyoruz' ifadelerini kullandı. 'BU ŞARTLARDA ÇALIŞAMIYORUZ' İktidarın savunuculuğunu yaptığı ve uyguladığı sağlık sistemi toplum sağlığı için artık önemli bir risk hali aldığını açıklayan İçöz, 'Bu sistemin yürütülmesi olanaksızlaştı. Koronavirüs salgını mevcut sağlık sisteminin, toplum sağlığını korumak bir yana daha da riske attığını çok acı bir şekilde önümüze koydu. Halkın sağlığını tehlikeye atan bu sağlık sisteminin yürütücüleri, iş özel sağlık işletmeleri ve zenginleri korumaya yönelik politikalara gelince hiçbir sınır tanımamış; salgın döneminde dahi bu anlayışından vazgeçmedi. Yüzlerce insanımız, sağlık çalışanı yaşamını yitirirken; onlar sağlık sistemlerinin, şehir hastanelerinin güzellemeleriyle günlerini geçiriyorlar. Sağlık ve sosyal hizmet emekçileri salgın döneminde canla başla çalışırken aynı zamanda işsizlikle, işten atılmalarla, yoksullukla karşı karşıya bırakıldı. Sağlık ve sosyal hizmet emekçileri 'Artık bu şartlarda çalışamıyoruz' diyerek istifa ederken emekli olurken sağlık emekçileri yurtdışına göç ederken tüm bu sorunları konuşmak, çözüm önerilerimizi iletmek için Sağlık Bakanı'yla görüşme taleplerimizi defalarca ilettik. Sağlık Bakanı'nın sağlık ve sosyal hizmet emekçilerin çalışma koşullarını, sağlık ve yaşam sorunlarını, toplum sağlığını sağlık emek meslek örgütleriyle konuşmasından daha doğal ne olabilir? Bu görüşme taleplerini karşılamak Sağlık Bakanı'nın bizlere ve topluma karşı sorumluluğu değil midir?' sorusunu sordu. HALK, SAĞLIK HİZMETİ ALAMIYOR Mevcut sağlık sisteminin işkolu emekçileri ve halk açısından da iflas ettiğini kaydeden Antalya Tabip Odası Başkanı Nursel Şahin, 'Halk sağlık hizmetlerine erişemiyor. Kronik hastalığı olanlar bile bu pandemi sürecinde tedaviye ulaşamıyor. Halkın verdiği vergiler yetmezmiş gibi 14 kalemde katkı katılım payları ilave ücretler alınıyor. İlaçlar ödeme kapsamından çıkarılıyor, çok sayıda ilaca erişilemiyor. Artık yaşamımıza bile mal olan bunca sorunumuzu duymazdan, görmezden gelen iktidar, aslında her şeyi görüyor ve biliyor. Yaşanan sorunları ne yazık ki pandemi döneminde çok daha belirgin olan algı yönetimleriyle çarpıtmaya, kendisini bir şeyler yapıyormuş gibi göstermeye çalışmaktadır. Bunun en son örneği de sağlık emekçilerinin artık yoksulluk sınırının çok altına düşmüş, açlık sınırının az üzerinde olan gelirleri ve özlük hakları ile ilgili düzenleme yapacağı iddiasıyla getirdikleri yasa tasarısı. Ancak yasa tasarısı TBMM'ye getirildiği gibi hızla geri çekildi. 11 Aralık tarihinde bir kez daha Meclis'te komisyona getirilen ve oy birliğiyle kabul görmüş teklif, içtüzüğe aykırı olarak komisyon başkanının imzasıyla geri çekildi. Bu teklifin ne zaman görüşüleceği ise ifade edilmedi' bilgisini verdi. 'HERKESİ KAPSAMAYAN TEKLİF KABUL ETMİYORUZ' 'Ülkeyi yönetenler angarya koşullarında, sefalet ücretleri ile bizleri çalıştırırken ayrım yapmamaktalar. Ne zaman haklarımızı elde etmek için ortaklaştığımızda, güçlü ses çıkardığımızda bizleri ayırmak için ekibin bir kısmına yönelik kısmi yasal düzenlemeler yapmakta, mobbing uygulamakta, ötekileştirme dahil her türlü yöntemle bizi baskı altına almaya çalışmaktalar' açıklamasını yapan Şahin, 'Bizler bunun farkındayız. Nasıl hizmeti üretirken ekip olarak çalışıyor isek haklarımızı almak içinde ekip olarak mücadele edeceğiz. Uyarıyoruz, torba yasa kapsamında gündeme gelen mevcut teklifin altında ve tüm işkolu emekçilerini kapsayacak tarzda bizlerin TBMM'ye gönderdiği ve muhalefet patileri tarafından kanun teklifi olarak sunulan, emekçilerin ekip olma prensibine uygun herkesi kapsamayan hiçbir teklifi kabul etmiyoruz' dedi. 'MUHATTAP BULAMIYORUZ' Antalya Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi Naci İşoğlu ise sorunlara muhatap bulamadıkları için alanlarda olduklarını ifade ederek 'Sorunlarımızın köklü çözümü ancak bu sağlık sisteminin tümüyle değişmesi ile gerçekleşecektir. Halkın ve işkolu emekçilerinin taleplerini karşılayacak, hizmet üretenlerin ve alanların örgütleri aracılığı ile sağlık ve sosyal hizmetlerin planlanmasından sunulmasına kadar karar alma süreçleri içinde yer alacağı sağlık sistemi inşa edilinceye kadar birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz. Sorunlarımız çok fazla ve çok yol kat etmemiz lazım. İfade ettiğimiz köklü çözümü elde edinceye kadar acil olarak çözülmesini istediğimiz taleplerimiz şunlardır' diyerek talepleri sıraladı. ÖZELLEŞTİRMEDEN VAZGEÇİN İşoğlu; 'Özelleştirme politikalarından vazgeçin. Koruyucu sağlık hizmetlerini önceleyin. Tüm işkolu emekçilerine emekliliğe yansıyacak yoksulluk sınırı üzerinde temel ücret uygulamasını başlatın. Güvencesiz, gerçekdışı bahanelerle işimizden edildiğimiz ve köleliği dayatan çalışma koşullarına son verin. Güvenceli çalışabilme koşullarını sağlayın. Şiddete karşı etkili yasa, güvenli işyerleri sağlıklı çalışma ortamları oluşturun. Covid-19 başta olmak üzere meslek kaynaklı hastalıklara karşı bütüncül bir meslek hastalıkları yasası, ağır ve tehlikeli işler kapsamında faaliyet yürüten tüm işkolu emekçileri için 5 yıla 1 yıl yıpranma payı verin. Bizleri yok sayanlara sorumluluk görev ve yükümlülüklerini hatırlatmak için uyarımızı yapmaya devam edeceğiz. Bu eylem ve açıklamalarımız emeğimize, geleceğimize, halkın sağlık hakkına sahip çıktığımızı gösteren bir uyarıdır. İktidar artık topluma, sağlık çalışanlarına kulak vermelidir. İktidar bilmelidir ki sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin söyleyecek sözü, bu sistemi değiştirecek gücü vardır' dedi. Sağlıkçılardan büyük grev Sağlık personelinin özlük haklarına ilişkin düzenlemenin geri çekilmesi üzerine sağlık çalışanları bir günlüğüne eylem yaptı. Tüm Antalya'da aciller dışında sağlık hizmeti durdu. HABER/Dilan ERAY