Türk silahlı Kuvvetler Personel Kanunu 210 madde, Hakimler ve Savcılar Kanunu 122 madde, Türk Tabipleri Birliği Kanunu 66 madde, Avukatlık Kanunu 201 maddeden oluşurken, bir teneffüs aralığında bile hazırlanabilecek 12 maddelik Öğretmenlik Meslek Kanunu Taslağı, Meclis Genel Kurulu'na sunuldu.

Taslağa bakıldığında amacın öğretmenlik mesleğinin itibarını artırmak değil, öğretmenleri oyalamak olduğu anlaşılmaktadır.

Bu taslak, 1739 sayılı Milli Eğitim Kanununda bulunan 43. ve 45. maddelerden hemen hemen hiçbir farkı olmayan bir taslaktır. İlgili kanun maddelerinde yer almayan tek düzenleme 'ek gösterge' ile ilgili olandır. Öte yandan, kanundaki 43. madde taslaktakinden çok daha ayrıntılı olarak tanımlanmıştır. Oysa kanun taslağı birçok maddeyi ortadan kaldırmış ve uygulamayı çıkarılacak yönetmeliklere havale etmiştir. Siyasal iktidarın hukuksuz yönetmelikler konusundaki dosyasının son derece kabarık olduğu bilinmektedir.

Medyada koparılan gürültünün aksine taslak son derece cılız, sönük ve öğretmenlerin ihtiyaçlarını karşılamaktan uzak gelişigüzel hazırlanmıştır.

Taslağın en büyük eksikliği 'Öğretmen Yetiştirme' üzerinedir. Öğretmenlik bir uzmanlık mesleği olmasının yanında kişilik niteliklerinin de uygunluğunu gerektiren bir meslektir. Bir başka deyişle öğretmenlik yalnızca lisans diplomasına indirgenemeyecek kadar değerli ve belirleyicidir.

Öğretmenlik Meslek Kanunu taslağı, aylık karşılığı zorunlu ders görevi açısından yaşanan eşitsizlikleri ortadan kaldırmamaktadır. Tüm öğretmenler için istisnasız, aylık karşılığı girilecek ders 15 saatte sabitlenmelidir ve bu durum kanunda güvence altına alınmalıdır.

Kısaca taslak bu haliyle çok yetersiz olmasından da öte beklenti içine sokulan öğretmenler açısından da bir hayal kırıklığı ifade etmektedir. Eğitim-İş olarak buradan siyasi iktidara sesleniyoruz: Eğitim emekçilerini oyalamaktan vazgeçin. Öğretmenler zaten uzmandır. Öğretmenlik mesleğine ve haklarımıza zarar verecek, taleplerimizi görmezden gelecek düzenlemelerin karşısında olacağımızı, yasal, anayasal ve uluslararası sözleşmelerden gelen örgütlülüğümüzün verdiği tüm hakları kullanarak mücadele edeceğimizi bir kez daha belirtiyoruz.

Eğitim İş Antalya Şube Başkanı Sadık Acar