Ülkemiz tarihimizin en büyük ekonomik krizlerinden birini yaşıyor. Son dönemlerde yaşanan ekonomik ve siyasi kriz kamu emekçilerin daha da yoksullaştırdı. Ekonomik kriz şartlarının ağırlığını yaşadığımız bu ortamında bir işadamının 750 milyon dolarlık krediyi ödemediği iddiası açıklığa kavuşturulmalıdır.

İktidarın kamu kaynaklarını doğru şekilde kullanılmadığı ortaya dökülmüştür. Dolar kuru ve hesaba göre 750 milyon dolar yaklaşık 6 milyar 456 milyon TL yapmaktadır. Bu parayla kamu emekçilerinin maaşları ödenebilirdi.

Milli Eğitim Bakanlığı bünyesindeki öğretmenlerin ortalama maaşının 4 bin 683 TL olduğunu düşünürsek 1 milyon 117 bin öğretmenin maaşı ödenebilirdi.

Salgının etkilerini azaltmak ve salgınla mücadeleyi güçlendirmek amacıyla 6 milyon aileye ortalama 1000 TL destek sağlanabilirdi.

2021 yılı Ocak ayında 12 milyon 589 bin 820 ücretli çalışanın olduğu yerde Sosyal Güvenlik Kurumu 2019 yılı İstatistik Yıllığı verilerine göre de Türkiye'de asgari ücretle çalışan işçi sayısı 7 milyon 423 bin 402 kişidir.

Salgın döneminde 2 milyon 283 bin vatandaşa 3 ay süreyle asgari ücret oranında maaş ödenebilirdi.

Bu hesaplamalarda vergi dilimleri ve kesintiler hesaba dahil edilmemiştir, hesaba dahil edilmesi halinde daha fazla maaş ve ödeme yapılabilirdi.

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak; ülkenin ve kamunun kaynaklarının yandaşlara hibe edilmesinin takipçisi olacağımızı ve sorumlular hakkında yasal işlem başlatılmasını talep ediyoruz.

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mehmet Balık