Mevsim kış. Deli yağmur, soğuk, fırtına derken ev hapsi. İşte bu havalar bana 'haydi tası tarağı topla çekil odana' diyor. Yağmurlu ve soğuk havanın vazgeçilmezidir kendime ait yaşam alanım olan küçücük odam. Hafiften kulağıma gelen 'my way', eşliğinde sıcacık yeşil çay ve de alıp da bir türlü havasına giremediğim 'Vazgeçebilmek'. Yazarı Guy Fınley. Dünyanın en çok satan kişisel gelişim kitabıymış. Ve elimdeki kitap da 180'nci baskı.

* * *

Bu kitabın içinde yazılanları okumaya bellemeye çok önceden ihtiyacım varmış meğer. Benim, beni tutsak eden bir sürü alışkanlıklarım daha doğrusu vazgeçilmezlerim var. Beni robotlaştıran uzaktan değil yakından kumanda eden, yaptığımda rahatlatan, yapmadığımda saatleri bana zehir eden vazgeçilmezler. Kitapla karşılaştığımda, sayfalarını evirip çevirdim, satırlarına göz attım. 'Aha da bana yol gösterip, kılavuz olacak kitap' dedim ve aldım. Okuyorum, meğerki benim için kitap değil, bir reçeteymiş. İşte o nedenledir ki sizinle paylaşayım dedim.

* * *

'Vazgeçebilmek' öncelikle tam da günümüzde gereksinimini duyduğumuz türeden bir kitap. İhtiyacı olana acil yardım sağlıyor. Kontrol edebileceğimiz, ya da etmemiz gereken yalnızca tek bir şey var. Kendi tepkilerimiz. Ve yazarın dediğine göre, tepkilerimizi kontrol etmenin yolu da arkada bırakmak. Nasıl geride bırakacağımızı da yazar Fınley kitabında anlatıyor. Mesela bu kitap, sıkıntıları, olumsuzlukları zafere dönüştürmek için doğru yönlendirmelerle dolu. Her yönlendirmede de kendinizi buluyorsunuz. Eğer gönüllü iseniz, bu kitap size yardımcı oluyor. Kitabı okurken kaygı, öfke, suçluluk duygusu gibi daha pek çok olumsuz düşüncelerden arındığınızı fark ediyor ve her sorunun cevabının sizin içinizde olduğunu görüyorsunuz.

* * *

İşte Vazgeçebilmek'ten altını çizdiğim birkaç alıntı. 'Geride bırakmak, neler olabilirdi diye düşünerek hüsran dolu hayallerle yaşamak değildir. Geride bırakmak, eski bir soruna endişe içinde yeni bir çözüm aramak değildir. Geride bırakmak, beklentilerini düşürmenin ağırlığıyla yaşamak değildir. Geride bırakmak, sizin savlarınıza hak verecek birisini umutsuzca aramak değildir' Peki nedir geride bırakmak? İşte Fınley'in yazdıkları ' Gerçek şu ki; geride bırakmak son derece basit ve hepsinin ötesinde doğal. Sizin ve benim için bir ağacın dallarında asılı ağır ve güneşte olgunlaşmış meyvelerini dökmek kadar doğal. Yani artık gerekmeyeni bırakmak'. Önerim, fırsat bulursanız 'Vazgeçebilmek'i okuyun.