DÜN okulların açılmasıyla 2021-2022 eğitim öğretim yılı bir buçuk yıl aranın ardından yeniden başladı. Okulların pandemi koşullarına uygun olarak açılmadığını söyleyen Eğitim İş Antalya Şube Başkanı Sadık Acar açıklamada bulundu. Eğitimin sağlıklı koşullarda yapılması ve hak kayıpları olmaması için talepler sıralayan Acar, okullardaki ihtiyaçların eksiksiz karşılanması için Milli Eğitim Bakanlığı'na çağrı yaptı. TALEPLERİ SIRALADI 18 milyon öğrenci ve 1 milyon eğitim emekçisinin, eğitim öğretim yılına pandemi koşullarına rağmen Milli Eğitim Bakanlığı tarafından alınmayan önlemler, birikmiş ve çözüm bekleyen sorunlarla girdiğini belirten Başkan Acar, 'MEB'in kaynaklarının verimli kullanılması ve MEB'e acilen ek kaynak aktarılması sağlanmalı. İhtiyaç olan 44 bin dersliğin yapımına derhal başlanmalı. Sözleşmeli, ücretli öğretmenlik uygulamasına son verilmeli. Pedagojik formasyona uygun olarak sınıf mevcutları oluşturulmalı ve bu ihtiyaca göre yeterli sayıda kadrolu öğretmen ataması acilen yapılmalı. Tüm okullara kadrolu temizlik görevlisi ve sağlık personeli ataması yapılmalı. Yıllardır yalnızca öğretmenlerin yararlandığı eğitim-öğretime hazırlık ödeneği, eğitim sisteminin tüm eksiklerine rağmen yoğun emek harcayan ancak ödenek almayan eğitim çalışanlarına mağduriyet yaşatmakta, harcadıkları emeğin göz ardı edilmesine neden olmakta. Bu da hem çalışma ortamlarında huzursuzluk yaratmakta hem de eğitim ve öğretim hizmetlerinde yetersizliklere yol açmakta' açıklamasında bulundu. Eğitim ve bilim çalışanları arasında ayrılık yaratan bu uygulamanın düzeltilerek, hazırlık ödeneğinin yardımcı hizmetler personelinden memuruna, akademisyeninden idari personeline, kadar eğitim ve öğretim alanında çalışan herkese ödenmesi gerektiğini vurgulayan Acar, 'Okulların ihtiyaç duydukları temizlik malzemeleri eksiksiz karşılanmalı. MEB, geçen eğitim döneminde mağdur ettiği öğrencilerden bir ders çıkararak, bir yandan olağanüstü bir durumun meydana gelme ihtimaline karşın uzaktan eğitim hazırlıklarını sürdürmeli. EBA'yı güçlendirmeli, canlı ders konusunda öğretmenleri güvenilmez programlar kullanmaya mecbur etmemeliler. Örgün eğitim süresince öğrencilere ara ara uzaktan eğitime ilişkin bilgiler verilmeli, bir yandan da MEB'in söz verip yerine getirmediği ihtiyaç sahibi öğrencilere bilgisayar/tablet dağıtılma işi tamamlanmalı' gibi talepler sıraladı. ÜNİVERSİTELER DAHA VAHİM Üniversitelerde durumun daha vahim hale geldiğini belirten Acar, 'Örneğin, ön lisans öğrencileri son 2 yılda sadece bir dönem yüz yüze eğitim alarak mezun oldular. Diş hekimliği, tıp fakültesi gibi alanlarda eğitim gören öğrenciler uygulamalı eğitimden faydalanamadı. Özellikle bu alanlardaki öğrenme eksiklikleri ivedi olarak giderilmeli. Kendi öğrencimize yetmekte sıkıntılar yaşandığı halde yabancı öğrenci kontenjanları yüzde 60 hatta bazı bölümlerde yüzde 100'e yakın oranlarda arttırıldı. Yabancı öğrenci kontenjanı, uluslararasılaştırma denilerek YÖK tarafından pilot olduklarını belirten üniversitelerin insiyatifine bırakıldı. Bu durum, eğitimde fırsat eşitsizliğinin yarattığı birçok sorun ile beraber gelecek kaygısı yaşayan gençlerimize haksızlık olduğu gibi normal şartlarda dahi yetersiz sayıda, eksik kadrolar ile çalışmak zorunda kalan gerek akademik gerek idari personelin iş yükünü artırıyor. Bu yanlıştan acilen dönülmesi gerekiyor. Ayrıca daha önce öğrenci yatay geçişlerinde öğrencinin başarı ortalaması baz alınırken bugün geldiğimiz noktada mülakat ile öğrenci yatay geçişi yapılıyor. Bu durum da kafalarda soru işareti bırakıyor' ifadelerine yer verdi. maktadır. (Dilan ERAY)