Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Antalya Şube Başkanı İbrahim Daş, 30 Ekim 1918’de Mondros Ateşkes Antlaşması’nı ve 10 Ağustos 1920’de Sevr Antlaşması’nı imzalayan Vahdettin hükümetinin, vatanın ve milletin parçalanmasının önünü açtığını belirtti. Daş, Atatürk önderliğinde gerçekleşen kurtuluş ve kuruluşun ardından, 24 Temmuz 1923’te imzalanan Lozan Barış Antlaşması ile bağımsız bir ülke olduklarının tüm dünyaya kabul ettirildiğini ifade ederek, “30 Ekim 1918’de Mondros Ateşkes Antlaşması’nı imzalayan Vahdettin hükümeti, 10 Ağustos 1920’de de SEVR paçavrasını imzalayarak vatanın ve milletin parçalanmasının önünü açmıştı. Atatürk önderliğinde kurtuluş ve kuruluş gerçekleşmiş, 24 Temmuz 1923’te imzalanan Lozan Barış Antlaşması ile de sınırları belli bağımsız bir ülke olduğumuz, tüm dünyaya kabul ettirilmişti. 23 Temmuz 1939’da da Hatay’ın vatan topraklarına katılmasıyla sınırlarımız kesinleşmişti. O günden bugüne hem içerden hem dışarıdan Lozan geçersiz kılınsın diye uğraşanlar var. Lozan; emperyalizme karşı verdiğimiz haklı savaş sonucu kazanılmış bir zaferdir. Lozan ile bir vatan kazanılmış ve millet olunmuştur. Esas unutturulmak istenen ise budur! İşte bu nedenle de Lozan Barış Anlaşması geçersiz hale getirilmektedir. Lozan’ın geçersiz hale gelmesi için Yunanistan’ın Ege’deki adaları işgaline göz yumulduğunu, Lozan ile kaldırılan ekümenik patrikhanenin ve kapitülasyonların tekrar hayata geçirildiğini, Kıbrıs’ta KKTC’ni yok eden Annan Planı’nın uygulandığını ve ABD ve işbirlikçilerinin organize ettiği sözde mülteci akınlarına karşı sınırlarımızın ardına kadar iktidar tarafından açıldığını görüyoruz” açıklamalarına yer verdi. 
‘LOZAN BARIŞ ANTLAŞMASI’NA SAHİP ÇIKIYORUZ’
Daş, Lozan Barış Antlaşması'nı geçersiz kılmak için içerden ve dışarıdan uğraşanlar olduğunu belirterek, “Lozan Barış Antlaşması’nın kaldırılması için cumhurbaşkanlığına başvuranlara ve Danıştay’a dava açanlara karşı sessiz kalınarak onaylandığını görüyoruz. Ege’de, Akdeniz’de Annan Planı ile güney ve doğu sınırlarımızda da BOP eliyle Lozan ile çizilen sınırlarımızın olmadığını görüyoruz. Unutulmamalıdır ki Möntro Boğazlar ve Lozan Barış Anlaşması; ülkemizin ve bölgemizin güvenlik sigortalarıdır. Bu antlaşmaları geçersiz kılmak, Cumhuriyetimizi ve üniter yapımızı geçersiz kılmak demektir.  Ancak umutsuz değiliz. Bugün burada olduğu gibi yurdun dört bir yanında yurttaşlarımız, Lozan Barış Antlaşması’na sahip çıkmaktadır. Gün gelecek ülkemizde ve bölgemizde Lozan Barış Anlaşması tekrar egemen olacaktır” dedi. Başkan Daş, Montrö Boğazlar ve Lozan Barış Anlaşması'nın Türkiye’nin ve bölgenin güvenlik sigortaları olduğunu belirterek, bu antlaşmaları geçersiz kılmanın Cumhuriyet'i ve üniter yapıyı geçersiz kılmak anlamına geldiğini sözlerine ekleyerek, “O günler yakındır. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü olmak üzere tüm şehit ve gazilerimizin bu şanlı mirasına herkes sahip çıkacaktır. Unutulmamalıdır ki Lozan milli bir antlaşmadır ve Lozan şerefimizdir! Basından sansürün kaldırılmasının 115. yılında ve Basın Bayramı olarak da kutlanan bugün de; Ali Kemaller, ABD emperyalizmine ve işbirlikçi iktidarlarına uşaklığa hala devam etmektedir. Diğer yandan bu haklı mücadelemizden geri adım atmayan; vatansever ve onurlu duruş gösteren, Vatanımızın bütünlüğü milletimizin birliği için mücadele eden değerli basınımız önünde de saygıyla eğiliyoruz. Hiç şüpheniz olmasın ki Amerika ve işbirlikçilerinin Cumhuriyet’imizi yok etme planlarını bozacak güç hepimizde vardır. Yolumuz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün yoludur. Tam Bağımsız bir Türkiye yaratmak kararlılığı içinde omuz omuza mücadele eden siz değerli arkadaşlarımı, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk ruhuyla selamlıyor, saygılar sunuyorum” ifadelerine yer verdi. 

Muhabir: AYSU DURSUN/HABER