Antalya Ortak Düşün Meclisi (ANODEM) 19. toplantısında Türk vergi sisteminin sorunlarını ve çözüm yollarını tartıştı. Akdeniz Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) Öğretim üyesi ve aynı zamanda ANODEM daimi üyesi Prof. Dr. Mustafa Yıldıran’ın ‘Türkiye’de Adil Bir vergi sistemi Mümkün müdür?’ başlıklı sunumuna, meclis üyeleri yoğun ilgi gösterdi.
Programda konuşan Prof. Yıldıran, vergi sisteminde adaleti bozan sorunları, sorunların kaynaklarını ve bu sorunların çözümlenebileceği adil bir vergi sisteminin nasıl mümkün olabileceğini anlattı.
KAYIT DIŞI YÜKSEK
Vergi sistemindeki sorunları anlatan Yıldıran,” Öncelikle, Türkiye’deki vergi sisteminde ortalama olarak vergi yükünün AB ülkeleri ve OECD ülkeleri ile karşılaştırıldığında daha düşük olduğunu görüyoruz. Ancak vergi sistemindeki sorunlar sebebiyle vergiler yük oluşturuyor. Bunların arasında, vergi yapısında KDV ve ÖTV gibi dolaylı vergilerin yüksek olması, Türk ekonomisinde kayıt dışılığının yüksek olması, özelikle vergi avantajlı kesimlere uygulanan istisna ve muafiyetlerin vergideki adaleti zedelemesi, ve ergi denetimlerinin çok düşük seviyede yapılmasını sayabiliriz” dedi.
KANUNLAR VERGİ ADALETİNİ ÖNCELEMİYOR
Yasaların vergi adaletinden önce başka noktaları daha çok dikkate aldığını söyleyen Prof. Dr. Mustafa Yıldıran, “ Türkiye’deki vergi kanunlarının sanayileşmeyi teşvik, döviz girişini teşvik etmek, ihracatı artırmak veya yabancı sermayeyi teşvik etmek amaçlarının vergide adalet sağlama amacından daha öncelikli olduğunu görüyoruz. Bu anlayış vergi yükünün dengeli dağıtılmasını olumsuz etkiliyor. Türkiye’de adil bir vergi sisteminin kurulması ve vergi yükünün dengeli dağıtılması mümkündür. Adil bir vergi sistemi için şu andaki vergi sistemi içerisinde bazı operasyonel düzenlemelerle vergi sisteminin adalet sağlanabilir” diye konuştu.
ÖTV DÜZENLEMESİ YAPILMALI
Vergide adalet için yapılması gerekenleri anlatan Mustafa Yıldıran, “Gelir vergisinde vergi tarifesindeki ilk dilimin yüzde 15’’den yüzde 10’a indirilmesi ve vergi dilimlerinin TÜİK’in hane halkı ortalama gelirlerine göre genişletilmesi gerekmektedir. Kurumlar vergisi oranının yüzde 25’den yüzde 20’ye indirilerek kurumlar vergisinde istisna ve muafiyetlere son verilmesi hem iş dünyasında vergi yükünü azaltacak hem de vergi adaletini sağlayabilecektir. Ayrıca, ortalama KDV oranının yüzde 10’a indirilmesi Türkiye’de ortalama ücretin asgari ücret seviyesinde olması nedeniyle harcanabilir gelire etki edeceği için önemli bir toplumsal fayda sağlayacaktır. Ayrıca çok yüksek seviyede mali servetle için yüzde 1 oranında ‘net servet vergisi’nin de dünyada olduğu gibi Türkiye’de de tartışılmasını öneriyoruz. Ayrıca ÖTV listelerinden hane halkının gündelik hayatında kullanılan lüks olmayan ürünlerdeki yüksek oranların da azaltılması vergi adaleti için gerekli hususlardan birisi olarak değerlendiriyoruz” diyerek sözlerini sonlandırdı.
Meclis toplantısı konuyla ilgili tartışmalar yapılarak sone erdi.