Bir deprem kuşağı ülkesi olarak deprem her zaman gündemimizin bir parçası olarak karşımıza çıkıyor. Depremi önlemek mümkün değil ancak doğru yapılaşma ile etkisini en aza indirmek mümkün olabiliyor. Bu noktada vatandaşlar da yaşadıkları bölgelerin yapısal özelliklerini araştırıyor. Antalya’nın bazı bölgeleri daha büyük risk taşıyor. Alüvyon topraklardan oluşan bu zeminlerin olası bir depremde en çok hasarın oluşacağı bölgeler olacağı öngörülüyor. Konuyla ilgili konuşan Jeoloji Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Mustafa Karancı, “Antalya güvenli alan, bu bölgede deprem olmaz düşüncesi son derece yanlış bir bilgi” dedi.

Whatsapp Görsel 2024 07 24 Saat 18.42.55 010E944C

BAZI BÖLGELERDE İMAR PLANLARI YENİDEN GÖZDEN GEÇİRİLMELİ

Alüvyon zeminlerde oluşabilecek hasarın boyutunun 6 Şubat depreminde bir kez daha ortaya çıktığını vurgulayan Karancı, “Depremlerde en çok hasarın yeraltı suyu seviyesinin yüksek olduğu daha çok alüvyon zeminler üzerindeki yapılarda oluşacağını biliyoruz. Bunu en son 6 Şubat depremlerinde de son derece açık ve net gördük. Özellikle zamanında imar planlarına açılmış tarım alanları ve alüvyon zeminlerin üzerine yapılmış binaların çok riskli ve tehlikeli olduğunu söyleyebilirim. Antalya merkezi için batısında Konyaaltı’nın bir bölümü, Liman ve Hurma tarafı, doğusunda ise Kundu kumulları traverten zemine göre daha riskli yapılaşmaların olduğu alanlardır. Burada yüksek katlı yapıların yapılmaması gerektiğini, hatta bazı bölgelerde imar planlarının tekrar gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Yine Manavgat'ta özellikle ırmak kenarında yeraltı su seviyesinin yüzeye çok yakın olduğu bu alanlarda sıvılaşma riski taşıdığı için riskli bölgeler olarak görüyorum. Kumluca ve Finike için de ovada yapılan yapıların son derece risk teşkil ettiğini, tarım arazilerinde yapılmış olan yeraltı suyu seviyesinin yüzeye çok yakın alanların risk teşkil ettiğini de söyleyebilirim. Yani Antalya'da şöyle bir algı var; ‘Antalya güvenli alan’. Bu bölgede deprem olmaz düşüncesi son derece yanlış bir bilgi,” dedi.

ALÜVYON ZEMİN NEDİR?

Alüvyon ya da lığ, akarsular tarafından taşınan kil, kum, çakıl taşı gibi kütle parçalarının, suyun akış hızının azalması sonucu elverişli yerlere birikmesiyle meydana gelen tortulardır. Alüvyonlar, geniş vadilerin birçoğunda tabanda geniş yer kaplar veya daha geniş yerlere yayılarak, alüvyon ovalarını teşkil ederler. Depremlerde oluşan mal ve can kaybının önemli nedenlerinden birisi alüvyonlu taban arazidir. Depremlerde alüvyon kalınlığının az olduğu alanlarda bina hasarı az iken, alüvyonların kalın olduğu alanlarda yıkım daha fazladır. Alüvyon kalınlığı deprem etkisini artırıcı yönde etki eder. Bu alanlarda yapıların büyük çoğunluğu yıkılır. Deprem bölgelerinde alüvyon kalınlığı araştırılıp, yapılaşma buna göre yönetilmelidir.

Muhabir: YUSUF ÖZTÜRK/HABER