ANSİAD’ın Antalya il ve ilçe belediye başkan adaylarından beklentilerinin yer aldığı rapora yönelik açıklamalarda bulunan Yönetim Kurulu Başkanı Ercan Özbek, “ANSİAD üyelerinin yerel yönetim adaylarından beklentilerini dikkate alarak hazırladığımız görüşleri bir dosya halinde getirerek gerçekleştirmiş olduğumuz toplantılarımızda başkan adaylarına ilettik. Seçilecek adaya şimdiden hayırlı olsun" ifadelerini kullandı.
ANSİAD’ın Türkiye ve Antalya’nın önemli bir STK’sı olduğunu ve yönetim kurulu olarak siyasi düşünce gözetmeksizin üzerlerine düşenleri yerine getirmek amacıyla iş birliğine hazır olduklarının altını çizen Özbek, “Hepimiz için elzem olan Antalya’nın ihtiyaçlarının gerçekleştirilmesi için yaşanacak süreçlerin takipçisi olacağız" dedi.
DÜNYA ÇAPINDA MÜZE YAPILMALI
Antalya Arkeoloji Müzesi’nin ülkemizin en seçkin kültür varlıklarının sergilendiği bir müze olması nedeniyle şehrin merkezinde, yürüyüş mesafesi içinde olması gerektiğini söyleyen Özbek, “2023 yılında 182 bin yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiği Antalya Müzesi'nin ziyaretçi sayısının azlığının nedeni, onun değerinin düşük olmasından değil, bölgede sürdürülmekte olan turizmin yapısal özelliğinden ve müze yapısının eskimişliğinden kaynaklanmaktadır. Antalya Arkeoloji Müzesi’nin bugünkü yerinde kalması ne kadar gerekliyse, şu anki sergileme, depolama ve diğer sosyal kullanım alanlarının yetersizliği de bir o kadar gerçektir. Mevcut müze alanının bitişiğinde Karayolları Bölge Müdürlüğü’ne ait 40 dönüm üzerinde lojmanlar bulunan bir arazi mevcuttur. Tüm kentlilerin ortak talebi bu 40 dönümlük arazinin de mevcut müze alanına dahil edilip toplam 70 dönümlük bir arazi üzerine dünya çapında bir yeni müze yapılmasıdır" diye konuştu.
TRAFİK SIKIŞIKLIĞI
Antalya’daki karayolları, kavşaklar ve toplu taşıma araçları yoğun göç talebi, deprem sonrası kente yerleşen vatandaşlar, yabancı göç sorunu ve turizm sezonu nedeniyle artan nüfus yoğunluğuna bağlı olarak artan talebe karşılık vermekte yetersiz olduğunu söyleyen Özbek, “Antalya’da kent içi trafik sıkışıklıklarının giderilmesi trafik alışkanlığının sağlanması yolcu ve trafik güvenliğine katkıları için akıllı ulaşım sistemleri uygulamaları yapılması gerekmektedir. Şehrimizin ana caddelerinde yaşanan trafik sıkışıklığı günlük yaşamı olumsuz etkilemektedir. Özellikle iş saatlerinde ve özel günlerde bu sorun daha da artmaktadır. Bu konuda yapılacak düzenlemelerle trafik akışının daha verimli hale getirilmesi, Kepezüstü, Uncalı ve Meydan’daki kavşakların düzenlenmesi, ana arter yollara sabah ve akşam saatlerinde araç park edilmesinin önlenmesi gerekmektedir. Antalya Limanı demiryolu ağına mutlaka bağlanmalı, Sarısu – Lara - Kundu arasında mutlaka raylı sistem yapılmalı, hatta Döşemealtı ve OSB’ye uzatılmalıdır. Alternatif ulaşım yollarından metronun ve hızlı tren projelerinin bir an önce hayata geçirilmesi şehrimiz için çok kıymetlidir. Antalya'nın İç Anadolu'ya ve Marmara'ya otoyol ve hızlı trenle bağlanması, Konya – Antalya arası yüksek hızlı tren, Gazipaşa – Antalya arası hızlı tren hattı yapılması gerekmektedir. Deniz ulaşımı, Antalya’nın ilçelerine ve komşu illerine alternatif ulaşım modeli olarak projelendirilip hayata geçirilebilir" dedi.
ANTALYA LİMANI AKTİF KULLANILMALI
Serbest Bölge’nin Antalya ekonomisinin ve sanayisinin gelişiminde önemli katkısı bulunduğunu belirten Özbek, “Lüks yat üretiminde Antalya markası yaratılmıştır. Mevcut serbest bölgenin kapasitesinin artırılması veya yeni serbest bölgelerin kurulması, şehrimizin uluslararası ticaret potansiyelini ve istihdamını artıracaktır. Antalya'yı diğer illere bağlayan demiryolunun olmaması nedeniyle Antalya Limanı aktif olarak kullanılmamaktadır. Antalya Limanı’na demiryolu bağlantısı üretim, ihracat ve ticaret hacminin en az 2-3 katına çıkmasını sağlayacaktır" diye konuştu.
KALEİÇİ’NDE ORTAK HAREKET
Özbek, açıklamalarına şu şekilde devam etti:
“Kentimizin en önemli turizm merkezinden biri olan Kaleiçi, özellikle tarihi bir mekan olması açısından önem taşımaktadır. Kaleiçi’nin fotoğrafını bozan, koruma planına ve imar planına aykırı betonarme yapılar mutlaka kamulaştırılarak yıkılması gerekmektedir. Bunun için de Kaleiçi’nde Turizm Bakanlığı ve belediyeler ortak hareket etmek zorundadır. Kaleiçi’ndeki trafik sirkülasyonu kaldırılmalı, daha güvenli ve daha huzurlu bir yer haline getirilmelidir. Kaleiçi Yat Limanı’ndaki mendirek yenilenmelidir. Kaleiçi turizme kazandırılmalı ve kentsel yapı korunmalıdır."
DEPREME KARŞI DİRENÇLİ KENT VİZYONU
Türkiye genelinde konut üretimi, kentsel dönüşüm ve deprem risklerine karşı hazırlıkların yavaş ilerlediğini vurgulayan Özbek, sözlerini şu şekilde sürdürü:
“Antalya özelinde de deprem konusunu her daim gündemde tutmak önemlidir. Her ne kadar aktif bir fay hattı üzerinde bulunmasak da Antalyalının deprem konusunda farkındalığı artırılmalı, deprem konusu gündem tutulmalı, depreme karşı dirençli bir kent vizyonu oluşturulmalıdır. Belediyeler deprem, sel ve hortum felaketleri ile ilgili farkındalık ve bilgilendirme toplantıları düzenlenmelidir."
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ
Özbek, küresel iklim değişikliğine dikkati çekmek ve kamuoyunda farkındalık oluşturmak için yerel yönetimlerden beklentileri ise şöyle sıraladı:
"Şehir merkezindeki tüm otoparklarda benzinli ve elektrikli araçlardan otopark ücretleri indirimli olarak alınmalı. Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı açık ve kapalı tüm otopark alanlarında elektrikli araç şarj altyapısı tamamlanmalı. Arsasının belediye rayiç değeri 500 bin TL’nin üzerinde olan özel yapılarda ortak kullanım alanlarının elektrik ihtiyacının fotovoltaik enerji kaynaklarından karşılanma zorunluluğu koyulmalı. Belediye pazar alanlarının çatıları güneş panelleri ile kaplanmalı ve elektrik üretimi için kullanılmaya başlanmalı. Çöp ayrıştırma özel yapılarda mecburi hale getirilmeli. İklim değişikliğinin tarım üzerine olumsuz etkileri araştırılmalı ve bunlarla ilgili özellikle çiftçilerimizin eğitilmesi hususunda çalışmalar yapılmalı."