ANTALYA, doğal güzellikleri, tarihi yapıları ve birbirinden güzel plajlarıyla birlikte dünya çapında bilinen bir tatil merkezi. Keşfedilmesi gereken birçok güzelliğe ev sahipliği yapan Antalya, her yıl milyonlarca yerli ve yabancı turist tarafından turistik amaçlı ziyaret ediliyor. Antalya sadece deniz, kum ve güneşle akla gelen bir şehir değil. Kış mevsiminde de birçok farklı aktiviteye ve mekânlara ev sahipliği yapıyor. Gelin Kasım ayında Antalya’da yapılacaklara bir göz atalım.
TERS EVİ MUTLAKA GÖRÜN!
Antalya Muratpaşa ilçesinde yer alan ve 2014 senesinde biri Rus olmak üzere üç girişimcinin muhteşem tasarımıyla ters ev inşaat edildi. Diğer tüm evlere oranla farklı bir mimari yapıya sahip olan ters ev, 300 metrekarelik bir arazi üzerine kurulmuş 85 metrekarelik büyüklüğe sahip. 2016 senesinde faaliyete açılan bu ev oldukça yoğun ilgi görüyor.
Tek katlı olarak yapılan aksiyon evin girişinden girdikten sonra ufak bir şok yaşayacaksınız. Mutfak mobilyalarından, beyaz eşyalarına, tuvalet ve banyo dolaplarına, yatak odasından oturma gruplarına kadar her şey ters bir biçimde tavanda asılı olarak duruyor. Antalya’da olup da hala görmemiş olanların mutlaka gidip görmesi gerekiyor.
ANTALYA KUM HEYKEL MÜZESİ
Büyük boyutlardaki yüzlerce kum heykelinin sergilenmekte olduğu Sandland Antalya Kum Heykel Müzesi, büyük boyutlardaki yüzlerce kum heykelin sergilendiği dünyanın en büyük kum heykel etkinlikleri arasında yerini alıyor. Sahip olduğu geniş alanı, katılım gösteren sanatçı sayısı ve kum miktarı gibi nitelikleri ile ön palana çıkan bir müze. Kasım ayında Antalya’da bulunuyorsanız mutlaka görmeniz gerekiyor.
Alternatif bir sanat türü olan kum heykel etkinliğinde yalnızca kum ve su kullanılıyor. Heykellerin boyutlarına göre çalışmalar tek ya da 2-3 kişi tarafından yürütülmekte. Sonuca bakıldığında ise yüzlerce ton ağırlığında, metrelerce uzunluğunda su ve kumun kullanıldığı harikulade eserler ortaya çıkıyor. Bu sanat dalının asıl felsefesi fani dünyadaki hiçbir şeyin kalıcı olmadığını ve her şeyin bir gün sönüp gideceğini ifade eder.
GEYİKBAYIRI’NA TIRMANMADAN OLMAZ!
Antalya’daki Geyikbayırı, şüphesiz Türkiye’deki en elverişli kaya tırmanış noktası. Toros Dağları’nın bir parçası olan Geyikbayırı’na dünyanın dört bir yanından profesyonel tırmanışçılar gelerek antrenmanlarını burada yapıyor. Avrupa’da kış dönemlerinde tırmanış için en ideal üç, dünyada ise 10 yer arasında gösteriliyor. Zorluk seviyelerine göre farklılık gösteren parkurlar eğim ve yükseklik olarak birbirinden ayrılmaktadır. Ağırlıklı olarak kireçtaşı olan kaya yapısı, 15 metreden 50 metreye kadar varabiliyor. Bu sebeple başlangıç seviyeden ileri seviyeye kadar pek çok seviyeye uygun tırmanışçıya kapılarını açıyor. Burada kamp ve konaklama alternatifleri mevcut.
ALARA KALESİ’NE ÇIKIN!
Alara Han ve Alara Kalesi, Anadolu Selçuklu Alaeddin Keykubad’ın Alanya’yı almasının ardından Antalya – Alanya arasındaki yol güzergâhlarının güvenliğini sağlamak için inşa edilmiş yapılar. Alanya’nın Çakallar Köyü içerisinde yer alan yapılar bir bölümü hala ayakta kalmış durumda.
Gitmek isteyenler; Alanya ilçesine bağlı olan Okurcalar’dan Alara yoluna giriliyor. 9 kilometrelik yolun sonunda sağ tarafta Alara Han’ı göreceksiniz. Sol tarafta yer alan Alara Çayı’nın karşı tarafına baktığınızda da tepenin üzerinde Alara Kalesi’nin surlarını görebilirsiniz.
Kaleye çıkmanız mümkün ancak oldukça dik bir yokuşu tırmanmanız gerekiyor. İç Anadolu Bölgesi’ne giderken ticaret yollarına hakim olmak adına inşa edilen Alara Han ve Alara Kalesi’nin birbirleri arasındaki uzaklık 800 metredir.
Alara Han; 1281 senesinde oldukça iri kesme taşlar kullanılarak inşa edilen kervansaray olarak yapılmış olup İpek Yolu’ndan geçen tüccarların konaklamaları ve ihtiyaçlarını gidermeleri gayesini taşımaktadır. Yolcuların konaklayabilecekleri küçük odalar mevcut.
OLİMPOS TELEFERİK
Kasım ayında Antalya’nın eşsiz manzarasını teleferikten görmeden olmaz. Bu nedenle Olimpos Teleferik en doğru seçenek. Kıyı Beydağları’nın en yüksek tepesi olan 2 bin 365 metre yüksekliğindeki Tahtalı Dağı, Türkiye’nin denize en yakın yüksek dağı olma niteliğine sahip. Antik çağda Tanrılar Dağı olan Tahtalı, mitolojide ‘Olympos’ adıyla anılıyor. Çok eski dönemlerden bu yana insanlar tarafından çok özel bir yere konumlandırılmış dağın zirve noktasına ulaşmak her daim insanlar için heyecan verici olmuştur.
Dünya üzerindeki en uzun ikinci teleferik olan Olympos Teleferik sayesinde bu doğa güzelliğine çıkmak mümkün kılınmıştır. Dağ ve etrafı heyecan verici sporları gerçekleştirmek için elverişli olup yamaç paraşütü ve dağ bisikletçileri tarafından tercih edilmektedir. Doğa ve tarihin iç içe geçtiği Olimpos’u en tepeden görmenin tadı bir başka!
Teleferiğe ulaşım için Olimpos Teleferik’in özel transfer hizmeti bulunuyor. Her gün Beldibi, Göynük, Tekirova, Kemer, Kiriş, Çaycuma gibi yerlerden kalkan araçlarla ulaşım sağlamanız mümkün. HABER/ÇİĞDEM KORKAN
