ÖZEL HABER

Antalya’nın 7 antik tiyatrosu

Antik Kent cenneti olma niteliğine sahip Antalya’nın tarihi tiyatrolarını beraber keşfetmeye ne dersiniz?

Antik Likya, Pamfilya, Pisidya ve Kilikya bölgelerinin kesişiminde yer alan Antalya, adeta bir antik kentler cennetidir. Dünyada yaygın olarak bir deniz turizmi noktası olarak bilinen şehir, tarihi zenginliğiyle de ziyaretçilerinin ilgisini çekiyor. Toroslar Dağları’nın yeşiline, denizin mavisini ve sımsıcak Akdeniz güneşinin parlak sarısını ekleyen Antalya’da harika bir tatil yaparken, her adımınızda eşsiz tarihi yerleşimlere rastlamanız da mümkün. Antalya haritasının tamamını dolduran bu antik kentler içinde barındırdığı eşsiz yapılar için öne çıkıyor. Bugün sizler için Antalya’nın birbirinden özel antik kentlerinin içinde bulunan ve buraların en özel tarihi yapıları olan tiyatroları derledik. İşte tüm detaylarıyla o antik tiyatrolar…

 

Aspendos Antik Şehri Tiyatrosu
Aspendos Tiyatrosu, gerek mimari özellikleri gerekse iyi koruna gelmişliği ile Roma Devri tiyatrolarının günümüzdeki en seçkin temsilcilerinden biridir. Tanrılara ve devrin imparatorlarına adanan yapı, Roma tiyatro mimarisinin ve yapım tekniğinin son çizgilerini sergiler. Devrinin görkemli yapılarından biri olan Aspendos tiyatrosu 15–20 bin kişi alabilir özelliktedir. İmparator Marcus Aurelius devrinde (İS 161–180) Theodoros’un oğlu mimar Zenon tarafından inşa edilmiştir.
Girişin iki anında Grekçe ve Latince yazıtlardan Curtius Crispinus ve Curtius Auspicatus adlı şehrin zengini iki kardeş tarafından yaptırıldığı anlaşılmaktadır.

Patara Antik Şehri Tiyatrosu
Patara Antik Şehri Tiyatrosu kentin en güneyinde bulunan şu anki Kurşunlu Tepe yamacında bulunmaktadır. İmparator Hadrian ve eşi Sabian tarafından M.S. 2. yüzyılda yapılmıştır. Ancak Antik Tiyatro, şehrin geri kalanı gibi kumlar altında kalmıştır ve 6000 kişilik kapasitesi ile Anadolu’daki antik tiyatrolarından biridir. Tiyatronun yaslandığı Kurşunlu Tepe şehrin genel görünümünün seyredildiği en güzel köşedir. Buradan şehrin diğer kalıntıları; Vespasian Hamamı, Korinth Tapınağı, ana cadde, liman ve tahıl ambarı rahatlıkla izlenebilir. Tiyatronun kuzeyinde Likya Birliğinin başkenti olan Patara'nın, toplantılara ev sahipliği yaptığı Parlamento Binası yer almaktadır.

Perge Antik Şehri Tiyatrosu
Roma dönemi tiyatrosu olan antik tiyatronun yapımına M.S. 1.yy’da başlandığı ve iki yüzyıl kadar sürdüğü düşünülmektedir. Tiyatro, Greko-Romen sitilde plan özellikleri olup, Roma karakterlerine bürünmüştür ve Antalya Müzesi içerisinde detaylara ulaşılabilir. Anadolu’daki en dekoratif sahne cephesine sahip olan Perge tiyatrosu yaklaşık 14.000 kişiliktir. Cavea (Seyirci oturma yerlerinin bulunduğu alan), Orkestra ve Scene (Sahne) olmak üzere üç ana bölümden oluşur. Cavea ve sahne arasında orkestraya ayrılan alan, yarım daireden biraz geniştir. Bir dönem orkestra alanında yine aynı dönem popüler olan gladyatör ve vahşi hayvan dövüşleri yapılmıştır.

 

Antiphellos Antik Şehri Tiyatrosu
Antik tiyatro, Anadolu'da denize dönük inşa edilmiş tek tiyatro olma özelliğini taşıyor. Helenistik döneme ait olan tiyatro, bölgenin yerel kesme kireç taşlarından yapılmış ve 3000 kişilik kapasitesi bulunuyor. 2008 yılında restore edilen tiyatro güneşin batışını seyretmek için harika bir nokta. Mimari özellikleri incelendiğinde kabartmaların M.Ö 4. yüzyıla tarihlendiği düşünülüyor. 3000 kişi kapasiteli antik tiyatro kesme kireç taşlarından inşa edilmiştir. Kireç taşı seçiminin sebebi bölgede oldukça yaygın bulunmasıydı. Ziyaretçilerin en çok ziyaret ettiği bu bölge gün batımı ve gün doğumunda eşsiz bir seyir zevki sunuyor. Aynı zamanda Antiphellos Antik Kenti’nde Kaş ve Meis adası tüm ihtişamıyla görünüyor. Günümüzde de birçok etkinliğe ev sahipliği yapan mükemmel bir alandır.

Selge Antik Şehri Tiyatrosu
Görünebilen ilk kalıntı günümüz Zerk köyünün bir kısmını oluşturan Yunan-Roma tarzı tiyatrodur. Tiyatronun alt kısmı kayalıklı bir yamaçta uzanmaktadır. At nalı şeklindeki cavea, tiyatroyu aşağıda 30, yukarıda 15 sıra oturacak yere ayıran diazoma ile kesilmiştir. Diazomanın hemen altındaki sırada bulunan taştan yapılmış oturacak yerler bozulmadan kalmıştır. Tiyatro yaklaşık 9.000 kişilikti. Dört ayrı giriş diazomaya açılırdı. Buna ek olarak cavea ve sahne arasında bulunan tonozlu paradoslar da tiyatroya girişi sağlamaktadır. Roma dönemi sahne binası bugün sadece bir taş yığınıysa da binanın genel planı yapılabilir. Binanın beş kapısı ve sütunlu cephesi vardır. Bunlar M.S. 2. yüzyıla kadar tarihlendirilebilir. Tiyatronun hemen yanında stadyuma ait oturma yerlerinin ana hatları görülebilir. 

Phaselis Antik Şehri Tiyatrosu
Akropolis’in kuzeybatı etekleri üzerinde, yamaca yaslanacak şekilde inşa edilmiş, skene ve cavea’sı ile hala ayakta duran, tiyatro yer almaktadır. Skene binasının kuzeydeki dış duvarı geç dönem suru için kullanılmıştır. Tiyatronun kuzey girişini sağlayan yerde, analemma duvarı ile Helenistik Dönem’e ait kule arasında, yani parados’u kuzeyden kapayan duvar üzerinde, farklı dönemlerde iki kapı inşa edilmiştir. Yirmi oturma sırası bulunan cavea, 0.75 m ile 0.82 metre arasında genişlikleri bulunan ve her biri 44 basamaktan oluşan altı merdiven sırası ile beş dilime ayrılmıştır. Yükseklikleri 0.22 m ile 0.25 m arasında olan ilk dört basamak, bir metre derinlikte bulunan orkestra zemini ile ilk oturma sırası arasında bulunmaktadır. Oturma sıralarının en üst kısmında, genişliği 2 ile 2.60 m. arasında değişen bir geçiş yeri bulunmaktadır. Bu kısım harç ile örülmüş bir duvar ile çevrelenmiştir. 

Side Antik Şehri Tiyatrosu
Side Antik Tiyatro, Side Antik Kenti'nin yer aldığı yarımadanın daraldığı kesimde ve kentin merkezinde yer almaktadır. Tiyatronun Helenistik Dönemin bir öncü yapısı olduğu halen kanıtlanabilmiş değildir. Yapı plan açısından Helenistik gelenekte yarım daireden taşan biçimde yapılmış olmasına karşın inşa tekniği açısından Roma mimarisi geleneğinde yapılmıştır. Tiyatroda Caveanın (oturma sıraları) diazomaya (basamakların ortasındaki yol) kadar olan kısmı bir yamaca yaslanmış; üst kısım ise tonozlar üzerinde eğimli olarak şekillendirilmiş düzleme oturtulmuştur. Tiyatro bu özelliği ile Anadolu'nun özgün örneklerindendir. Sahne binası üç katlıdır. Süslemelerinde Antoninler Dönemi barok özelliği görülmektedir. Birinci katın podyumunda Dionysos Frizi yer alır. Frizde şarap tanrısı ve tiyatronun hâkimi Dionysos'un hayatı, batıdan doğuya doğru kronolojik olarak anlatılmakta ve doğu uçta Gigantomakhia ile sonuçlanmaktadır. Sahne binasının cephesi, mimari süslemeler ve heykellerle oldukça hareketlendirilmiştir. HABER/BUSE ER