Antalya, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle her zaman öne çıkan bir şehir. Bu güzellikler arasında öne çıkan bir anıt, Mustafa Kemal Atatürk'ün yüzünü büyük bir özenle yansıtan ‘Atatürk Maskı’dır. Bu heykel, bir anıt olmanın ötesinde; mirasın, bir liderin ve bir dönemin sembolüdür.
HEYKELİN ESTETİK MİMARİSİ
Antalya'nın girişinde yükselen bu muazzam heykel, adeta tarihin sayfalarından fırlamış gibi duruyor. Çimento, demir ve kumun ustaca birleşimiyle oluşturulmuş heykel; 35 metrelik görkemli yüksekliğiyle, Türkiye'nin en yüksek üçüncü heykeli olma özelliğini taşırken 25 metrelik genişliğiyle de kendine hayran bırakıyor. Gökyüzünde parlayan bu ışıltı, geçmişe bir saygı duruşu olarak duruyor.
BEKLENTİNİN ÖTESİNDE BİR ANLAM
Heykelin açılışı, bir süre alsa da 10 Kasım 2008 tarihiyle nihayet buldu. İki kez ertelenen açılış, Atatürk'ün 70. ölüm yıldönümünde gerçekleşerek manevi bir bağ ile tarihe not düştü. Anıtın bekleyişi, bir anlamda sabrın ve özlemin resmini çizerken sonunda elde edilen heykel, beklenenin ötesinde bir anlam kazandı.
DOĞANIN İÇİNDEKİ IŞILTI
Atatürk Maskı, Kepez Kent Ormanı'nın girişinde, doğanın içinde kendine özel bir yer buluyor. Bu muazzam heykelin yanında, insan eliyle yapılmış bir şelale, ziyaretçilere doğanın içinde huzurlu bir atmosfer sunuyor. Doğa ile sanatın buluştuğu bu mekân, sadece bir heykelin ötesinde bir deneyim vaat ediyor.
FIRTINANIN ARDINDAKİ DAYANIKLILIK
Ocak 2019'da yaşanan şiddetli fırtınalar, heykelin rengini akıtırken kırıklara da neden oldu. Ancak bu zorlu süreç, Atatürk Maskı'nın dayanıklılığını ve anlamını daha da güçlendirdi. Temmuz 2019'da başlayan onarım çalışmaları, dört ay içinde tamamlandı ve heykel, daha öncekinden daha parlak ve dayanıklı bir şekilde gökyüzüne yükseldi.
Atatürk'ün "Hiç şüphesiz ki Antalya, dünyanın en güzel yeridir." sözü, bu heykelin yanında kabartma olarak yer alıyor. Antalya'nın gökyüzünde parlayan bu heykel, geçmişi gelecekle buluşturan bir başyapıt, bir liderin ve bir şehrin mirasıdır. Haber/Erendiz ÖZKURT
