YEREL GÜNDEM

Antalya'nın hikayesi ile meşhur doğal güzelliği

Akdeniz kıyılarından geçen herkesin mutlaka görmesi gereken, kendine ait hikayesiyle diğer kanyonlardan ayrılan ‘Kadınlar Yarı’nı keşfetmeye ne dersiniz?

Doğal güzellikleri ile dünyanın her yerinden gezginlerin ortak noktası Antalya’nın, kanyonlardan daha önceki yazılarımızda sıkça bahsettik. Antalya’nın kaya yapısı ve yüzbinlerce yıldır denize dökülen debisi yüksek akıntıları sayesinde il sınırları içerisinde pek çok kanyona rastlamak mümkündür. Büyüleyici manzaralarla karşı karşıya kalacağınız kanyonlar, sadece doğal güzelliğiyle değil tarihiyle de göz kamaştırır nitelikte. Özellikle bir tanesi var ki büyülü hikâyesiyle tarih ve doğayı bir arada kucaklayarak, unutamayacağınız bir yolculuğa çıkmanıza neden oluyor. Üstelik şehir merkezinde bulunmasına ve herkesin önünden en az bir kez geçmiş olmasına rağmen pek çok kişi tarafından bilinmiyor.

İKİ BİN YIL ÖNCEYE DAYANIYOR
Antalya’daki falezlerin içeri doğru bir kıymık gibi uzanan doğal uzantısı, tarihçesi Teke Beyliğine kadar uzanan, hatta Aziz Nesin'in 1983 yılında yazdığı ‘Günahlım’ adlı şiire bakılırsa 2000 yıl geriye kadar giden, efsanelere konu olmuş ‘Kadın Yarı’.

Falezler oluşumu milyonlarca yıl süren, çok nadir bulunan ve doğal anıt niteliğinde kayalar. Antalya yüksekliği deniz seviyesinden 35 metreye kadar çıkan bu falezler üzerinde kurulmuş bir şehir. Kadın Yarı ise bir uçtan diğerine kenti saran falezlerin orta kısmında yer alan ve içeriye doğru uzanan bir yar. Derinliği yer yer 20 metreyi bulan, içinde küçük bir derenin yer aldığı bu yarın görünümü tepeden bakıldığında küçük bir vadiye benziyor.  DÜNYANIN EN KÜÇÜK KANYONLARINDAN BİRİ
Kadınyarı Kanyonu Dünyanın en küçük kanyonlarından biri. Kanyonun içinden akan su denize dökülmekte, dökülürken de küçük bir şelale oluşturmaktadır. Çarşıda gezerken sıcaktan bunalırsanız Güllük Parkı’na gelip 10 metre merdivenden aşağıya indikten sonra kanyonun içerisinde biraz serinleyebilirsiniz. Bu arada buraya kadar gelmişken falezler boyunca Güllük Park’ından Atatürk Parkına doğru yürüyüş yapıp kıyılardaki mağaralı da gezebilirsiniz. Hatta varyantta bir selfie çekebilirsiniz. Konyaaltı Caddesi boyunca Atatürk Parkı’na kadar, falez manzaralı, rüzgâr alan, gün batımını izlerken bir şeyler yiyip içebileceğiniz, cafeler ve restaurantlar sıralanmıştır.

KENDİNE AİT HİKÂYESİ VAR
Kadın Yarı Kanyonu’nun diğer kanyonlardan farklı olarak bir hikâyeye sahip. Efsaneye göre, burada yaşamını sürdüren Tevetoğulları, kadınların bağışlanamaz bir suç işlediklerinde, acımasız bir cezadan yanadır. Suç işlemiş kadınların hepsi kısa bir süre içerisinde yargılandıktan sonra içinde kedi konulan çuvala sokularak denize atılırlarmış. Su işlemiş kadınların suçlarının bedelini bu korkunç ölümle öderlermiş. Kadınla beraber çuvala kedi konmasının nedeni kedinin de nankör bir yaratık olarak görülmesinden dolayıdır. Anlatılan efsane; eski çağlardan beri söylene gelen, doğaüstü varlıkları, olayları konu edinen gerçekliği belirsiz olan bir öykü, kulaktan kulağa gelen söylem diye açıklanır. Aslında o çağın ve dönemin toplumsal gelenek ve değerlerini de içinde barındırıyor.