KÜLTÜR - SANAT

Antalya’nın kültürel değeri: İpek Böcekçiliği okulu

Antalya'nın topraklarında bir zamanlar, tarih kokan ipliklerin dokunduğu bir eğitim yuvası vardı: Antalya İpek Böcekçiliği Mektebi. Osmanlı sarayına uzanan bu ipekböcekçiliği serüveni, tarih sayfalarında soluklanan bir hikayeye dönüşmüştür. 1921 yılında filizlenen bu okul, şehir ekonomisine de büyük katkılarda bulunmuş, Antalya'nın kültürel dokusuna damgasını vurmuştur

Anadolu'nun kumaşına dokunan tarih, ipek böcekçiliği ile örülüdür. Bizans İmparatorluğu'nun gölgesinden çıkarak, Marmara'nın serin sularından sıyrılan ipek böcekçiliği, zamanla Akdeniz'in sıcak esintilerine de karıştı. Osmanlı İmparatorluğu'nun göz bebeği Bursa'nın başkent ilan edilmesiyle birlikte, ipek böcekçiliği adeta bir sanat halini aldı, sadece Bursa ve İzmit'te değil, tüm yurdu sarıp sarmaladı.

Ahsen Günbulut’un Cumhuriyet Döneminde Antalya’da İpek Böcekçiliği Eğitimi yazısına göre, 1921'in ardından, Duyun-u Umumiye İdaresi'nin öncülüğünde Bursa'da açılan eski Harir Darü't-Talimi, İktisat Vekâleti'nin önderliğinde Türkiye'nin dört bir yanında filizlenen bir eğitim ağının temelini attı. Edirne'den Diyarbakır'a, Antalya'dan Denizli'ye kadar uzanan bu ağ, ipek böcekçiliği kültürünü yaymada önemli bir rol oynadı. 1928 yılında Yenikapı'ya düşen gölge ‘Antalya İpek Böcekçiliği Mektebi’ olarak yeşerdi. Ardından 1938'de Alanya'nın sıcak kumları üzerinde ‘Alanya İpek Böcekçiliği Mektebi’ izledi.

EĞİTİMLE DOKUNAN İNCE İPEK İPLİKLERİ

Antalya İpek Böcekçiliği Mektebi, 1926–1935 yılları arasında 178 genç zihni ipek böcekçiliğinin incelikleriyle donatarak dünyaya gönderdi. Mektep, şehir ekonomisinde de derin izler bıraktı. 1949 yılında Antalya'da yaş koza üretimi, mektebin aydınlattığı yolda 112 tonla zirveye tırmandı. 1930'da sadece 63 tonluk bir üretimle karşılaştırıldığında, iki katına çıkan bu başarı, İpek Böcekçiliği Mektebi'nin sadece öğrencilere değil, aynı zamanda şehre de katma değer kattığının bir yansımasıdır.

MEKTEBİN DÖNÜŞÜMÜ

Kaynaklarda mektebin ne zaman kapandığına dair gizemli bir sessizlik var. Ancak 2007 yılında Karaalioğlu Parkı'nda Antalya Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Dairesi Başkanlığı olarak kullanılmaya başlanan mektep binası, zaman içinde unutulmaya yüz tutan bu tarihi binayı canlı tuttu.

İPEKÇİLİK MEKTEBİ'NİN KENT ARAŞTIRMALARI MERKEZİ'NE DÖNÜŞÜMÜ

2020 yılında ise tarih, kültür ve sanatla yoğrulmuş Antalya'nın gizli hazinesi, Kent Araştırmaları Merkezi adıyla canlandı. Kent Araştırmaları Merkezi olarak dizayn edilen bu mekan, Antalya'nın kültürel mirasını yaşatan bir soluk haline geldi. Her taşında binlerce ipek böceğinin hikayesi yatan bu merkez, şehrin geçmişi ile geleceğini buluşturarak, ziyaretçilere unutulmaz bir zaman yolculuğu sunuyor. Haber/Erendiz ÖZKURT