Güneşin sıcaklığıyla dolup taşan Doyran Mahallesi, Antalya'nın Konyaaltı ilçesine gizemli bir kapı açıyor. Zamanda kaybolmuş bir hikayenin içinde, tahta ambarlar ve tarih kokan bir değirmen, ziyaretçilerini bekliyor. Sinan Değirmeni adını taşıyan bu eşsiz mekan, geç Osmanlı döneminin izlerini taşıyan ahşap tahıl ambarlarıyla, zamanın tınısını duyumsatıyor.
GİZLİ MİRAS
Şehir merkezinden uzak, 35 kilometrelik bir yolculuğun ardından, Doyran Mahallesi'nde gizlenen bu miras, adeta tarihle iç içe geçmiş bir resim sunuyor. Ahşap tahıl ambarları, antik Likya bölgesinin mistik lahitlerinden ilham alarak doğmuş gibi. Her biri, geçmişin derin izlerini barındıran bu ambarlar, yaklaşık 900 metre rakımda, sessiz sedasız tarihini anlatıyor.
GEÇMİŞİN İZİNDE
Sinan Değirmeni'nin taşıdığı yüzyıllık öykü, sadece mimari bir güzellik değil; tarım kültürünün ve sivil mimarinin eşsiz bir örneğidir. Zamanın sırlarını koruyan 86 ahşap tahıl ambarı, geçmişin anılarını yaşatan birer şaheserdir. Bu ambarların, çivi kullanılmadan, maharetli eller tarafından birbirine geçirilen sedir ağaçlarından yapılması, estetik bir tercih olmakla kalmıyor, reçinesinin muazzam kokusu sayesinde böceklenmeye karşı bir kalkandır.
KORUMA ALTINA ALINAN HAZİNE
Sinan Değirmeni ve tahıl ambarları, 2013 yılında Antalya Kültür Varlıkları Koruma Bölge Kurulu tarafından geniş bir koruma çevresi içinde tescillenmiştir. Bu tescil, geçmişin değerini koruma adına atılmış önemli bir adımdır. Her bir tahta ambar, zamanla dans eder gibi, köyün tarihini ziyaretçilere anlatırken, değirmenin taşları hala dönmenin hikayesini sürdürüyor.
Doyran Mahallesi, Sinan Değirmeni ile bir araya geldiğinde, geçmişin gizemli koridorları aralanır ve ziyaretçiler, adeta zamanın kollarında yol alır. Her sedir ağacından oluşan duvar, geçmişin sessiz şahidi olarak, ziyaretçilere bir zaman tüneli deneyimi yaşatır. Sinan Değirmeni, tahta kokularıyla ve tarihin esintisiyle dolu, unutulmaz bir hikayenin kapılarını aralar, ziyaretçilerini zamanda unutulmaz bir yolculuğa çıkarır. Haber/Erendiz ÖZKURT
