Olay, 10 Haziran'da saat 03.10 sıralarında Muratpaşa ilçesi Lara Caddesi'nde meydana geldi. Cadde üzerinde otomobilinin dörtlülerini yakarak aracından inen Tarık Deniz, yaya olarak yolun karşısına geçtiği sırada Burak S.'nin kullandığı otomobilin çarpması sonucu olay yerinde hayatını kaybetti. Hızlı ve alkollü olduğu iddia edilen sürücü otomobilini, kimlik ve cüzdanını olay yerinde bırakarak kaçtı. Kazadan 3 gün sonra polise teslim olan Burak S. gözaltına alındı. Kazada ölen Tarık Deniz ise memleketi Gaziantep'te toprağa verildi.
'TAKSİNİN FARI GÖZÜMÜ ALDI'
Çıkarıldığı Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği'nde olayı anlatan sürücü Burak S., olay sırasında karşı şeritten gelen taksinin farının gözünü aldığını söyledi. Sürücü S., “Yolda kimseyi görmedim. Çarpma sesinden sonra frene bastım. Yolun sol tarafında, kaldırımda yatan kişiyi gördüm. O sırada çevreden insanlar geldi. 'Şoför nerede' diye seslenmeye başladılar. Bana zarar verecekler diye korktum, panikledim. Oradan ayrıldım. Evime gitmedim, parklarda kaldım. 3 gün sonra teslim oldum. Olay sırasında alkollü değildim, zaten bir haftadır antibiyotik kullandığım için alkol almıyordum" dedi. Mahkeme, sürücü Burak S.'yi tahliyeyle tutuksuz yargılanmak üzere serbest bıraktı.
'ÇARPMA SONRASI 7 METRE FIRLADI'
Tarık Deniz'in emekli polis memuru olan babası Cuma Deniz, oğlunu genç yaşta kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşadığını anlatarak, sürücünün serbest kalmasına isyan etti. Oğlu Tarık Deniz'in mezarı başında gözyaşı döken Cuma Deniz, “Oğlum karşıdan karşıya geçerken, ona vurduktan sonra aracını, telefonunu ve kimliğini bırakıyor. Oğlumun arkadaşı tarafından yakalanıyor, 'Ağabey ben çok alkollüyüm. Bir şahsa çarptım. Ne olur beni buradan kurtar' diyor. Hızlı gidiyormuş. Kaza anında oğlum en az 7 metre yükseğe çıkıp düşüyor. Bunların görüntüleri ve görgü tanıkları mevcut" dedi.
'AVUKAT ORDUSUYLA ADLİYEYE GELİYOR'
Yıllarca cinayet büro amirliğinde çalıştığını ve adaleti savunduğunu belirten Cuma Deniz, şöyle konuştu:
“Oğluma yüksek hızla çarpan alkollü şahıs, 3 gün sonra avukat ordusuyla adliyeye gidiyor. Biz 3 gün boyunca yememiş içmemişiz ve bu şahıs dışarıda. Bir kediyi, köpeği sopayla döveni cezaevine atıyorsunuz da benim oğlumu öldüren şahsı niye sokağa salıyorsunuz. Neye istinaden serbest bırakıp gönderdiniz? İyi hal olsa aynı gün teslim olurdu ve benim çocuğuma olay yerinde müdahale ederdi. Kardeşim seni bir hastaneye götüreyim, bir ambulans çağırayım diyebilirdi. Adamın derdi kaçmak oldu. Oğlumun değeri bir kedi, köpek kadar yok muydu da bu şahıs sokakta, biz perişan durumdayız. Adalet bunun neresinde. Diyemez miydiniz onun da bir annesi babası var, bu çocuğu ezip öldürmüşsün, hiçbir yardım yapmamışsın, kaçmışsın ben seni tutukluyorum. Deseydiniz. Biz de biraz rahatlardık niye tutuklamadınız. Benim oğlum şu an toprağın altında ama bu adam sokakta. O normal hayatına devam ediyor. Adalet bunun neresinde?"
‘KAMERA GÖRÜNTÜLERİNDE ARABA İNANILMAZ SÜRATLİ’
Antalya Kuaförler ve Manikürcüler Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Tolgahan Demir, meslektaşları Tarık Deniz'i kaybetmenin üzüntüsü içerisinde olduklarını, aileye baş sağlığı dileğinde bulunduklarını söyledi. Demir, “Burada bir adaletsizlik var. Kamera görüntülerinde araba inanılmaz süratli. İnsanlık hali diyelim bu süratle diyelim ki çarptın, niye başından ayrılıyorsun. Orada bekleseydin. Niye arabayı bırakıp kaçtın? 3 gün sonra yakalandın. Adalet bunun neresinde. Bir insanın hayatı bu kadar mı ucuz olur?" dedi.
