Soğuk, yağış ve rüzgar artık Antalya'yı yavaş yavaş terk ediyor. Güneş yüzünü gösterdi, Aksu Karaçallı'da köy yolu gelinlik giymiş gibi badem, erik ağaçları...Cahit Sıtkı Tarancı'Bahar Geliyor' adlı şiirinde, 'Göreceksin neler olacak yarın' derken umutların yeşereceğini müjdeliyor sanki:
Damlardaki kar, saçaklardaki buz/Kanı kaynayan suya dar geliyor.
Haberin var mı?/ Oluklardan Akan su sesinde bahar geliyor.
Duy güneyden estiğini rüzgarın;/Göreceksin neler olacak yarın.
Yuvada çırpınan yavru kuşların/ Uçmak hevesinde bahar geliyor.'
Edip Cansever'in 'İkindiüstü' adlı şiirinde alabildiğine özgürlük vardır
'İnsan her şeye alışıyor/Sıcak bahar ikindilerine
Harbe, sevda çekmeye/ Küçük gazetecim her gün böyle mağrur.
Benim vanilya kokulu dondurmacım/ Gene kapı önlerinde.
İşte taze ikindi güneşim/ Pencerelerde küçük sarışınlar
Her şey iyi, her şey sade/Anlayamıyorum şu iç sıkıntımı
Yaşamak dersen yaşamak/Sarhoşluğum sarhoşluk.
Ah! Hatırlamak olmasa eski günleri.
Orhan Veli, bir şiirinde 'Beni böyle havalar mahvetti!' der, bir başka şiirinde bahar gelince biraz daha aşıktır.
'Sanma ki derdim güneşten ötürü; / Ne çıkar bahar geldiyse?
Bademler çiçek açtıysa?/ Ucunda ölüm yok ya.
Hoş, olsa da korkacak mıyım zaten/ Güneşle gelecek ölümden
Ben ki her nisan bir yaş daha genç,/ Her bahar biraz daha aşığım;
Korkar mıyım?/Ah, dostum, derdim başka.'
Bir de içerdekilerin baharı duyması, hissetmesi anlaşılır gibi değildir.
Ahmed Arif, Diyarbakır zindanlarındansevgiliye sesleniyor.
Bak, bıyığım buz tuttu,
Üşüyorum da
Zemheri de uzadıkça uzadı,
Seni, baharmışsın gibi düşünüyorum.'
Ve o ölümsüz şiiri yazıyor hepimizin bildiği...
'Haberin var mı taş duvar?
Demir kapı, kör pencere,
Yastığım, ranzam, zincirim,
Uğruna ölümlere gidip geldiğim,
Zulamdaki mahzun resim,
Haberin var mı?
Görüşmecim, yeşil soğan göndermiş,
Karanfil kokuyor cigaram
Dağlarına bahar gelmiş memleketimin.'
Nazım Hikmet de zindandan görmediği baharın sesi ile karısına yazar;
'Dışarda bahar geldi karıcığım, bahar.
Dışarda, bozkırın üstünde birdenbire
taze toprak kokusu, kuş sesleri ve saire
Dışarda bahar geldi karıcığım, bahar,
dışarda bozkırın üstünde pırıltılar
Ve içerde artık böcekleriyle canlanan kerevet,
suyu donmayan testi
ve sabahları çimentonun üstünde güneş'
Bahar umuttur, özgürlüktür.