Beylik laflar!

Şimdi bu yazacaklarımı duyduğumda söylediğim cümle tam da bu oldu 'beylik laflar vesselam'. Okuyunca siz ne dersiniz bilemiyorum. Da, ekonomik trio (üçlü) ya göre, biir Yaz'a doğru bu abuk sabuk fiyatlar düşecekmiş. İkii EPDK, vatandaşa yüksek ve yanlış gelen elektrik faturaları için şikayet portalı kurmuş. Üçç KDV sistemi sadeleştirilecekmiş. Ekonomik sorunların çözümü!

***

Derin bir yoksulluk ağı içerisindeyiz. Yükümüz her geçen gün ağırlaşırken, Ankara milletten sabır istiyor. Ama artık yeter, sabrımızla sınanmayalım. Zira tünelin ucundaki ışık bir türlü görünmüyor. İnadına kısır döngü.

***

Arkadaş, bu hayat hiç kolay değil vatandaş için. Bize, ekonomik sorunların çözümü nedir yol gösterin. Ülkenin yarısından fazlası sabit gelirli ve de insanlar artık kendileri için hiçbir şey yapmıyor, yapamıyor. Temel ihtiyaçlarını karşılayabiliyorsa ne mutlu ona. Evde, aile arasında enflasyon konuşulur oldu. Çocuğu, genci, yaşlısı ev halkının en koyusundan sohbeti enflasyon. Millet yitti bitti, evde enflasyon sokakta enflasyon. Gece yarısı akaryakıta, mazota gelen zam ise kabus. Alın işte dün gece yarısından itibaren motorine yine bilmem kaç lira zam geldi. Nolcek motorine gelen zam, üreticinin ve nakliyecinin maliyetine oradan da tüketicinin sofrasına yansıyacak. Haa, yaza doğru da çarşı pazardaki bu abuk sabuk fiyatlar düşecekmiş. Hani bir büyümüz buyurmuştu ya 'Şubat, Ocak'tan daha iyi olur'. Bekleyelim bakalım Haziran Mayıs'tan daha iyi olacak mı?

***

Başta demiştik ya, KDV sistemi sadeleşecekmiş diye. Çalışmalar sonucu bazı ürünlerin fiyatlarının düşmesi konusunda beklenti varmış, iyi. Bu arada, elektrik faturaları mercek altına alınmış. EPDK, faturasına itirazı olan vatandaşlar için bünyesinde şikayet portalı kurmuş. Yanlış faturaya itiraz yolu açmış. Hayırlısı.

***

Ve de zamlı maaşlar bankalara yatmaya başladı. Amma velakin maaş zammı da emekliye derman olamadı. Ödenen elektrik, doğalgaz, su faturaları ve dahi kira ile emeklinin aylığı sağ elden sol ele geçemeden eridi. Yani zamma rağmen, emeklinin geçim derdi bitmedi. Dahası var, emeklinin ödediği reçete bedeli. Reçete tutarının yüzde 10'u cepten gidiyor. İlaçların büyük çoğunluğu da zamlandı. Yani demem o ki, emekli hangi kalem için maaşından ne kesildiğini bilmiyor. Daha doğrusu emekli aldığı maaşın miktarını bile bilmiyor, ödediği katkı payları nedeniyle. Hal böyle olunca da, yaşam standardını düşüren emekli ihtiyacını değil ucuz olanıyla yetiniyor. Peki, ülkenin yapı taşları olan emekliye, bu tür bir yaşam tarzı reva mı?