Korkuteli’deki Alaattin Camisi’nin müthiş bir taç kapısı vardı. ‘Taç kapı’ denilince pek anlaşılmayabilir; ‘anıtsal kapı’ desek daha çarpıcı olur. İşte bu kapı artık yok. 2016’da haber yapmış, yazıp çizmiştik bu konuyu ama yetkililerden tık çıkmamıştı. Devletin bir kulu çıkıp açıklama yapmadı o günden bugüne... Üzerinden 8 yıl geçti, hala suspus durumdalar. Fakat biz unutmadık. Unutmayacağız da. UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’ndeki Divriği Darüşşifası’nın taç kapısına benzeyen bir taç kapıydı bu… Kayboldu.
GÜYA DEPOYA KALDIRDILAR
800 yıllık taç kapıda statik çökmeler başladığı için restorasyona girişildi. Projenin mimarını hatırlıyorum; Mehmet Emin Yılmaz... Restorasyon projesiyle ilgili açıklama yapan Yılmaz, tüm duvarların statik incelemesinin yapıldığını, taç kapıdaki taşlardan numuneler alındığını ve sökülerek güçlendirmeye karar verildiğini, nitelikli taşların depoya kaldırıldığını söylemişti. Ancak fotoğraflar durumun böyle olmadığını söylüyordu. Taç kapıya ait parçalar kırılmış halde etrafa dağılmıştı. Koruma amaçlı hiç bir önlem yoktu. Yoldan geçen biri o taşları rahatlıkla alabilirdi yani. Bu görüntüler üzerine Vakıflar Bölge Müdürlüğü, Koruma Kurulu kararıyla kapının numaralandırılarak söküldüğünü, özellikli taşların depoya kaldırıldığını açıkladı.
SANAT ŞAHESERİ YOK EDİLDİ
Taşları korumayan müteahhit firmaya işten el çektirildi. Yeni bir ihale açıldı. Yarım kalan restorasyonun 10 ayda bitirileceği duyuruldu. Nitekim restorasyon bitti, kel göründü. Eski kapının yerinde yeller esiyordu. Taç kapının taşlarının rastgele dizildiği ortaya çıktı. Büyük bir kısmı da zaten kayıptı. O nedenle yeni malzeme kullanılmıştı restorasyonda. Bembeyaz, yepisyeni, cillop gibi bir taç kapı karşımızdaydı! Sanat şaheseri olarak nitelendirilen bezeme ve motiflerinden birçoğu o gün bugündür yok.
BU HIRSIZLIĞI KİMLER YAPTI?
Vakıflar Bölge Müdürlüğü depoya kaldırıldıklarını duyurmuştu. Neredeler? 8 yıldır herhangi bir açıklama yok. Depoda duruyorlar mı, yoksa müzeyi mi kaldırıldılar? Bu harikulade motifler, muhteşem işçilikli bezemeler, alınlığın ortasındaki yuvarlak çerçeve hangi depoda ya da müzede? Antalya’nın bu şaheserine ne oldu? Bizi uyuttuğunuzu mu sanıyorsunuz? Ülke tuhaf bir hal aldı. Bu amir-memur tayfası, vatandaşa, halka, gazeteciye cevap vermeye tenezzül bile etmiyor. Eskiden halk adına sorar ve yanıt alırdık. Bunu da dönüp halka anlatırdık. Şimdi ise resmen, ‘sen onu Küçük Turgut’a anlat’ dönemi yaşıyoruz. Sorumluların, ilgililerin, yetkilerin tınladığı yok. O zaman da aklımıza bambaşka sorular geliyor. Soruyoruz: O taç kapıyı çaldınız mı? Halkın malını, ülkenin değerlerini, kültürel mirası, yüzlerce yıllık geçmişi kırmaya, dökmeye, yok etmeye, çalmaya utanmıyor musunuz? Eğer çalmadınızsa gösterin kardeşim. Başına iş geldiyse yok edildilerse de açıklayın, faillerini söyleyin. Suç ortağı olmayın!
Yapay zekanın gözüyle Kaş ve Demre |