TÜRKİYE’DE Antalya birçok plajlar ve antik kentler ile görülecek yerler arasında bulunuyor. Yerli ve yabancı turistleri misafir eden Antalya her yıl binlerce kişinin ziyaretine uğruyor. Doğanın yemyeşil örtüsü ve denizin masmavi manzarası en iyi Antalya’da izleniyor. Ziyaretçiler bu kentin her yerini keşfediyor. Milyonlarca kişinin merak ettiği şehir Antalya’da deniz, kum ve güneş dışında mahalle, semt isimlerinin hikâyesi de merak ediliyor.
ÇIRALI’DA BİRÇOK DOĞAL GÜZELLİK
Antalya'nın Kemer ilçesine bağlı olan Çıralı, Olympos Beydağları Milli Parkı sınırları içinde yer alır. Kemer ilçesi Ulupınar bölgesinde bulunan Çıralı'nın 3 kilometrelik sahili bulunuyor. Denizden itibaren yumuşak bir eğimle yükselen kumsal, iki ucunda kayalıklarla sınırlanmıştır. Çıralı sahilinin kumu, ince taneli ve yüksek kalitelidir. Kuzeyinde sadece kış aylarında akan bir dere yatağı bulunur. Tarihi Likya yolunu, Yunan mitolojisinden günümüze kadar hiç sönmeden yanan Yanartaş’ı, Antik Kent Olimpos’u ve Ulupınar deresinin denize döküldüğü noktayı görmek istiyorsanız tatil için Çıralı’yı tercih etmenizi öneriyoruz. Her yıl milyonlarca turistin uğradığı yerlerden biri Çıralı.
SÖNMEYEN ATEŞ: ÇIRALI
Çıralı, adını Olympos'taki Yanartaş'tan Khimaira’dan alır. Yanartaş’ın sönmediğine inanıldığı için zamanla yanan ve sönmeyen ateşten ötürü çıra gibi yanmaktan gelmektedir. Çıra gibi yanan çıralının efsanesini biliyor musunuz? Efsaneye gelin birlikte göz atalım. Eski Yunan mitolojisine göre, tanrısal bir güzelliğe sahip olan Bellerophontes isimli genç, birçok engeli aşarak çok istediği uçan at Pegasos'a sahip olur. Bellerophontes bir gün yanlışlıkla birisini öldürür. Tiryns kralı Proitos'un sarayına sığınır. Kraliçe bu yakışıklı gence çok geçmeden âşık olur. Onunla olmak ister. Fakat Bellerophontes konuk olduğu evin sahibine saygısızlık etmek istemez ve kraliçenin arzusunu geri çevirir. Kraliçe de kocasına yalan söyleyerek gencin zorla kendisinin koynuna girmek istediğini ileri sürerek ondan intikam almak ister. Kral, öfkelense de konuğunu öldürmek istemez ve onu öldürtmek için kayınbabası olan Lykia kralına bir mektupla birlikte gönderir.
Bellerophontes Lykia'ya ulaşır. Kral onu Xanthos nehri yakınında karşılar ve dokuz gün misafir eder. Dokuzuncu günde damadının gönderdiği mektubu alır ve öldürülmesi gerektiğini anlar. Ancak o da öldüremez ve Khimaira'nın öldürmesini ister. Böylece ondan kurtulmayı düşünmüştür. Khimaira önü aslan arkası yılan, ortası keçi olan ve ağzından alevler saçan garip bir yaratıktır. Bellerophontes tanrıların isteği ve kanatlı atı Pegasos sayesinde Khimaira'yı yere serer. Khimaira, bugün Çıralı ve Yanartaş denilen Olympos'tan görülen dağda yaşarmış. Çıralı’da hala yanmakta olan ateşin, yani Yanartaş'ın, öldürülen canavar Khimaira'nın ateşi olduğu söylenmektedir.
Bugün Çıralı'da yaz- kış yanan bu ateş, aslında yer altı kaynaklarından dışarı sızan metan gazıdır. Ve bu ateş, yaz-kış yerli-yabancı turistleri bu bölgeye çeker. Çıralı, güneşi, denizi, endemik bitki türleri ve nesli tükenmekte olan kuş türleriyle olduğu kadar, tarihi zenginliğiyle de büyük ilgi görmektedir. Çıralı, şehrin kalabalığından uzak, doğa ile iç içe, sakin ve huzurlu bir tatil arayanlar için uygun bir seçenektir. HABER/ÇİĞDEM KORKAN
