GÜNDEM

ÇMO’dan tepki: Yapılması mümkün değildir

Çevre Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, Manavgat Barajı’na yapılması planlanan yüzer güneş enerji santrali (YGES) projesine tepki gösterdi. Odadan yapılan açıklamada, “İçme-Kullanma Suyu Havzalarının Korunmasına Dair Yönetmelik” sınırları içerisinde kalan söz konusu alanlarda, mevzuattaki ilgili maddelere göre Manavgat Barajı üzerine herhangi bir yüzer GES yapmak mümkün değildir” denildi

Çevre Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, Manavgat Oymapınar Barajı’ndan yapılması planlanan YGES’ine tepki gösterdi. “Her projede olduğu gibi yüzer GES projelerinin de çevresel ve sosyal etkileri titizlikle incelenmeli ve kamuoyunun bu konuda doğru bilgilendirilmesi sağlanmalıdır” denilen açıklamada kurallara uygun olarak yüzer güneş enerji santrali yapılmasının vmümkün olmadığı vurgulandı.

BİR BİR SIRALANDI

Manavgat Barajı üzerine kurulması planlanan yüzer güneş enerji santrali (YGES) projesinin ardından TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Antalya Şubesi Yönetim Kurulu yaptığı açıklamada çekincelerini ve önerilerini sıraladı. Şube Yönetimi açıklamasında, “Her projede olduğu gibi yüzer GES projelerinin de çevresel ve sosyal etkileri titizlikle incelenmeli ve kamuoyunun bu konuda doğru bilgilendirilmesi sağlanmalıdır. 1987’de faaliyete geçen Manavgat HES Barajı üzerine kurulması planlanan yüzer GES ile ilgili başlıca kaygılarımız şu şekildedir: Su Kaynaklarının Korunması ve Su Kalitesi Üzerindeki Etkiler Yüzer GES’lerin kurulacağı baraj veya göletler, içme suyu kaynağı olarak kullanılabilecek stratejik öneme sahiptir. Bu nedenle, su kalitesinin bozulmaması ve içme suyu olarak kullanımın devam etmesi için gerekli tüm önlemler alınmalıdır. Özellikle 12. Kalkınma Planı’nda da vurgulandığı üzere, su kaynaklarının sürdürülebilir kullanımı ve yönetimi kritik öneme sahiptir. Bu doğrultuda, yüzer GES projelerinin su kalitesini bozmayacak şekilde tasarlanması, proje sırasında ve sonrasında etkili izleme faaliyetlerinin sürdürülmesi gereklidir. Yüzer GES projelerinde kullanılan panellerin montajı sırasında su kirliliği yaşanabileceği ve bu durumun halkın içme suyu kalitesini olumsuz etkileyebileceği değerlendirilmiştir. Ayrıca, panel yüzeylerinin suya yakınlığı nedeniyle su sıcaklığında artış ve buna bağlı olarak ekosistemdeki canlılar üzerinde zarar verici etkiler yaratabileceği düşünülmüştür. Su sıcaklığı ve oksijen seviyelerinin izlenmesi, sucul ekosistemlerin dengesi açısından kritik bir gerekliliktir. Güneş panellerinin su yüzeyinde oluşturduğu gölgelenme, ışık ve oksijen girişini etkileyebilir.Manavgat ve Oymapınar Barajları, Antalya’nın 2070 yılına kadar içme suyu ihtiyacını karşılayacak önemli bir kaynaktır. Yukarıdaki hususlar ile değerlendirildiğinde, yüzer GES projesi yapılmak istenen 1, 2 ve 3 numaralı alanların, barajın alt kotunda bulunan ve ASAT tarafından işletilen Manavgat Su Temin Pompa Tesisi’ne çok yakın olması sebebiyle içme ve kullanma suyunun olumsuz etkilenebileceği öngörülmüştür. 4 numaralı alanın, barajı ortadan ikiye böldüğü görülmektedir. Bu durumun su kalitesini olumsuz yönde etkileyebileceği değerlendirilmiştir. Dolayısıyla “İçme-Kullanma Suyu Havzalarının Korunmasına Dair Yönetmelik” sınırları içerisinde kalan söz konusu alanlarda, mevzuattaki ilgili maddelere göre Manavgat Barajı üzerine herhangi bir yüzer GES yapmak mümkün değildir” ifadeleri kullanıldı.


BÜYÜK STRESE SEBEBİYET VERİYOR

Şube Yönetimi açıklamasının devamında, “Yüzer GES projelerinin uygulanacağı su kütlelerinde, yerel ekosistem ve sucul canlıların korunması esastır. Panellerin su yüzeyindeki gölgeleme etkisi, sucul yaşam üzerinde biyolojik çeşitliliği azaltıcı etkiler yaratabilir. Bu etkiler, 12. Kalkınma Planı’ndaki çevre koruma hedefleri doğrultusunda, özellikle yerel ekosistemlerin ve biyolojik çeşitliliğin korunması kapsamında detaylı bir şekilde incelenmelidir. İklim değişikliği projeksiyonları, bu tür projelerin su sıcaklığını daha da artırabileceğini ve su kaynaklarının daha hızlı tükenmesine yol açabileceğini göstermektedir. Dolayısıyla, yüzer GES projelerinin bölgesel su kaynakları üzerindeki uzun vadeli etkileri dikkatle incelenmelidir. Bölge, 2021 yılı yazında yaşanan ve 10’uncu gününde söndürülen Cumhuriyet tarihimizin en büyük orman yangını sahası içerisindedir. Bölgede henüz doğal yaşam geri kazanılamamıştır. İklim değişikliği ile birlikte orman yangını bölgedeki doğal yaşam açısından büyük bir strese sebebiyet vermektedir. Buna ek olarak, henüz Doğu Akdeniz Havzası'nda iklimsel anlamda nasıl bir etkiye sebebiyet vereceği belli olmayan bir proje, bölgesel bir tehdit olarak değerlendirilmiştir. Yanlış panel yerleşimi nedeniyle suyun oksijen düzeyleri hızla düşebilir ve bu durum, balık popülasyonlarını olumsuz yönde etkileyerek yerel balıkçılık sektöründe ekonomik zarar oluşturabilir. Bu tür çevresel etkilerin önüne geçmek için ÇED raporları kapsamlı bir şekilde hazırlanmalıdır. Yüzer GES gibi teknolojilerin yaygın olarak kullanıldığı Çin’de, 1 Haziran 2022 tarihli habere göre, yüzer GES projeleri "su kütlelerinin hidrolojik bütünlüğünü korumak amacıyla" yasaklanmıştır. Yüzer GES projelerinin yapılarının suyun düzenli akışını engelleyebileceği ve nehir kıyılarına ile bentlere zarar verebileceği vurgulanmıştır. Özellikle 3 vE 4 numaralı yüzer GES alanlarının bu etkiye sebep olabileceği değerlendirilmiştir” ifadelerine yer verdi.

TOPLANTIYA DAVET

Çevre Mühendisleri Odası Antalya Şubesi projenine etkielrini tartışmak üzere toplantıya davet ettiği açıklamsını şu ifadelerle sonlandırdı, “12. Kalkınma Planı'nda da belirtildiği üzere, yenilenebilir enerji projeleri uygulanırken sosyal etkiler gözetilmeli ve yerel halkın kalkınma süreçlerine katılımı sağlanmalıdır. Özellikle balıkçılık, tarımsal sulama ve turizm gibi bölgesel faaliyetlerin zarar görmemesi için projenin planlaması dikkatle yapılmalı ve projelerin çevresel sınırları açıkça belirlenmelidir. Sonuç olarak TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Antalya Şubesi olarak, yüzer GES projelerinin çevresel etkilerinin en aza indirgenmesi ve su kaynaklarının korunarak ülkemizin enerji bağımsızlığına katkı sağlamasını desteklemekteyiz. 12. Kalkınma Planı’nda yer alan sürdürülebilir kalkınma ve yenilenebilir enerji hedefleri doğrultusunda, çevre dostu teknolojilerin teşvik edilmesi gerektiğine inanıyoruz. Halkın katılımı toplantısında dile getirilecek tüm görüşler ve öneriler, bu projelerin daha sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde ilerlemesi açısından önem arz etmektedir. Enerji üretimi ve çevre koruma dengesini gözeterek, hem ülkemizin enerji ihtiyacını karşılamalı hem de doğal kaynaklarımızı koruma konusunda hassasiyet göstermeliyiz. Halkımızı 22 Ekim 2024 günü Oymapınar Mahallesi 1013 Kümeevleri No:9/1 Manavgat’ta bulunan Ullis Zoo-Animal Park’a, ÇED sürecinde halkın bilgilendirilmesi ve sürece katılımı toplantısına katılmaya ve kaygılarını paylaşmaya çağırıyoruz.”