Çürüme, Onur ve Ahlak!

Atatürk’ü anlamak ve Cumhuriyet değerlerinin bilinmeyen yönlerini öğrenmek ve bu değerlerin fikirlerini, görüşlerini sizlerle paylaşmak görevimiz olmalıdır. Mesela, Prof. Dr. ‘Mustafa İnan'ı kaç kişi biliyor?’ diye sormuştum. Çoğu okurum bilmediğini, okudukça öğrendiğini ve duygulandığını yazmıştı. Bir kez daha o Cumhuriyet aydınını anlamak isteyenlerle paylaşmak istiyorum. Ülkenin bugün, her zamankinden çok daha fazla böyle ahlaklı, namuslu, onurlu insanlara ihtiyacı var da ondan.

Kimdir Prof. Dr. Mustafa İnan?

Mustafa, Adana'da, posta memuru Ali Rıza Bey'in oğlu olarak doğar. Kendinden önce doğan 6 kardeşi de öldüğü için ailesi Mustafa’nın üstüne titrer. Sıcak bir yaz gecesi Mustafa yattığı damdan düşer ve nedendir bilinmez gülme şokları geçirir. Mustafa, daha ilkokul 2'nci sınıftayken çözdüğü en zor matematik problemleri yüzünden öğretmeninin şaşkınlıktan sınıfta bayıldığı söylenir. Okula defter kitap taşımadan giden Mustafa İnan, dönemin mühendis mektebini kazanır ve yurt dışında doktora eğitimi yapan ilk Türk bilim insanı olur.

Matematik biliyor musun?

İsviçre'de yabancı bilim adamları onu küçümser, Mustafa onların  'Siz matematik ve fizik biliyor musunuz?' sorularına muhatap olur. Bu onur kırıcı hareket onu çok üzer. İsviçre'de bir köprü yıkılır yabancı bilim adamları köprünün neden yıkıldığını araştırırlar fakat bir türlü köprünün neden yıkılmış olacağını bulamazlar.

Mustafa, ‘Siz matematik ve fizik bilir misiniz?' diyenlere bir kağıt uzatır. Bilim insanları, kâğıtta yazılanları dikkatlice hesaplayınca köprünün neden yıkıldığını anlarlar ve utanırlar.

İki yıl sonra Mustafa İnan memleketine dönmek istediğini söyleyince bırakmak istemezler. Mustafa İnan onlara döner ve 'Siz matematik ve fizik bildiğinden emin olmadığınız birisine nasıl bu teklifi getirirsiniz?' diyerek kapıyı çarpar ve ülkesine döner;

Yeni Mustafalar yetiştirmek için üniversitede dersler verir.

Kanser hastasıdır; ‘Bugün dersime 3 genç geldi!’

Kanser hastalığına yakalanmasına ve eşinin 'gitme' ısrarlarına rağmen üniversitesine gider her gün, otobüse ve dolmuşa binerek. Akşam geç saatlerinde eve döndüğünde bitkindir. Kendisini üzüntü ile karşılayan Jale hanıma 'Bugün derse 3 genç geldi' der sevinerek.

Parası olmadığı için yurt dışına tedaviye gidemez. Üniversite yönetimi durumdan haberdar olunca toplanır karar alır. Çağırırlar Mustafa İnan'ı, 'Seni üniversitenin parasıyla tedaviye göndereceğiz' derler. Mustafa İnan, teklifi anında reddeder. 'O para Mustafaların' diye cevap verir. Ailesinin kıt olanaklarıyla Mustafa İnan tedavi için Almanya'ya gönderilir. Fakat geç kalınmıştır. Mustafa İnan hastanede vefat eder. Aile yine etraftan güçlükle temin ettiği para ile cenazeyi Türkiye'ye getirir.

Kocaeli yakınında, Gültepe, Kocatepe tünellerinin arasındaki viyadüğün üstündeki Prof. Dr. Mustafa İnan Viyadüğü tabelasının önünden geçerken ‘Karanlığa karşı farlarınızı yakın' uyarı levhasını görürsünüz.

Atatürk’ün ve Cumhuriyetin onurlu, namuslu, şerefli insanlarına selam olsun.