İzmir Eşrefpaşa Lisesi'ndenarkadaşlarlabir WhatsApp grubumuz var.
Yaklaşık 70 kişiyiz. Bu arkadaşlar her ayın ilk haftası İzmir'de buluşur.
Benim Antalya'dan her ay bu toplantılara katılmam olası değil.
Temmuz/Ağustos gibi İzmir/Çeşme'ye gittiğimde katılırım bu toplantılara.
Yaşlarımız 60/66, yani orta yaş kuşağıyız! Acıda, neşede, kederde, mutlulukta Eşrefpaşaliseliler oradadır. Bu sarsılmaz bir dostluktur.
Grubumuzdan Ümit Böber de dostluk üzerine güzel bir öykü paylaşmış.
O öyküyü paylaşmak istedim:
'Adam ve hayattaki tek arkadaşı köpeği bir kazada birlikte ölmüşlerdi.
Kendilerini muhteşem bir manzaranın karşısında buldular.
Rengarenk çiçeklerle süslü bir bahçe, altından yapılmış bir kapı!
Kapıda beyazlar içinde bir kadın. Adam kadına sordu;
'Burası neresi?'
Kadın ona gülümsedi;
'Cennet efendim.'
Adam sevindi, kapıya yürüdü.
Ama kadın onu durdurdu.
'Üzgünüm efendim köpeğiniz sizinle gelemez. Onları içeri almıyoruz.'
Adam kadına 'Ama o benim en yakın dostum.' dedi.
Nafile; 'Giremezsiniz!' cevabı verildi.
Bırakmadı adam yılların dostu köpeğini, gerisin geriye döndü.
Bu kez tozlu ve çamurlu bir yola girdi.
Karşılarına çiftlik girişini andıran bir kapı ve önünde bekleyen yırtık pırtık elbiseli bir dede çıktı. Adam sordu;
'Arkadaşımla birlikte bizi kabul eder misiniz?'
Dede 'Tabii' cevabını verdi.
Girdiler içeri. Yüzlerce ağaçtan birinin altına köpeğiyle yerleşti.
Dedeye yine seslendi;
'Burası neresi?'
Yaşlı adam 'Cennet' cevabını verdi. Adam şaşırdı.
'Nasıl olur? Az önce muhteşem bir kapıya gittik ve orasının da cennet olduğunu söylediler.' Dede;'Şu rengarenk çiçeklerle süslü altın kapılı olan yer mi? Orası cehennem!'
Adam yine şaşırmıştı. Dede gülümseyerek devam etti.
'Onlar, kendi çıkarı için en iyi arkadaşını yarı yolda bırakıp bırakmayacağının sınavını yaptılar sana.'
Dostlarınızı yarı yolda bırakmayın. Çünkü dostluk kaybolduğunuz bir ormanda, size yol gösteren ışık gibidir.'
Işığınız bol olsun.