ANTALYA Ekspres Gazetesi'nden Güven Güneş'in haberine göre, Finike-Demre-Kaş-Kalkan otoyol projesinin ‘ÇED Olumlu’ raporu için İDK toplantısı, dün Ankara’da Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nda yapıldı. İDK toplantısına Demre Belediye Başkanı Gülsüm Cengiz, belediye meclis üyeleri, Kaş Çevre ve Kültür Derneği Başkanı Ahmet Akoy ile üç ilçeden vatandaşlar katıldı. Kaş, Demre, ve Finike’den katılım sağlayanlar ‘ÇED Olumlu’ raporu verilmemesi yönünde talepte bulundu. Toplantıda, projenin yüklenicisi Karayolları 13’üncü Bölge Müdürlüğü’nün dosyasındaki evrak eksik bulundu. Eksik evrakın tamamlanmasına bağlı önümüzdeki süreçte ÇED kararı yeniden değerlendirilecek.
PROJE İPTAL EDİLMELİ
Otoyol projesinin iptali için çok sayıda vatandaş ve bürokratın Ankara’daki toplantıya katıldığını söyleyen Kaş Çevre ve Kültür Derneği Başkanı Ahmet Murat Akoy, “Demre Belediye Başkanı Gülsüm Cengiz, Demre Belediyesi Meclis Üyeleri, Finike Belediyesi Başkan Yardımcısı Sıdıka Gökyar Kızılca, Kaş Belediyesi Meclis Üyesi, yine bölgede yaşayan çok sayıda vatandaşın yanı sıra derneğimiz de projenin iptali için herkes bölgesi olası yaşanabilecek sorunlarını dile getirdi” dedi.
EKO TURİZMİN SON KALELERİNDEN
Otoyol projesiyle ilgili İnceleme Değerlendirme Komisyonu’nda yapılan toplantı da projenin hayata geçirilmesi halinde geri dönüşü olmayacak bir yola girileceğini belirten ve ellerindeki veri ve bilgileri yetkililerle paylaştıklarını dile getiren Kaş Çevre ve Kültür Derneği Başkanı Ahmet Murat Akoy, “Komisyon'dan şu an ÇED ile ilgili bir karar çıkmadı. Dosyadaki eksiklikler nedeniyle ertelendi. Bu kararı bekliyorduk. Türkiye’de eko turizmin yapılabildiği çok kısıtlı alanlar kaldı. Bozcaada, Gökçeada, Cunda, Karaburun ve Kaş gibi alanlar eko turizm son kaleleri olarak karşımıza çıkıyor. Otoyolla beraber eko turizm yerini kitle turizmine bırakacak ve bu da beraberinde Kaş’ın kendine has olan dokusunu bozacağını dile getirdik. Bu durum yapılaşmayı da beraberinde getirecektir. Burada korunması gereken çok özel bir alandan bahsediyoruz. Doğal sit alanları, sayısız antik kenti, dünya da önde gelen ve bilinen çok sayıda kültürel varlığıyla Kaş gerçekten çok özel bir yer. Kaş’ın deniz gören yamaçlarından geçirilecek yol buraya yapılacak en büyük kötülük olur” dedi.
YETERLİ KAPASİTE YOK
Proje de 12 milyon ton moloz çıkacağının belirtildiğinin öngörüldüğüne değinen Başkan Akoy, “Projede 12 milyon ton moloz atığının belediyelerin moloz döküm yerlerine götürüleceği yazıyor. Kaş, Demre ve Finike Belediye’sinin böyle bir alanı yok. Bunun anlamı da moloz dağlarının oluşacağıdır. Bundan sonraki süreç artık dava sürecidir. Demre ve Finike Belediyesi tüm meclis üyeleriyle beraber bu işin karşısında yer alsalar da maalesef Kaş Belediyesi bu işin yanında yer alıyor. Dava sürecinde bilirkişi raporlarıyla her şey ortaya çıkacaktır” ifadelerini kullandı.
PROJE MAHKEMEDEN DÖNMÜŞTÜ
Projeyle ilgili daha önceki ÇED kararlarını da hatırlatan Kaş Çevre Platform üyelerinden Kadriye Hacımusaoğlu, 2018 yılında Antalya 4. İdare Mahkemesi ve 2019 yılında Antalya 2. İdare Mahkemesi tarafından Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) gerekli değildir raporları iptal edilmiş ve Yargıtay’da bunu onamıştı. Bu iptal edilen proje tekrar revize edilerek aynı şey yapılmak isteniyor. Bu bölge tarihi ve doğa güzelliklerin yanı sıra tarım ve hayvancılığında yapıldığı önemli bölgelerin başında geliyor” dedi.
MEVCUT YOLLAR İYİLEŞTİRİLMELİ
Bölge halkının otoyol yerine mevcut yolların tekrar düzenlenerek iyileştirilme yapılmasını istediğini belirten Kadriye Hacımusaoğlu, “Otoyol projesine baktığımızda, kesilecek ağaçları ve buraya aktarılacak kamu kaynağı düşünüldüğünde, bu yol bölge halkına yarardan çok zarara uğratacağı açıktır. Otoyol projesine alternatif dağ yolları mevcut olsa da bu seçenek değerlendirilmiyor. Kaş’tan, Demre’ye gitmek isterseniz yol güzergâhı düşünüldüğünde arada en fazla 10 dakikalık bir fark ortaya çıkıyor. Bu projeye harcanacak kaynağın çok daha azıyla hem sahil yolu hem de üst yol daha iyi hale getirilebilir” ifadelerini kullandı.
YAPI BASKISINI ARTIRIYOR
Projeyle beraber yapı baskısının daha da artacağını vurgulayan Hacımusaoğlu, “Kaş ve çevresinde son yıllarda hızla ranta amaçlı çok sayıda kaçak yapı yapıldı. Bu yapıların çoğunu da bölge halkı olmayan dışarıdan gelen kişiler tarafından yapıldı. Hazine, 2B arazilerine ve imarsız alanlara yapılan kaçak yapılar bölge de nüfus ve trafik baskısı yarattı. Bu sorunlar daha çözülememişken, projeyle birlikte sorun daha içinden çıkılmaz bir hale gelecektir” şeklinde konuştu.
