ÖZEL HABER

Emlak danışmanları kanun istiyor  

Antalya Emlakçılar, Oto Galericileri ve İş Takipçileri Odası Başkanı İsmail Çağlar, emlak danışmanlığı mesleğinin yasal düzenlemeleri için  ‘Emlak Danışmanlığı Kanunu’ hazırladıklarını söyledi

EMLAK danışmanlığı mesleğinin önemine vurgu yapmak ve dikkat çekmek için Antalya Emlakçılar, Oto Galericileri ve İş Takipçileri Odası Başkanı İsmail Çağlar, ‘Emlak Danışmanlığı Kanunu’ hazırladıklarını söyledi. Çağlar, “ Emlak danışmanlarının ve emlak danışmanlığı mesleğinin hak ettiği yasal güvencenin sağlanmasının ülke şartlarının gerekliliği ve meslek mensuplarının en öncelikli ihtiyacı olduğu düşüncesinden hareketle “Emlak Danışmanlığı Kanunu” teklifi hazırlanmıştır” dedi.

‘OSMANLI’DAN BU YANA YASAL DÜZENLEME YOK’

Emlak danışmanlığının mesleki tanımına değinen Çağlar, “ Emlak Danışmanları tüm dünyada olduğu gibi, Türkiye’de de alım satım, kiralama, danışmanlık ve ekspertizlik işlemlerinin en önemli ayağını oluşturmaktadır. Emlak Danışmanları, gayrimenkul piyasasına yön verilmesi, hareket kazandırılması, tüm bunların ötesinde vatandaşların doğru yönlendirilmesi, doğru alışveriş ve işlem yapabilmesini sağlayan, tüketicilerin her zaman rahatlıkla ulaşarak aracılık ve danışmanlık hizmeti aldıkları meslek mensuplarıdır” ifadelerini kullandı. Çağlar, emlak danışmanlığı mesleği bir meslek dalı olarak Osmanlı İmparatorluğu dönemlerinde faaliyet göstermeye başladığını fakat bu güne kadar ciddi bir yasal düzenlemeye tabi olmadığını söyledi.

‘BU MESLEK TERK EDİLMİŞTİR’

6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlüğe girmesi ile de Türk Borçlar Kanunu’nun 520 ve 525 maddeleri arasında ‘Simsarlık’ hükümleri ile emlak danışmanlığının düzenlenmeye çalışıldığına değinen Çağlar, “Bu kanun maddelerinde bir emlak danışmanının hangi şartlarda ve ne şekilde çalışabileceğine dair sorumluluk içeren hiçbir hüküm getirilmemiştir. Yasal düzenlemesi Simsarlık hükümlerinde sınırlı sayıda madde ile dar bir alanda kısıtlanmıştır.

 Türkiye çapında yaklaşık 100 bin işletme olduğu varsayımıyla ve yaklaşık 300 bin çalışanı ve yine yaklaşık 1 milyon ila 1,5 milyon kişilik bir aile topluluğunun geçiminin sağlandığı bu meslek kolu tamamen teamül ve genel uygulamalara terk edilmiştir” dedi.

‘MESLEĞİN İTİBARI İÇİN ŞART’

Emlak danışmanlarının Türkiye ekonomisine katkısının çok fazla olduğunu söyleyen Çağlar, mesleğin yaşadığı zorlukları da es geçmedi. Çağlar, “Yeterli denetimler uygulanmadığı için tüm yasal yükümlülüklerini yerine getirerek, vergilerini ödeyen, meslek odalarına kayıtlı, aidatlarını ödeyen ve şartlarına uyan meslek mensupları mesleki kazançları konusunda haksız rekabet yaşamaktadırlar. Çünkü kaçak çalışanların hiçbir yasal yükümlülüğe girmediği, haksız kazanç elde ettikleri halde hiçbir şekilde yasal takibata uğramadığı ve cezalandırılmadıklarını gördükçe mesleği profesyonelce yapmayı ilke edinenleri her geçen gün daha fazla hayal kırıklığına uğratıyor. Mesleği kötüye kullanıp dolandırıcılık yapan sayısı çok fazladır. Ayrıca devlete vergi ödemeyerek birçok ekonomik zarara uğratmaktadır. Bu mesleğin itibarının bozulmaması için düzenlemeler şarttır” diye konuştu.

KANUN GİRİŞİMLERİ SONUÇSUZ KALDI

​Dünyadaki emsalleri örnek gösteren Çağlar, “Amerika Ulusal Emlakçılar Birliği (NAR), Fransa merkezli Dünya Emlakçılar Federasyonu (FIABCI) ve Belçika merkezli Avrupa Emlakçılar Birliği (EPAG) gibi, birçok ülkede emlak danışmanlığı önemli yasal düzenlemeler ile belirlenmiştir.

Bu tespitler mevcut meslek mensubu ve kuruluşların temel sıkıntısı olup, bu sıkıntıdan hareketle belki de böylesine önemli bir konuda meslek mensupları mesleğin düzenlenmesi gerekliliğini önceden fark etmişler ve 1994 yılından başlayan süreçte sorunlara çözüm getireceğine inanılan bir meslek kanun çalışmasına girmişlerdir” ifadelerini kullandı. Son olarak şunları ekleyen Çağlar, “1994 yılında dönemin TBMM’de temsil edilen tüm parti grup başkan vekillerinin ortak teklifi hayata geçirilememiş ve sonraki yıllardaki benzer çalışmalar o yıllardaki sık hükümet değişiklikleri nedeni ile teklifin yasalaşma imkânı bulunamamıştır. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü ile ortaklaşa sürdürülen çalışmalar neticesinde hazırlanan teklif ise 25.09.2006 tarihinde Bakanlar Kurulunda Hükümet Teklifi olarak imzalanmış ancak TBMM’ye sunulamamıştır” dedi.  HABER/ ÇİĞDEM KORKAN