EN BÜYÜK ÖĞRETMENİM

Bir millet irfan ordusuna sahip olmadıkça, muharebe meydanlarında ne kadar parlak zaferler elde ederse etsin, o zaferlerin kalıcı sonuçlar vermesi ancak irfan ordusuna bağlıdır. M. KEMAL ATATÜRK
Bir toplumun geleceğini öğretmene ve eğitime verdiği önem belirler. Bu kavramların kıymeti-harbiyesinin olmadığı milletler ise hızla koşmaya devam edeceklerdir ama geriye doğru. Böyle bir durumda yerinde sayabiliyor olmak bile daha yararlı bir sonuç iken geriye doğru koşmayı siz düşünün.
İnsan doğumundan itibaren yaşamının her aşamasında mutlaka eğitime ihtiyacı vardır. Yeni doğan bir bebeğin beslenme şekillerini ilk etapta öğrenmesi gibi. Onun ilk öğretmeni doğal olarak annesi olmaktadır. İlk yaşlarında, okul çağına gelinceye kadar gelişimin sürecinin en büyük bölümünü anne ile geçiren bebeğin yaşamdaki en büyük kılavuzu hiç şüphesiz ki annesidir. Bu yüzden anne ve anne adaylarının eğitim seviyesi yüksek olan milletler çok büyük avantaja sahiptir.
Tabi burada kastettiğimiz sadece diplomalı kişiler değildir. Sürekli kendini yetiştiren, araştıran öğrenen kişilerdir. Yoksa nice diplomasız kişiler, birçok diplomalı kişilere tabiri caizse taş çıkartmaktadır. Önemli olan kişinin kendisini yenileme ve geliştirme çabasını hiç kaybetmeden yaşama dair sürekli öğrenen ve öğreten bir misyona sahip olmasıdır.
Dolayısıyla toplumdaki annelerimizin ve ailelerimizin eğitime bakış açısı çölde suya hasret kalan kişi gibi eğitime aç olmaları ve bu açlığı gidermek içinde hiç yorulmadan, bıkmadan, usanmadan çaba sarf etmeleri gerekmektedir. Sağlam temeller üzerine inşa edilmeyen bireyler yıllar sonra çökmeye mahkumdur.
Çünkü ömür boyu sadece aile içinde yetişmeyecek olan bireyin önce okulda olmak üzere daha birçok yaşam öğretmeni olacaktır. Eli öpülesi bütün öğretmenler dahil olmak üzere özellikle ilkokul öğretmenleri hamura şekil vermesi anlamında büyük öneme sahiptir. Aileden gelen maya sağlam olursa idealist bir öğretmenle buluşan süt yoğurt olacaktır. Aksi halde mayada, sütte ve/veya ustada bunların herhangi birinde ki bozukluk yoğurt olmasını engelleyecektir.
O yüzden bir devletin en büyük yatırımı eğitime olmalıdır. Diplomalı kişiler değil eğitimli kişiler yetiştirmek hedefinin hayata geçirilmesi durumunda ise çok yol alınmış olacaktır. Tüm bunlar içinde öğretmene verilen değerin artması büyük önem taşımaktadır. Ülke geleceğini şekillendiren bir mesleğin hak ettiği değeri almadığı sürece gerçek bir eğitimden bahsetmek mümkün değildir.
Bir ülkede en büyük ordunun irfan ordusu olduğu düşüncesinin hayata geçtiği, öğretmenlerin gerçek değerine kavuştuğu, geleceğin daha aydınlık olduğu güzel günler dileğiyle…