DÜNYA Obezite Federasyonu, küresel bazda yürüttüğü bilimsel raporunu açıkladı. Ülke bazında obezite karnesinin hazırlandığı raporda yıllık yüzde 2,3 artışla Türkiye’deki yetişkinlerin 2035 yılına kadar yüzde 55’nin aşırı kilolu ve obez olacağı öngörüldü. Peki, obezitenin önüne nasıl geçilebilir? Çocukları obeziteden nasıl koruyabiliriz?
Bu sorulara yanıt veren Uzman Diyetisyen Nimet Petek Demir, “Obezite dünyada ve ülkemizde oldukça yaygın olan bir sağlık problemidir. Yıllara göre artan bir grafiğe sahiptir. Obezite ile mücadele adına birçok kampanyalar düzenlemektedir. Ülkemizde de biz diyetisyenlere düşen görevler oldukça fazladır. Obezitenin yaygın olmasının birçok sebebi bulunmaktadır. Öncelikli sebeplerinden bir tanesi hazır gıda paketli ürünler, fastfood ürünlere ulaşım kolaylığı ve çalışan nüfusun artmasıyla zamandan tasarruf adına kolay gıdaya ulaşmak istenmesi ve günlük harcanan hareketin azalmasıdır. Çalışanların ve öğrencilerin ‘zamanımız yok’ cümlesi için bir telefonla paketli gıdalar evimizde işimizde… Ve bu gıdaların zihinlerde yedikçe yeme isteğini arttırması ve bağımlılık yapması azalan fiziksel aktivite ile obeziteyi etkileyen en önemli bir sorun haline gelmiştir” dedi.
‘SAĞLIK İÇİN KİLO VERİLMELİ’
İnsanların obeziteyle mücadelesinde diyetisyenlere ne sıklıkla gittiğine değinen Demir, “Obezite ile mücadele için insanlar doktora ya da hayat kalitesinin azaldığını düşünerek diyetisyene başvurmaktadır. Aslında beden algısının farkında olsalar da diyet yapmak herkes için kolay olmayabiliyor. Kilo vermek rakam olarak önemsenebiliyor örneğin ‘5 kilo versem yeter’ diye düşünülüyor. Aslında sağlığımız için kilo vermeliyiz. Bunu şöyle düşünebiliriz, evimizde kilerimiz var ve bu kiler de bakliyatlarımız hep böceklenmiş olsun. O kilerin halini görüp evde rahatça yaşamaya devam etmeyiz. Gereken temizliği yaparız. Obezite de böyle bir şey” ifadelerini kullandı.
‘KİLO VERMEK YETERLİ DEĞİL’
Kilo verdikten sonraki süreç ile ilgili konuşan Demir, “Sadece gereken kiloyu vermek değil, beslenme tercihimizi de değiştirirsek hastalıklardan kurtulmak da bizim için kolaylaşacaktır. Obezite ile mücadele adına diyetisyenlere başvuran insan sayısı son yıllarda arttı ama kilo verme ve verdiğini koruma konusunda sürekliliğin arttığını söyleyemeyebiliriz. Yılda düzenli aralıklarla verdiğimiz kiloyu kontrol edip, eğer istenilen aralıkta değilse erken önlem almalıyız” dedi.
ÇOCUKLARA DİKKAT!
Obezitenin en çok çocuklar için tehlike oluşturduğunu söyleyen Uzman Diyetisyen Demir, “Çocuklarımızın teknolojinin gelişmesi ve kullanımının artması sonucunda hareketleri azalmıştır. Okulda ve okul çevresinde hazır gıda tüketiminin artması da çocuklarımızı olumsuz etkilemektedir. Evden yemek götürmek çocuklar için her gün her gün kolay olmadığı için maalesef tükettikleri besin içeriği sağlıklı gıdadan uzaklaşmaktadır” dedi. Demir, çocukların fiziksel aktivitelerinin artırılmasını yapılacak ilk adım olunabileceğini söyledi. Demir, “Bir diğer önlem ise; okulda tükettikleri hazır gıdanın belirli bir sayıya düşürülüp evde tükettiği gıda içeriğinin sağlıklı olmasını sağlamaktır. Ailelerin diyetisyenler ile erken önlem alarak iş birliği içinde olması ile çocukların alışkanlıkları değiştirilebilir” diye konuştu.
UYGUN FİYATA SAĞLIKLI BESLENİLEBİLİR
Zamlardan sonra birçok kişi sağlıklı beslenemediğinden şikayetçi. Bu konuyu ele alan Uzman Diyetisyen Demir, “Sağlıklı beslenmek ekonomik bir bütçe istiyor diye düşünülebilir ama şu an günümüzde sağlıklı gıda fiyatları ile paketli ürün fiyatları arasında pek fark yoktur. Bir öğünde yapılan bakliyat salatası hem besleyici hem de bütçemize zarar vermeyen bir öğündür. Ara öğünlerde bir adet meyve bile bizim için sağlıklı ve uygun fiyatlı bir tercih olacaktır” dedi. ÖZEL HABER/ ÇİĞDEM KORKAN