Geçtiğimiz günlerde Liselere Giriş Sınavı (LGS) tarihinin açıklanmasının ardından sınav maratonu daha da hararetlenmiş oldu. Ancak bu maratonda yarışan milyonlarca öğrenci eşit şartlarda çalışmalarını gerçekleştiremiyor. Zira artan ek kaynak fiyatları adeta dudak uçuklatıyor.

Dönemde yaklaşık 6 dersin hem soru bankası hem de konu anlatımlı kitabını almak isteyen bir öğrenci, ailesine ciddi bir masraf çıkarmış oluyor. Ortalama bir kaynağın fiyatının 350 lira olduğu günümüzde, deneme sınavları, özel dersler derken bir aile, bir öğrenci için bir dönemde yaklaşık 5 bin lira ile 10 bin lira arasında para vermek zorunda kalıyor. Üstelik bu ailenin birden fazla çocuğu varsa, yılda yaklaşık 1 buçuk, iki asgari ücreti çocuklarının ek kaynaklarına ve ek derslerine vermeleri gerekiyor.

KİTAP FİYATLARI YÜZDE 300 ARTTI
Konu ile alakalı Ekspres’e özel açıklamalarda bulunan Eğitim-İş Antalya Şube Başkanı Sadık Acar, “Öğrencilerimiz 8. sınıfta ve 12. sınıfta sınavlara hazırlanıyor. Hem liseye giriş için hem de üniversiteye giriş için ciddi efor sarf ediyorlar. Üstelik bu sınavlara hazırlık süreci eskiden olduğu gibi ucuz değil. Gelir düzeyi dengeli artmadığı için vatandaşlar çok ciddi şekilde zorlanıyor. Çocuklarımızın aldığı kitapların fiyatları son bir yılda yüzde 300’e varan oranlarda arttığı yetmezmiş gibi, yıl başından beri asgari ücrete herhangi bir zam yapılmadı. Bu şartlarda bir aile, çocuklarını kaliteli kaynaklarla sınava hazırlamak için büyük maliyetlere katlanmak zorunda” diye konuştu.

EŞİT ŞARTLARDA YARIŞAMIYORLAR
“Asgari ücrete yapılmayan artış herkesi çok büyük zorluklarla mücadele etmek zorunda bıraktı” diyen Başkan Sadık Acar, “Bir öğrencinin almak istediği tek dersin tek ek kaynağı 350 liradan başlıyor. Bu çocuk en az 6-7 dersin daha ek kaynağını almak zorunda ki, kendi yaşıtlarıyla eşit şartlarda yarışabilsin. Bunun yanında deneme sınavları, özel dersler derken masraflar katlandıkça katlanıyor. Özel okulda okuyan bir öğrenci, devlet kitabının yanında istediği yayını alabiliyor. Ancak devlet okulunda okuyan bir öğrenci, devletin ‘sadece benim verdiğim kitaptan eğitim alacaksın’ baskısı sebebiyle sadece devlet kitabını ücretsiz alabiliyor. Yarışmak için, iyi bir okul için ise o pahalı kaynakları almak zorunda. Ancak alamıyor, çünkü paraları yetmiyor. Dolayısıyla o öğrenci rakibiyle eşit şartlarda yarışamıyor” dedi.

EĞİTİMDE FIRSAT EŞİTLİĞİ YOK
“Çalışanların çocukları bu ülkenin çocukları değil mi?” diye soran Eğitim-İş Antalya Şube Başkanı Sadık Acar, “Devlet düşük gelirli ailelerin çocuklarından bir gelecek beklemiyor mu? Onlar bu ülkenin bekası için, bu ülkenin geleceği için ihtiyaç duyulan insanlar değil mi? Devletin herkes için eğitimde fırsat eşitliğini sağlaması gerekir. Sosyal hukuk devletlerinde eğitimde fırsat eşitliği devlet tarafından sağlanır. Ancak bizim ülkemizde eğitimde fırsat eşitliğinin yakınından bile geçilmiyor” ifadelerini kullandı.

DEVLET BU SORUNU ÇÖZEBİLİR
Eğitim-İş Antalya Şube Başkanı Sadık Acar sözlerini, “Devletin eğitimde fırsat eşitliği için her çocuğa istenen ek kaynakları sağlaması anayasal bir görevdir. Kamusal eğitim devletin sorumluluğundadır. Bunu da yapabilecek durumdadır. İtibardan tasarruf yapılmıyor ama eğitimden tasarruf yapılıyor. Bir ülkenin geleceği, bekası her şeyden önce eğitim ise, devletin bu noktada tasarruf yapmaması, her çocuğa eğitimde fırsat eşitliğini tam anlamıyla sağlaması için gerekli ek kaynakları temin etmesi gerekir” ifadeleriyle sonlandırdı.

Muhabir: SELİM ÇELİK / ÖZEL HABER