GÜNDEM

Jeoloji mühendisleri falezler için devrede

Jeoloji Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, Antalya falezlerinin doğal sit alanı statüsünden çıkarılarak nitelikli doğal koruma alanı olarak tescillenmesine tepki göstererek yürütmenin durdurulması talebiyle dava açtıklarını duyurdu

Antalya’nın dünyaca ünlü doğal mirasları olan falezler için alınan karar Jeoloji Mühendisleri Odası’nı harekete geçirdi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın aldığı karar doğrultusunda doğal sit alanı statüsünden çıkarılarak nitelikli doğal koruma alanı olarak revize edilen falezler, çeşitli yapılaşmalara uygun bir hale gelmişti. 

Konuya tepki gösteren Türkiye Mimarlar ve Mühendisler Odaları Birliği (TMMOB) Jeoloji Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, kararın hukuka aykırı olduğunu ifade ederek yürütmeyi durdurma için dava açtıklarını duyurdu.

DAVA AÇILDI
Jeoloji Mühendisleri Odası Antalya Şubesi’nden yapılan açıklamada, “ TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası olarak, Antalya’nın en değerli doğal miraslarından biri  olan Muratpaşa-Konyaaltı Falezleri'nin koruma statüsünün değiştirilmesine karşı hukuki  mücadelemizi başlatmış bulunuyoruz. Falezlerin doğal sit alanı statüsünün “Nitelikli Doğal  Koruma Alanı” olarak revize edilmesine ilişkin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği  Bakanlığı’nın 09.09.2024 tarihli kararının hukuka aykırılığı gerekçesiyle yürütmenin  durdurulması ve kararın iptali için İdare Mahkemesi’ne dava açtık” denildi. 

ÖZEL BİR DURUM BULUNMAMAKTADIR 
 Muratpaşa-Konyaaltı Falezleri Doğal Sit Alanının Konyaaltı Varyant  Bölümü’nün Kesin Korunacak Hassas Alan sınırlarının revize edilmesi ve revize edilen  kısımların Nitelikli Doğal Koruma Alanı olarak tescillenmesine karar verildiğinin hatırlatıldığı açıklamada,  “Yani falezlerin statüsü düşürülerek günübirlik tesisler, iskele, balıkçı barınağı, su sporları, güneşlenme terası, ahşap iskele, teleferik, telesiyej vb. faaliyetlerin yapılmasının önü  açılmıştı.  2020 ve 2024 yılları arasında, jeolojik, biyolojik ve kent kimliği açısından geçen dört yıl  içerisinde Antalya falezlerinde doğal bir değişim olmadığı gibi, Varyant-Piri Reis Caddesi  hizası arasındaki falezlerin koruma statüsünün değiştirilmesini haklı çıkaracak herhangi bir  özel durum da bulunmamaktadır” ifadeleri kullanıldı. 

DAYANAĞI OLMAYAN BİR KARAR
“Falezler, bilimsel açıdan önemli jeomorfolojik yapılardır” diyen Jeoloji Mühendisleri Antalya şubesi Yönetim Kurulu, “ Deniz seviyesindeki dalga  aşındırması sonucu gelişen gerilme çatlakları ve blok düşmeleri sonucunda oluşan dik  kayalıklardan meydana gelirler. Antalya’nın doğusunda Karpuzkaldıran Mevkii’nden  başlayarak Varyant’a kadar uzanan ve ortalama 35 metre yüksekliğe sahip falezler, şehrin  kentsel kıyı alanını domine etmektedir. Konyaaltı falezlerinin doğu ve batı kesimleri aynı  jeolojik-jeomorfolojik özellikleri taşımaktadır; kaya yapısı traverten (tufa) olup, her iki alanda  da aynıdır. Buna rağmen, falezlerin doğu kesiminin “kesin korunacak hassas alan” olarak  kabul edilirken, batı kesiminin “nitelikli doğal koruma alanı” kapsamına alınmasının jeolojik jeomorfolojik bir dayanağı bulunmamaktadır” ifadelerine yer verdi. 

KARARLILIKLA TAKİP EDECEĞİZ 
Antalya falezlerinin bilimsel öneme sahip jeolojik özellikleri ve doğal güzellikleriyle korunması  gereken birinci derece sit alanı olduğunu vurgulayan Jeoloji Mühendisleri Antalya şubesi Yönetim Kurulu, “Ancak, 13.09.2024 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan bu  revizyon kararı, bölgenin ekolojik dengesini, jeolojik yapısını ve doğal miras değerlerini  tehdit etmektedir. UNESCO’nun jeolojik miras alanlarının korunması ilkelerine de aykırı olan  bu değişiklik, falezlerin doğal bütünlüğünü bozarak geri dönülmez sonuçlara yol açabilir.  TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, Anayasa ve ilgili yasalar çerçevesinde  doğal kaynakların korunmasını gözeten bir meslek kuruluşu olarak, ülkemizin jeolojik ve  doğal miraslarını koruma sorumluluğuyla hareket etmektedir. Antalya’nın sembolü haline  gelmiş falezler de bu kapsamda korunması gereken alanların başında gelmektedir. Doğal sit  alanlarında yapılan statü değişiklikleri, bilimsel ve teknik verilere dayanmak zorundadır;  ancak bu kararda kamuoyuyla yeterli bilimsel gerekçeler paylaşılmamıştır.  Bu doğrultuda, Antalya halkını ve tüm kamuoyunu, falezlerimizin korunması için duyarlılığa  davet ediyoruz. Doğal mirasımız olan falezlerin korunması için başlattığımız hukuki süreci  kararlılıkla takip edeceğimizi ve gelişmeleri kamuoyuyla paylaşacağımızı bildiririz” ifadelerine yer verdi.