ANTALYA Ekspres Gazetesi'nden Güven Güneş'in haberine göre, aylık 22 ila 25 bin lira arasında giderlerinin olduğunu söyleyen pazarcı esnafı Süleyman Atmaca, bunun en büyük kaleminin ise 10 bin lirayla akaryakıta gittiğini ifade ederek, “Sabah 6’da çıktığım eve gece 10’da dönüyorum. Çalışmama rağmen her geçen gün daha da borçlanıyorum. Zamanım olsa ek iş yapacağım. Pazarcı esnafı her geçen gün azalıyor. Bu şartlar altında kazanamadığım için bende bırakmayı düşünüyorum” dedi.

KAZANCIMIZ ELİMİZE GEÇMEDEN ERİYOR

Pazarcılar, son dönemde artan maliyetler ve düşen kazançlar nedeniyle büyük zorluklarla mücadele ettiklerini belirtiyor. Meyve ve sebzede yaşanan fiyat artışları, Bağkur ödemeleri, yer parası ve diğer girdi maliyetlerinin yüksekliği pazarcıları iş bıraktırma noktasına getirdiğini söyleyen Pazarcı esnaflarından Süleyman Atmaca, 2 yıl önce bin 950 lira olan Bağkur ödemelerinin 6 bin liraya kadar çıktığını ifade ederek, “Aylık en az 10 bin lira da akaryakıta ödemek zorunda kalıyorum. Halden mal alıp, satana kadar gelen zamlar nedeniyle karlarımızda eriyip gidiyor. Ekonomik nedenlerden dolayı zorluk çeken bazı belediyeler ise pazar yerlerine zam yaparak aylık ücreti 2 bin liraya kadar çıkardı. Aylık 6 bin 400 kirada poşet parasını da ekleyince 25 bin lirayı buluyor. Birde mecburen bir elemanda çalışmak zorunda olacağı için ayrıca onunda giderini düşünürsek aya başlamadan 45 ila 50 bin lira arasında bir eksiyle başlıyoruz. Bu şartlar altında da pazarcının zaten dayanması mümkün değil. Bu nedenle de her geçen gün pazarcı sayısında da bir azalma oluyor” ifadelerini kullandı.

Foto (3)-82

PAZARCI OLMAZSA TAZE MEYVE SEBZE DE OLMAZ

Pazarlardaki tezgâhların azalmasıyla tüketiciler için de çeşitliliğin azalacağını ve fiyatlarında yükseleceğini söyleyen Atmaca, zincir marketler nedeniyle haksız rekabet içinde olduklarını ifade ederek, “ Halde soğan 13 lira markette 9 liraya satılıyor. Bu nasıl olabilir? Ben 13 liradan aldığım soğanı en az 18- 20 liraya satmalıyım ki, akşam eve götürecek ekmeğim olsun. Ben 3 kalem ürün satarken marketler 2-3 bin arasında çeşit mal var. Marketler, sebze meyveden zararına satış yaparken diğer ürünlere yapılan ufak zamlarla zaten bu zararını da kapatıyor. Bugün rekabet denilen şey aslında pazarcıları bitiriyor. Burada ciddi bir tekelleşmeye doğru gidildiği açıktır. Pazarcılar yalnızca maliyetlerle değil aynı zamanda haksız rekabetlerle de mücadele ediyor. Pazarların bitmesi demek halkın sebze meyveyi daha pahalıya alması demektir. Bugün her hangi bir markete gidin ve bakın reyonlarına. Domatesi, biberi, patlıcanı, patatesi karşılaştırın. Hiç bir pazarcı esnafı bu ürünleri tezgahlarında satmaz. Her sektör kendi alanında iş yapmalıdır’ diye konuştu.

Kaynak: ANTALYA EKSPRES GAZETESİ