KENTSEL dönüşüme ilişkin yasa teklifi Meclis Genel Kurulu'nda kabul edildi. Düzenlemeyle, dönüşüm için karar alma mekanizmaları kolaylaştırılacak ve tahliye ve yıkım süreçleri hızlandırılacak. TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Antalya Şubesi Başkanı Mehmet Soner Akdoğan, kabul edilen yasanın olumlu ve olumsuz taraflarını ele aldı.

mehmet soner akdoğan

‘SÜRECİN KISALMASI OLUMLU’

Mevcut yasada aksayan yönlerin olduğunu söyleyen Akdoğan, “Riskli binaların tekrar yapılabilmesi için 3’te 2 çoğunluk aranıyordu. Bu nedenle riskli olduğu düşünülen yerlerin tespit edilmesinde sıkıntılar yaşanıyordu. 3’te 2 çoğunluğun sağlanamadığı yerlerde ise yapı yıkılıyor, yeniden yapım aşamasında süreç çok fazla uzayabiliyordu. Bunun yanında bir de riskli yapı olduğu ilan edilebilmesi için çalışmalar yapılıyor. Özellikle orta katlı yapılarda zemin katta ya da bodrum katında evi olan kişiler çalışmaların yapılmasını engelliyordu. Yasanın salt çoğunluğu sağlaması ve öteki taraftan da tespit yapılma tarafından kolaylık sağlamasını olumlu buluyorum” dedi.

‘REZERV ALANI İLAN EDİLMESİ OLUMSUZ’

Rezerv alanı konusuna değinen Akdoğan, kuşkuları olduğunu belirtti. Akdoğan “Eski yasaya göre kentsel dönüşümde, bireysel başvurularda mülk sahiplerinden bir tanesi bile yapısı ile ilgili kuşku duyduğunda yani “Benim binam sağlam mı, değil mi?” dediğinde burada bir tespit yaptırabiliyordu. Malikler söz sahibiydi. Tek sıkıntı çoğunluğun sağlanması durumuydu. Bu yeni yasanın en büyük sorunu bence yani eskiden konut alanı olmayan yerler rezerv alan ilan edilirken şimdi konut alanı olan yerler bile rezerv alanı olarak ilan edebilecek. Yasadan anladığımız kadarıyla örneğin bir mahalleyi devlet size sormadan rezerv alanı ilan edebilecek. Size sormadan yeni yapılacak bir inşaattan yer verecek. Ya da başka bir yerde emsalinde bir yer verebilecek. Bizim ön gördüğümüz bu. Yasanın uygulama kısmını zaman bize gösterecek. Oradaki vatandaşa sormadan o bölgenin rezerv alanı ilan edilebilmesinin ise olumsuz sonuçlara sebep olabileceğini öngörüyoruz ancak yanılabiliriz. Bunu hep beraber göreceğiz” ifadelerini kullandı.

‘YASADA AÇIK VAR’

6 Şubat depreminden sonra birçok kere deprem bölgesini ziyaret ettiğini söyleyen Akdoğan, “Afet bölgelerinde vatandaş ağır hasarlı yapılarını az hasarlıya çevirmek için dilekçeler yazıyor, davalar açıyor. O bölgeden yola çıkarak o bölgedeki vatandaşa sormadan ‘rezerv alanı ilan edelim’ yaklaşımı olabilir. Yasayı elbette detaylı düşünerek yapmışlardır fakat rezerv alanı yasada açık bir konudur. Her yasada kötüye kullanma durumu maalesef söz konusu olabiliyor. Rezerv alanı ile ilgili benim kuşkularım var” diye konuştu. ÖZEL HABER/ÇİĞDEM KORKAN

Editör: Uğur Keskin