Türkiye Kupas'nda iyi oyununa rağmen elenen ve tüm konsantrasyonunu lige çeviren Antalyaspor, Süper Lig'in sert ve dirençli takımlarından Sivasspor'u konuk etti.
Sivasspor, bu sezon geçtiğimiz sezonlara nazaran istediği performansı yakalayamamış olsa da tipik bir Rıza Çalımbay takımıdır.
Yani; sert, iyi savunma yapan, dirençli, fizik gücü üst düzey, mücadeleci ve orta alanı iyi geçen bir ekip.
Antalyaspor ise bu dirençli takım karşısında maça biraz daha kontrollü başlamayı tercih etti. Hücuma çıkışlarda Floranus ve Güray kenarlara açılırken, önlerinde oynayan Ndao ve Doğukan'ın biraz daha içeriye girdiğini gördük. Adriano orta alan gelerek aldığı toplarla hem arkadaşlarına koridor açmaya çalıştı hem de stoeprlerden uzaklaşmak istedi. Ancak Sivasspor öyle iyi adam adama oynadı ki, bir türlü aradığımız ve istediğimiz boşlukları bulamadık. İşte tam da ilk yarı bitiyor derken aradığımız duran top şansı doğdu. Pamuklara sarmak istediğimiz Fernando, topu öyle bir aldı ki yere koyduğunda tribünler çoktan cep telefonlarının kameralarını açmıştı. Ve Fernando o artık alıştığımız ayak içi vuruşlarından birisini daha yaptı ve Antalyaspor'u 1-0 öne geçirdi.
İkinci yarıda ise Sivasspor etkili başlayan, Antalyaspor ise bekleyen taraf oldu. Özellikle maçın ikinci yarısının her iki ekip teknik adamının taktik savaşına döndüğünü söyleyebiliriz. Nuri Şahin özellikle ikinci yarıda yapmış olduğu değişiklikler ile oyunu tutmayı planladı ve bu planı da 3 puanla sonuçlandı. Açıkçası son derece önemli bir karşılaşmadan galibiyet ile ayrılmak çok önemli. İlk yarıda skoru bulup, ikinci yarıda ise oyunu tutan bir Antalyaspor izledik. Ancak maçın 68. Dakikasında rakip takımın çok net bir gol pozisyonu var ki, o pozisyon gol olsaydı, ikinci yarıdaki oyunumuz ve tempomuzla sahadan galibiyet ile ayrılabilirmiydik çok emin değilim.
Sonuç olarak böylesine zor bir maçtan galibiyet ile ayrılmak çok önemliydi, tebrikler...