Lâ TAHZEN / ÜZÜLME...

Hayatta hiçbir şeyi dert etmeye değmez. Çünkü ölüme göz kırpması kadar yakınız.
Bu gün sabah işe gelirken sampi kavşağında bir kazaya şahit oldum.
Bir kez daha anladım ki dünya dertlerine çok takmamak lazım. Günü yaşayıp kendimizi ahirete hazırlamalıyız.Ne kadar karamsarlığa kapılırsan o kadar hayattan ve sevdiklerinden uzaklaşıyorsun.
“Paran mı yok” Dert etme yalnız değilsin.
Sağlığın mı bozuk çaresi varsa iyileşirsin.Çaresi yok sa zaten yapabileceğin bir şey yok.
Dost bildiklerin de kazık mı yedin? Önemli değil onlar zaten senin dostun değilmiş
Yani anlayacağınız üzülmemek lazım.
Mevlana Celaleddin Rumi' nin Türbesinin girişinde,
Onun şu beyiti yazar ;
Lâ TAHZEN / ÜZÜLME...
Çünkü hüzün, düşmanı sevindirir, dostunu üzer, haset edenin diline düşürür.
Lâ tahzen / Üzülme
Çünkü hüzün, kaybolanı geri getirmez, öleni diriltmez, kaderi değiştirmez, hiçbir fayda getirmez.
Lâ tahzen / Üzülme
Çünkü hüzün sinirleri yıpratır, kalbini yorar, gecelerini mahveder.
Lâ tahzen / Üzülme
Eğer günah işlediysen tövbe et, istiğfarda bulun, yanlış yaptıysan düzelt, O'nun rahmeti sonsuz, kapısı hep açıktır.
Lâ tahzen / Üzülme
Şunu unutma yaşadığın günün sınırları içinde yaşamazsan sıkıntı ve kaygıların artacak demektir. Biraz daha açarsak; Sabaha çıktıktan sonra artık akşamı bekleme, akşama kavuşunca da sabahı bekleme.. Ne maziye takıl kal, ne de gelecek kaygısı içinde ol. Yani anı yaşa.
Lâ tahzen / Üzülme
Her zorlukla birlikte kolaylık vardır. Yani kolaylık zorluğun içinde saklıdır.
Bir başka ifade ile ; Kolaylık, zorluk zannettiğimiz şeyin taa kendisidir !
Lâ TAHZEN / ÜZÜLME.