Ekonomi İş Geliştirme ve Planlama Derneği (EKİPDER) Yönetim Kurulu Üyesi diş hekimi İsmail Kargın, Antalya’nın sağlık turizmi konusunda çok önemli bir merkez olduğunun altını çizdi ve özellikle estetik cerrahi, diş tedavisi, ortopedi ve tüp bebek gibi alanlarda uzmanlaşmış sağlık hizmetleri verdiğini söyledi. Sağlık turizminin kısaca, insanların ikamet ettikleri yerden başka bir yere herhangi bir sebeple sağlık hizmeti almak için yaptığı seyahat olarak tanımlanabileceğini hatırlatan Kargın, “Sağlık turizminin kesinlikle son derece ciddiye alınması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü insanlar sağlık turizmi ile çok daha hızlı bir şekilde tedavi olabilmektedir. Tedavinin ulaşılabilirliği kadar kısa süre içerisinde olması hastaların aradığı önceliklerdendir. Bu şekilde daha uygun fiyatlarda daha kaliteli hizmet alabilmektedir. Teknolojik ve güncel tedavi ekipmanları ile güvenilir tedaviye ulaşma imkanı sunmaktadır. Hekimlerin tecrübesi hastaların seçim yaparken dikkat ettikleri diğer bir unsurdur” dedi.
EKONOMİYE KATKISI BÜYÜk
Sağlık turizminin sağlık tesisleri başta olmak üzere, turizm sektörü, yerel ekonomi, medya ve iletişim gibi birçok sektörü etkileyen yapısı nedeniyle ekonomilere önemli katma değer yarattığını belirten Kargın, “Bu nedenle sağlık turizmi ülke ekonomileri için çok önemli büyüme kaynağı olma gücüne sahiptir. Sağlık turizminin son iki yılda ekonomiye ciddi katkılar sağlamıştır. 2022 yılında toplam 1 milyon 381 bin 807 kişi sağlık hizmeti almak için ülkemize gelmiş ve buradan elde edilen gelir, 2 milyar 206 bin 750 ABD Doları tutarında gerçekleşmiştir. 2023 yılında toplam 1 milyon 538 bin 643 kişi sağlık hizmeti almak için ülkemize gelmiş ve buradan elde edilen gelir 3 milyar 6 bin 92 ABD Doları tutarında gerçekleşmiştir. 2024 yılının ikinci çeyreğinde ise 801 bin 723 kişi sağlık hizmeti almak için ülkemize gelmiş ve buradan elde edilen gelir 1 milyar 621 bin 922 ABD Doları tutarında gerçekleşmiştir. Bu son derece ciddiye alınması gereken bir rakamdır ve gerekli destekler ve kolaylıklar sağlanması halinde bu rakamın çok kısa sürede ikiye hatta üçe katlanması çok da zor olmayacaktır” dedi.
ANTALYA SAĞLIK SEKTÖRÜ İÇİN DE CAZİBE MERKEZİ
Antalya’nın sağlık turizminde önemli bir rol oynayan şehirlerin başında geldiğini vurgulayan İsmail Kargın, “Antalya, hem doğal güzellikleri hem de modern sağlık hizmetleri ile diğer illerimize göre bir adım öne çıkmaktadır. Klinik ve hastane altyapısı son derece kapsamlıdır. Antalya'da, hem devlet hastaneleri hem de özel hastaneler, ileri teknolojiye sahip tıbbi ekipmanlarla donatılmıştır. Birçok hastane, uluslararası standartlara uygun hizmet sunarak sağlık turizmi alanında öne çıkar. Son yıllarda Antalya'ya yapılan sağlık turizmi yatırımları, şehrin bu alandaki cazibesini artırmıştır. Yeni sağlık merkezleri ve klinikler, modern hizmet anlayışıyla hizmet vermektedir. Antalya, özellikle estetik cerrahi, diş tedavisi, ortopedi ve tüp bebek gibi alanlarda uzmanlaşmış sağlık hizmetleri sunar. Bu alanlarda yüksek kaliteli hizmetler sunan klinikler ve hastaneler bulunmaktadır. Antalya'nın güzel plajları, tarihi ve kültürel zenginlikleri, hastaların tedavi süreçleri sonrasında dinlenmek ve rahatlamak için ideal bir ortam sunar. Bu da sağlık turizmi için büyük bir artıdır” ifadelerini kullandı.
İŞLETMELERDE DENETİMLER ARTIRILMALI
Kaçak sağlık merkezlerinin sağlık turizmi açısından ciddi bir tehdit oluşturduğunu kaydeden İsmail Kargın, “Antalya, uluslararası tanınırlığı olduğu için sağlık turizmi alanında önemli bir üne sahiptir. Hastaların, kaliteli sağlık hizmetleri ve uygun fiyatlarla birlikte tatil imkânı sunduğu için bu şehri tercih eder. Antalya’ya, birçok şehirden direk uçuşun olması, hizmete erişimi kolaylaştırmaktadır. Dolayısıyla sağlık turizminin sürdürülebilir olması için yapılan hizmetlerin kalitesinin, fiyat dengesinin ve kontrolünün sağlanması çok önemlidir. Bu konuda ülkemizdeki karar vericilerin özellikle ‘merdiven altı’ diye tabir edilen sağlıksız koşullarda hizmet veren kaçak sağlık merkezleri ve aracı kurumlar konusunda daha hassas olmalarını ve denetimlerini artırmalarını istiyoruz. Çünkü ruhsatsız olarak çalışan kaçak sağlık merkezlerinde yaşanan istenmeyen bir olay, hem misafirlerimizin mağdur olmasına hem de ülkemiz için son derece önemli olan sağlık turizminin büyük bir yara almasına sebep olabilir. Bu konuda son derece dikkatli olmak ve bunlara kesinlikle izin vermemek gerekiyor” ifadeleriyle sözlerini noktaladı.
