Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Ali Fuat Şengör, Op. Dr. Esra Ünal ve Yenidoğan Yoğun Bakım Bölümünden Doç. Dr. Ali Annagür, Antalya Gazeteciler Cemiyeti'nde düzenlenen toplantıda basın bensuplarıyla bir araya geldi. 
  Kepez ilçesinde 2010 yılında kurulan hastanenin 13 yıldır başarıyla hizmet verdiğini belirten Op. Dr. Ali Fuat Şengör, "Amacımız Antalya’da eksik olan kadın hastalıkları ve doğumla ilgili branş hastanesi açmak ve ihtiyacı karşılamaktı. Yaklaşık 17 yatakla hizmet vermeye başladık. Sonrasında 78 yatağa kadar çıktık. Şu an itibariyle Antalya’da, Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesinden sonra en çok doğum yapılan hastaneyiz" diye konuştu. 
  Kadınların özellikle normal doğumu tercih etmelerini öneren Şengör, "Doğum fobisini yenerek normal doğuma kişileri teşvik ediyoruz. Doğumla beraber yenidoğan ayağını da kuvvetlendirmemiz için Antalya’da en fazla yatak sayısına sahip hastanelerden biriyiz. 2010 yılında senelik 565 doğumumuz varken, açıldığımızdan bu yana 35 bin bebek dünyaya gelmiş. Bu da yılda yaklaşık 2 bin bebek yapar" dedi. 
 
  "Toplumun yüzde 15'i gebeliği yakalayamıyor" 
  Bir yıl boyunca düzenli bir beraberlik olmasına rağmen çocuk sahibi olmayan çiftlere bebek problemi olan çift denildiğini dile getiren Şengör, "Toplumda yıllık yüzde 15 civarında görülüyor. Yani 1 yıllık süre zarfında yüzde 15 çift gebeliği yakalayamıyor. Kısırlığın yüzde 65’lik sebebi kadın faktörlerinden kaynaklanıyor. Geri kalan ise erkeğin sperm faktörüdür. Yumurtalıklardan, tüplerden veya rahmin yapısından kaynaklanmaktadır. Erkeklerde ise; zararlı ajanlar, zaman yaş, enfeksiyon, kimyasal maddelerden kaynaklı da olabiliyor. Evlenme ve gebe kalma yaşının giderek ilerlemesi de risk oluşturuyor. Kadınların geçirdiği enfeksiyonlardan dolayı tüplerinin tıkanması, erkeklerin sigara, alkol tüketimi ve ateşli hastalıklardan dolayı da olmaktadır. Bunların çözümü var aile sabır göstermesi lazım. Bu tedavi süzgecinden cevap alamazsak son çare olarak tüp bebek tedavisi yöntemiyle bebek sahibi yapıyoruz" ifadelerine yer verdi. 
 
  Yurt dışından ilgi 
  Şengör, her ay mutlaka üçüz, yılda ile 100'ü bulan ikiz doğumlarının olduğunu bildirdi. Yurt dışından da çok sayıda hastalarının olduğunu ifade eden Şengör, "Türki Cumhuriyetlerden, Rusya’dan ve çevre ülkelerden anne adaylarımız bizlere başvuruyor ve gördüğü tedavi sonrasında bu duyguyu tadıyor. Tüp bebek yaklaşık 3 haftalık bir süreç. Hastalar hazırlığını yurt dışında yapıp, Antalya’da 3 hafta süreç kaldığında bu zamanı tamamlamış oluyoruz. Türkiye’deki tedaviler yurt dışına göre daha uygun fiyatlı ve Türk hekimleri bu konuda daha başarılı. Teknolojik olarak da Türkiye çevre ülkelerden ayrılıyor" açıklamasında bulundu. 
 
  "Normal doğum istiyoruz" 
  Op. Dr. Esra Ünal ise yüzde 40 normal doğum, yüzde 60 oranında ise sezaryan doğum olduğunu belirtti. Bu nedenle daha çok doğal doğumla ilgili çalışmalar yaptıklarına değinen Ünal, "Anne adaylarını psikolojik rahatlatma yönünde gebe okulu düzenledik. Suda doğuma teşvik etmeye çalışıyoruz. Suyun kasların ve doğum üzerindeki rahatlatıcı etkilerinden faydalanmaya çalışıyoruz. Hastanemiz 7/24 çalışmakta ve nöbetçi çocuk hastalıkları ve kadın doğum doktoru hizmet vermektedir. Ameliyathane ekibi de aynı sistemle çalışmaktadır. Hastaların cinsel problemleri ve genital estetik uygulamalarımız da mevcut" dedi. 
 
  "Başarıyla taburcu ettik" 
  Doç. Dr. Ali Annagür, ise çok güçlü bir kadroya sahip olduklarını vurgulayarak, "20 yenidoğan, 4 genel yoğun bakım hizmet veriyoruz. Hemşirelerimizin her bir çocuğu evladı gibi sahiplenerek mesai kavramını dikkate almadan çalışıyor. 400 gram ağırlığında dünyaya gelen ve başarıyla tedavi edip taburcu ettiğimiz bebeğimiz bizim için büyük bir gurur ve motivasyon oldu. Kısırlık tedavisi yapılması nedeniyle de sıklıkla ikiz, üçüz bebeklerimiz oluyor. Ayrıca 6 kilo 400 gram bebeğimizi de sağlıkla taburcu ettik" diye konuştu. 
                           

Kaynak: İHA