Ölmedik demek için!...

Rusya krizinin faturası yaza doğru daha net ortaya çıkacak.
Sorun , Rus’un votkasının yanında tükettiği dikenli hıyarı ihraç edememekten daha vahim.
Turizmciler kaygılarını ortaya koyuyor. Şehir otellerinden bile kapananlar var hatta sezonda açmamayı düşünenler.
Bu belirsizlikten tarım ve turizmin dışında tüm sektörler etkilendi, tedarik anlaşmaları sıkıntılar yaşıyor.
Turizmciler ve ATSO hazırladıkları raporları ve Antalyayı bekleyen sıkıntılar ile riskleri rapor halinde ilgili bakanlıklar sundu.
Peki tüm bu olup bitenlerden çıkartılan ders ; Turizm ve tarımda pazarın çeşitlendirilmesi değil mi!..
Şimdi arpacık kumrusu gibi düşünüp karalara bürünmek yerine önce bu süreci hatasız yönetmenini çarelerini aramalı ve bir ay sonra başlayacak olan fuarlarda Antalya’nın yerini almasını sağlamamalıyız.
Bir taraftan hükümetin küresel iletişim projeleri geliştirmesi yanı sıra tanıtım, imaj ve pazarlama kampanyaları ile ‘ölmedik’ demenin tam zamanıdır.
Türkiye, dolayısıyla Antalya bu dönemde paniklemek yerine büyük bir tanıtım ve pazarlama kampanyası başlatmalıdır.
ATSO, Antalya Tanıtım A.Ş’nin turizm fuarlarına katılması için destekler vermeli hükümet de bu desteklere arka çıkmalıdır.
Ne yazık ki bu gün karşımızda görünen tablo Rus krizinin yarattığı panikle birlikte yaşanan karamsarlıktır.
Üzerimizdeki bu miskinlikten hemen kurtulmak için harekete geçmek şarttır…