Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (DİSK) bağlı Devrimci Sağlık İşçileri Sendikası (Dev-Sağlık İş) Akdeniz Bölge Temsilciliği tarafından, Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi A-Blok önünde bir protesto eylemi gerçekleştirildi. Eylemin amacı, işçi statüsünde olmayan çalışanların Hak İş Sendikasına bağlı Öz Sağlık İş Sendikasına yönetmeliğe aykırı üye yapılarak üye çoğunluğunu sağlamalarını protesto etmek amacıyla gerçekleştirildi.

 ‘BU HUKUKSUZLUKTAN DA GÜÇLENEREK ÇIKACAĞIZ’

Hastane çalışanı Hasan Birgül, yaptığı açıklamada, DİSK/Dev Sağlık İş’in geçmişten bugüne birçok engeli aşarak güçlendiğini belirtti. Birgül, sendikanın örgütlendiği her işyerinde mobbing, yer değiştirmeler, idari soruşturmalar ve amir baskılarına maruz kalan sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin desteğiyle gücünü koruduğunu vurguladı. Birgül, “Bugün yaşadığımız bu hukuksuzluktan da güçlenerek çıkacağız. Sendikamızın her türlü baskıya karşı direnen üyelerine ve temsilcilerine teşekkür ediyoruz,” dedi. Birgül, 24 Temmuz 2024 tarihinde yayımlanan Resmi Gazete’de sendikanın işkolu barajının yüzde 0,99, üye sayısının 7 bin 400 ve işkolunda çalışan işçi sayısının 750 bin 259 olarak açıklandığını belirterek bu sayının gerçekçi olmadığını ve bazı hukuksuzlukları içeren bir tespit olduğunu ifade etti. Birgül, “Sendikamızın “Kamu Uygulamaları Merkezi” üzerinden kaydımıza alarak oluşturduğu verilerde yer alan üye sayımız ile Bakanlık tarafından Temmuz-2024 istatistiklerinde sendikamıza ait olduğu belirtilerek yayımlanmış üye sayısı arasında farklılık bulunmaktadır. Bakanlıktan Resmi Gazete ’de yayımlanan üye sayımız olan 7400 üyemizin yer aldığı listeyi talep ederek sendikamızın Kamu Uygulamaları Merkezi üzerinden kaydına aldığı üyelerden hangilerinin değerlendirmeye alınmadığı her türlü şüpheden uzak olacak şekilde tespit edilmesini istedik. Bu isteğimize ivedilikle cevap beklediğimizi bu vesileyle bir kez daha tekrar ediyoruz. Bir diğer itiraz noktamız ise işkolundaki toplam işçi sayısının tespitine yöneliktir. Bu konuda, sendikamızın kurulu bulunduğu işkolundaki toplam işçi sayısının tespitinde, aslında toplam sayıya dahil edilmemesi gereken ve “4B”li olarak anılan çalışanların, üniversite hastanelerindeki intörn hekimlerin de bu toplam sayıya dahil edildiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle işkolumuzdaki işçi sayısı açısından tutarlı olamayacak düzeyde bir artış meydana gelmiş ve bu sayı 750.259 olarak gerçeğinden çok daha yüksek olacak şekilde tespit edilmiştir. Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 2023/6584 Esas, 2023/9234 Karar ve 15/06/2023 tarih sayılı kararında da belirtilmiş olan “Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından istatistiklerin Resmî Gazete'de yayımlandığı günden bir önceki gün itibarıyla gerçekleşen veriler dikkate alınmalı ve bu doğrultuda işçi ve sendika üye sayıları belirlenmelidir” şeklindeki yaklaşımı esas alınmamıştır. Sendikamızın üye sayısına ilişkin tespit yapılırken 23 Temmuz 2024 tarihinin dikkate alınması gerekmekteyken daha erken bir tarihte alınmıştır” açıklamalarına yer verdi.

‘TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ HAKKIMIZA SAHİP ÇIKIYORUZ’

Birgül, Ocak 2024’te 710.647 olarak açıklanan işçi sayısının Kamu Uygulama Merkezi’nde 724 bin 378 olarak verildiğini ve Sağlık ve Sosyal Hizmetler işkolunda 14 bin işçi farkı oluşmasının 4B’li işçilerin dahil edilmemesi ile mümkün olduğunu söyleyerek, “Temmuz-2024 istatistiklerinde ise işkolunda çalışan toplam işçi sayısı 750.259 olarak açıklanırken bu sayı aynı ay için Kamu Uygulama Merkezi üzerinden 753.196 olarak verilmiştir. 2024 yılı Ocak ayında 14 bin olan söz konusu işçi sayısı farkının 2024 yılı Temmuz ayında sadece yaklaşık 3 bin olarak açığa çıkmasının tutarlı olmadığını ifade ediyoruz. Sendikamız sadece 30 işyerinden aldığı örneklemde işkolu sayısına dahil edilmemesi gereken 4655 kişiyi tespit etmiş ve bu kişilerin işyeri SGK numaralarını Bakanlığa iletmiştir. Bakanlık itiraz noktalarımızı dikkate almadığında çoğunlukta olduğumuz işyerlerinde toplu iş sözleşmesinden faydalanacak yaklaşık 10 bin işçinin toplu iş sözleşmesi hakkını gasp etmiş olacaktır” açıklamalarına yer verdi.  Birgül, Bakanlık itirazlarını dikkate almadığında, toplu iş sözleşmesinden faydalanacak yaklaşık 10 bin işçinin hakkının gasp edileceğini belirterek, “Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nı itiraz noktalarımıza kısa sürede yanıt vermeye ve bu yanlıştan dönmeye çağırıyoruz. İstatistiklerin yayınladığı gün Genel Başkanımız bakanlığa resmi başvuruda bulunarak itiraz sürecini başlatmıştı. Bizler bugün işyerlerinde sendikamıza ve toplu iş sözleşmesi hakkımıza sahip çıkıyoruz. 30 Temmuz Salı günü de Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde olacağımızı, bu haksız ve hukuksuz uygulamaya boyun eğmeyeceğimizi ifade ediyoruz. Sendika hakkımız engellenemez” sözleri ile açıklamasını sonlandırdı. 

Muhabir: AYSU DURSUN/HABER