GÜNDEM

'Sesimizi duyun, yaşamak istiyoruz'

Antalya’da eski eşini falçata ile yaralayan failin yeniden yargılanması başladı, üst sınırdan ceza talep ediliyor

EKSPRES Gazetesi'nden Güven Güneş'in haberine göre falçatalı yaralamada taraflar hakim karşısına çıktı.

Antalya 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yeniden açılan davada sanığın aldığı 25 yıl hapis cezasına karşı üst sınırdan ceza talebi yinelendi. Dava sanık avukatının mütalaaya karşı savunmasını hazırlaması için süre talep etmesiyle 8 Haziran günü saat 10.00'a ertelendi.

NE OLMUŞTU
Nisan 2022 günü Antalya’nın Kepez ilçesinde A. A, 11 ay önce boşandığı eşi Meral Demir Fesli’nin yanına iki çocuğunu görmeye gitti. A.A, kapıyı içeriden kilitledi. Yanında taşıdığı falçata ile eski eşi Meral Demir Fesli ile Erden Fesli’ye saldırdı. Kanlar içinde bulunan Fesli çifti, ilk müdahalenin ardından ambulanslarla hastaneye götürülürken, saldırgan Aydın olay yerinde gözaltına alarak polis merkezine götürdü. Daha sonra saldırgan Aydın tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olayla ilgili dava açıldı. A. A. 'ya Meral Demir Fesli' ye yönelik suçtan 14 yıl ve Erden Fesli'ye yönelik işlediği suçtan 11 yıl hapis cezası verildi. Davada saldırgana en alt sınırdan ceza verilmesine isyan eden mağdur M. D. F. “Koruma kararına olmasına rağmen eşim ve ben mucize eseri hayattayız. Yaşamak istiyoruz” dedi.

YAŞAMAK İÇİN ŞEHİR DEĞİŞTİRDİ
Korkudan ve yaşamak için şehir değiştirdiğini ifade eden Meral Demir Fesli, “Eşim ve çocuklarımın güvenliği için Antalya’dan taşınmak zorunda kaldık. Yaşadığımız olaydan dolayı çocuklarım ve eşim psikolojik destek görüyor.  Çocuklarım sürekli korku ile yaşıyor. Ben ve eşimin yüzünde ve vücutlarının çeşitli yerlerinde ömür boyu taşıyacağımız izler kaldı. Her aynaya baktığımda o anı hatırlıyorum tekrar yaşıyorum. Yaşamak istiyoruz.  2 kişinin hayatlarına karşı verilen ceza yalnızca 15 yıl ve bu 15 yılında hepsini yatmayacak. 5 yıl sonra elini kolunu sallayarak tekrar dışarı da olacak belki de. Uzaklaştırma kararına rağmen bu olayları yaşadık” dedi.

ÜST SINIRDAN CEZA ALMALI
Meral Demir Fesli sözlerine, “Eve girdiğini fark ettiğimiz ilk anda direkt boynumu hedef alarak bana saldırdı. Maket bıçağıyla boynumu kesti. O anda boynumun kesildiğini dahi fark etmedim. Eşim beni geri çektiği anda da bu sefer eşime saldırdı. Aynı şekilde eşimin de boynunu hedef alarak saldırmasına rağmen aralarında boy farkı olmasından dolayı eşimin çenesi komple maket bıçağıyla kesti. Eşimin çenesi koptu. Yardım çağırmak için balkona çıktığımız anda da saldırıya devam etti. Balkonda yardım çağırmak için sırtımız dönük olduğu esnada bu sefer eşim ve benim sırtımı boydan boya kesti. Eşimin gözünden kulağına kadar derin kesikler oluştu. Ardından eşimin bileklerini, kollarını hedef alarak keserek koparmaya çalıştı. Bu saldırının ardında eşim ve ben kendimizden geçerek bayılmışız. Saldırı sonrasında biz bayılınca benim ve eşimin kafasını taşla vurmuş. Vurmuş diyorum çünkü o sırada bilincimiz kapalıydı. Balkonda bulunan süs taşıyla kafamıza vurarak bizi öldürmeye çalışıyor. Taş yediye bölünüyor. Kafamıza taşla vurduğunu olay yerine gelen polislerin tuttuğu tutanakla öğrendik. Öyle şiddetli saldırdı ki, maket bıçağı dahi kırıldı. Biz kanlar içinde baygın yatarken öldüğümüzü zannederek, kız kardeşini arıyor ve beni ve eşimi öldürdüğü, çocuklara da kendisinin bakmasını istediğini söylüyor. Bunların hepsi polis raporlarında var. Mahkeme kayıtlarında da var” diye konuştu.