GÜNDEM

Su buharıyla kaplı gezegen keşfedildi

James Webb Uzay Teleskobu, uzun zamandır varlığı tahmin edilen ama henüz gözlemlenememiş bir gök cismi türüne dair ilk kanıtı sağlayarak bilim dünyasında büyük bir heyecan oluşturdu. Güneş Sistemi dışındaki bu gezegen, atmosferi neredeyse tamamen su buharından oluştuğu için ‘buhar dünyaları’ adı verilen yeni bir gezegen sınıfının varlığını doğrulamış oldu

Yaklaşık 100 ışık yılı uzaklıkta bulunan GJ 9827 d adlı gezegen, 2017 yılında keşfedilmiş ve 2023'te Hubble Uzay Teleskobu tarafından atmosferinde su buharı izleri tespit edilmişti. NASA'nın James Webb Uzay Teleskobu ile yapılan son gözlemler, gezegenin atmosferinin büyük bir kısmının su buharından oluştuğunu kesin bir şekilde kanıtladı. Bilim insanları, gezegenin atmosferini daha detaylı incelemek için ‘iletim spektroskopisi’ adlı bir yöntem kullandı. Bu yöntemde, gezegenin yıldızının önünden geçerken yıldızın ışığının gezegenin atmosferinden geçmesi sağlanıyor; bu esnada bazı dalga boylarının emilmesi, atmosferin bileşenlerinin belirlenmesine yardımcı oluyor.

Araştırmacılar, elde ettikleri verileri değerlendirerek GJ 9827 d'nin yüzey sıcaklığının yaklaşık 350 derece olduğunu belirledi ve bu durumun gezegenin yaşama elverişli bir ortam sunmadığını ortaya koydu. Ayrıca, gezegenin Dünya'nın yaklaşık iki katı büyüklüğünde olduğu ve yıldızı etrafındaki bir turunu sadece 6 günde tamamladığı tespit edildi.

BUHAR DÜNYALARI VE YAŞANABİLİR GEZEGEN ARAŞTIRMALARI
Bilim insanları, bu keşfin Güneş Sistemi'nde bulunmayan ve Dünya ile Neptün arasında bir büyüklüğe sahip gizemli gezegenlerin yapısı hakkında önemli bilgiler sunduğunu vurguluyor. Ayrıca, bu tür gezegenlerin atmosferlerinde su buharı tespit edilmesi, gelecekte yaşanabilir gezegenler araştırmalarında kritik bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.

Bu keşif, astronomi alanında yeni bir çığır açarak bilim insanlarının evrenimizdeki gezegen çeşitliliği hakkında daha fazla bilgi edinmesine olanak tanıyacak. Gelecek yıllarda yapılacak çalışmalar, benzer özelliklere sahip başka ‘buhar dünyaları’nın keşfedilmesine ve bu gezegenlerin oluşum süreçleri ile evrimi üzerine daha derinlemesine araştırmalara kapı aralayacak.