Kaleiçi, Antalya'nın tarihî merkezi olarak kabul edilir ve tarihin ve kültürün dokusunu da içinde barındırır. İşte bu büyülü atmosferin içerisinde Suna & İnan Kıraç Kaleiçi Müzesi, geçmişi günümüze taşıyan önemli bir noktadır. Müze, ismini Türk işadamı ve koleksiyoner İnan Kıraç ile eşi Suna Kıraç'tan alır ve onların özenle biriktirdiği eserlere ev sahipliği yapar. Müzenin taş duvarları ve tarihi atmosferi, ziyaretçilere Antalya'nın zengin geçmişine bir pencere açar. Suna & İnan Kıraç Kaleiçi Müzesi, sergilediği eserlerle adeta bir masal anlatır, Antalya'nın tarihini ve kültürünü canlandırır.
ANTALYA'NIN KALBİNDE
Suna ve İnan Kıraç'ın özenle restore ettirdiği iki tarihi yapının hikayesi, Antalya'nın kalbinde canlı bir resmi yeniden hayata döndürür. İlk yapı, geleneksel Türk mimarisinin büyüsünü taşıyan bir dış avlulu Türk evidir. Bu ev, titizlikle restore edilerek 19. yüzyılın ikinci yarısında Kaleiçi yaşamını canlandıran bir etnografya müzesine dönüşmüştür. Ziyaretçiler, burada Türk Halk Kültürü'nün ayrılmaz parçalarını, geleneksel kahve seremonisinden damadın tıraşına ve kına gecesine kadar bir dizi özel dokunuş ve ayrıntı ile deneyimler.
TARİHİ YAPI
Diğer yapı ise Antalya'nın zengin tarihi mirasına şahitlik etmiş bir Ortodoks kilisesidir. Bu dikdörtgen planlı kilisenin tavanı ve iç duvarları, özenle işlenmiş süslemelerle bezelidir. Restorasyon sonrasında, kilise Suna ve İnan Kıraç'ın özel koleksiyonundan seçilmiş farklı kültürel ve sanatsal eserlere ev sahipliği yapmak üzere sergi alanına dönüştürülmüştür. Aynı zamanda çeşitli kültürel etkinliklere de ev sahipliği yaparak bu tarihi yapı, tekrar hayat bulmuştur.
ÖĞRENME MERKEZİ
Bu müze, sadece tarih ve sanatseverler için değil, aynı zamanda meraklı öğrenciler ve aileler için de bir öğrenme merkezi olma özelliği taşır. Sergiler, Antalya'nın ve çevresinin tarihini eğlenceli ve etkileşimli bir şekilde sunar. Haber/Erendiz ÖZKURT