Antalya Ekspres Gazetesi'nden Güven Güneş'in haberine göre, Türkiye Komünist Partisi, Attalos Heykeli önünde yaptığı basın açıklamasında iktidarın halkı hedef alan baskıcı uygulamalarına ve sermaye odaklı politikalarına tepki gösterdi. “Yeni durum dedikleri, hilafet özentisiyle halkı boyun eğmeye zorlayan sermaye diktatörlüğüdür” diyen Mutlu, halkın geçmişte olduğu gibi bugün de bu düzene teslim olmayacağını vurguladı. Mücadele çağrısı yapan Mutlu, “Bu halk diz çökmez. Hükümete borçlu değiliz, alacaklıyız” ifadelerini kullandı.
MUTLU: BOYUN EĞMEYİZ
Türkiye Komünist Partisi Antalya İl Başkanı Ece Mutlu, halkın insanca bir yaşam talebini bastırmak isteyen baskıcı düzene karşı TKP’nin kararlı duruşunu dile getirdi. “Boyun Eğme” sloganıyla halkın sesi olduklarını belirten Mutlu, TKP’nin tarihsel mücadele mirasını ve devrimci çizgisini hatırlatarak, Cumhuriyet devrimiyle kazanılan hakların bugün tehdit altında olduğunu söyledi. Mutlu, “Kurtuluş Savaşı’nın, Cumhuriyet’in ve sosyalist bir geleceğin borcunu taşıyoruz” diyerek mücadele kararlılığını yineledi. Mutlu sözlerine, “ AKP zorbalığına boyun eğmeyenler, seçme ve seçilme hakkına sahip çıkanlar, ülkesi için ses yükselten, yan yana gelen, insanca yaşam için mücadele eden yurttaşlar, bizi tanıyorsunuz. Biz Haziran direnişine damgasını vuran, halkımızın sahiplendiği “Boyun Eğme” sloganını AKM’den Taksim Meydanı’na sarkıtan Türkiye Komünist Partisi’yiz. O günden bu yana “Boyun Eğme” tüm zorbalıklara karşı duruşun sembolü oldu. Bizi tanıyan herkes bilir; Biz zorbalık karşısında, adaletsizlik karşısında, sömürü karşısında boyun eğmeyiz. Bunların üzerine yürürüz. Hükümet bize diz çöktüremez. Boyun eğdiremez. Her tür halk düşmanı hamlesinin karşısında ilk bizi bulur. Sonuna kadar da bizi bulacaktır. Bunu onlar da biliyor” dedi.
BİZ KAHRAMANLARIMIZIN ÖNÜNDE DİZ ÇÖKERİZ!
Başkan Mutlu sözlerine, “Çıkıp diyorlar ki; Yeni duruma alışacaksınız, kabulleneceksiniz, diz çökeceksiniz. Yeni durum dedikleri baskı ve zorbalıktır. Yeni durum dedikleri hiçbir biçimde halka dayanmayan, zenginin çıkarı neyse ona koşulsuz itaat isteyen, hilafet ve saltanat özentisi Yeni-Osmanlıcı sermaye diktatörlüğüdür. Holdingler ve tarikatlar düzenidir. Piyasacı, rantçı, halka ait ne varsa satan bu düzenin sahipleri oturmuş karşılarında diz çökmemizi bekliyorlar. Buradan haykırıyoruz: Bu halk sizin karşınızda diz çökmez. Kimse buna boyun eğmez. Asla ama asla Türkiye buna teslim olmaz. Yasananlar meşru değil, meşruiyet nasıl kazanılır biliyor musunuz? Meşruiyet emperyalist işgal planlarını yerle bir ederek kazanılır. Meşruiyet yok edilmek istenen yoksul bir halkı egemen bir ülkenin yurttaşları haline getirerek kazanılır. Meşruiyet yönetme hakkını padişah katından alıp halka vermekle olur. Kendi gemisini yüzdürenleri İngiliz gemilerine bindirip bu ülkeden gönderenler meşrudur. Meşruiyet devrimle kazanılır. Bu büyük ilerlemeler toplumun önünü açar. Yeni bir dönemin kapıları açılır. Biz ayağımızı bu yeni döneme basarız. Daha ileri hedeflere varacak sıçrama tahtasıdır devrimler. Sonu gelmeyen yoksullaşmanın olduğu, emek sömürüsünün arttığı, kamu kaynaklarının tarikatlara peşkeş çekildiği, işçi sınıfının hakkını arayamayacak hale getirildiği, zenginin zayıfı ezdiği “Yeni Türkiye” projesi hayaldir. Böyle bir düzen dikiş tutmayacaktır. Toplum buna boyun eğmeyecektir. Hükümete diz çökmeyeceğiz. Onlara hiçbir borcumuz yok, alacaklıyız. Borcumuz olanları ise söyleyelim; 100 yıl önce Kurtuluşumuz için savaştık. İstanbul’da, Anadolu’da faaliyet yürüten ilk komünistler de bu mücadelenin parçası oldular. Partimizin kurucuları, daha Partimizin kurulduğu ilk kongrede Anadolu’daki Milli Mücadele’ye katılma kararı aldılar. Çıktıkları bu yolda en ağır bedeli ödediler, katledildiler. Onlara borcumuz var. Bize bugün 'Yeniden Cumhuriyet, Sosyalist Cumhuriyet' diyebilmenin koşullarını yaratanlara borcumuz var. Geri bırakılmış, yoksul bir halkı tarih sahnesinde yeniden ayağa dikenlere, binbir olanaksızlığa rağmen canıyla kanıyla savaşanlara, tarihimizin en ileri adımını Cumhuriyet devrimini yaratan tüm kadrolara, Anadolu’yu kurtaranlara, Mustafa Kemal ve arkadaşlarına, Kurtuluş Savaşı kahramanlarına diz çöküyoruz” şeklinde konuştu.
