ANTALYA Ekspres Gazetesi'nden Güven Güneş'in haberine göre; Antalya Tabip Odası öncülüğünde düzenlenen ‘Hekimlerin Sesi TTB Susturulamaz’ başlıklı basın açıklamasında, kararın demokrasi ve meslek özgürlükleri açısından tehlikeli bir adım olduğu vurgulandı. Basın açıklamasını Antalya Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Cumhur İzgi yaparken, Türk Tabipleri Birliği’nin demokratik bir kuruluş olduğunu ve ülkenin sağlık politikalarında önemli bir rol oynadığını belirtti. TOPLUM SUSTURULUYOR Antalya Tabip Odası’nın öncülüğünde düzenlenen basın açıklamasına, çeşitli meslek örgütleri, sendikalar ve sivil toplum kuruluşlarından temsilciler de katılarak destek verdiler. Hekimlerin, sağlık çalışanlarının ve toplumun sesini temsil eden Türk Tabipleri Birliği, bugün alınan kararla susturulmaya çalışılmaktadır” ifadelerini kullanan Antalya Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Cumhur İzgi, “Sadece bir meslek örgütünün değil, demokrasinin ve ifade özgürlüğünün de hedef alındığı bir durumdur” dedi. Yaklaşık son bir yıldır süren, TTB Merkez Konseyi’ni görevden alma istemli davanın 7. ve son duruşmasının 30 Kasım 2023 tarihinde gerçekleştirildiğini hatırlatarak, “Ankara Dış Kapı Adliyesi 31. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen dava sonucunda ne yazık ki tüm hukuksuzluklara karşın Merkez Konseyi görevden alındı. Bu hukuksuz ve hekimlere, sağlık hakkına, mesleki değerlerin korunmasına tehdit anlamına gelen TTB’nin örgütsel bütünlüğüne müdahale olan karar kabul edilemez. Bu karar biz hekimler için yok hükmündedir. Böylesi bir davanın açılmış olması gibi kararı da hukuk tarihinde kara bir leke olarak yerini almıştır. Hukuksuzluğun Anayasasızlaştırma boyutuna geldiği günümüzde bu karar TTB’nin yargı eliyle iktidarın istediği şekilde tasarımlanma, susturulma ve gerçekleri ifade etmesini önleme isteminin sonucudur, meslek örgütlerinin siyasi iktidara bağlı biat etmiş tek tipleştirilmesi isteğidir” dedi.

KARAR HUKUKSUZDUR

Kararın hukuksuz olduğunu dile getiren Cumhur İzgi, “Bu karar; bir tüzel kişiliği ifade eden Merkez Konseyi’nin kendi açıklaması olmayan bir söylem nedeniyle tüm Merkez Konseyi üyelerinin ve onlar üzerinden TTB’nin kurumsal olarak cezalandırılması, suçlu gösterilmesi olduğu için, ölçülülük ilkesine aykırılığından hukuksuzdur. Bu karar, siyasi nedenlerle yargının araçsallaştırılarak Merkez Konseyi Başkanı’nın gözaltına alınma tutanakları dahi tutulmadan, yani konuyla ilgili açıklamasına bile bakılmadan bu davanın açılma talebinin savcılık tarafından iletilmiş olması nedeniyle usulsüz ve planlıdır. Bu karar; Merkez Konseyi’nin tabip odalarının seçilmiş delegelerinin özerk kararları ile yapılan bir seçim sonucunda göreve geldiği göz önüne alındığında 103bin üyenin iradesi yok sayıldığı için hukuksuzdur. Bu karar; Merkez Konseyi üyelerinin birey olarak en temel hakları olan seçme ve seçilme haklarının yok sayılması nedeniyle hukuksuzdur. Bu karar; TTB’nin özerk kurumsal kimliği kapsamında kendi iç dinamikleri ile denetleme ve hesap sorma yöntemleri belirlenmişken, yani kendi içinde yaptırım hakkına sahipken idari olarak amaç dışı faaliyet gibi ucu açık bir kavramla baskı altında tutarak, etkisizleştirerek meslek örgütü özerkliğini ortadan kaldırdığı için hukuksuzdur” diye konuştu.

Foto (1)-99

KONSEY SINIRLANDIRILMIŞ BİR YAPI DEĞİLDİR

“Bu karar; TTB’yi etkisizleştirerek hekimlerin özerkliklerini, mesleki bağımsızlıklarını, örgütlenme özgürlüğünü yok saydığı için hukuksuzdur” diyen İzgi, “ TTB ve hekimler olarak her zaman iyi hekimlik değerlerine, mesleğimizin evrensel ilkelerine sahip çıkma yanında demokrasi ve barış mücadelesi de verdik. Çünkü ancak bunların sağlandığı koşullarda sağlık hakkının, yaşam hakkının gerçekleşeceğini ifade ettik. Sağlıklı yaşam çabalarının olduğu her yerde, her konuda biz hekimler vardık, varız ve bundan sonra da var olacağız. İşte bu nedenle yaşama dair her şey bizim faaliyet alanımızı oluşturur ve her zaman bu amaçlarımıza göre faaliyet gösteririz. Unutulmamalıdır ki TTB biziz, biz hekimler TTB’yiz. TTB hekimlerin sesidir ve hiçbir zaman susturulamaz. TTB’nin 70 yıllık tarihine bakıldığında birçok baskılar ve yargılamalar geçirdiği görülmektedir ve her defasında ortaya koyduğu bilimsel gerçeklerin, evrensel mesleki değerlerin ve dayanışmanın gücüyle güçlenerek çıkmıştır. TTB hiçbir zaman Merkez Konseyi ile sınırlanmış bir yapı değildir” şeklinde konuştu.

Kaynak: ANTALYA EKSPRES GAZETESİ