Türkiye'nin önemli destinasyonlarından biri olan Manavgat'ta, turizm sektöründe faaliyet gösteren firmalara yönelik olarak 'Turizm Sektöründe Siber Güvenlik Zirvesi' düzenlendi. Dijitalleşen dünyada rekabeti artırmak ve riskleri en aza indirmek amacıyla MATSO tarafından organize edilen zirveye Savunma Sanayi Başkanlığı, BAKA, Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi ve siber güvenlik firma temsilcileri ile turizmciler katıldı.
YEŞİL DÖNÜŞÜME 50 MİLYON LİRA FAİZSİZ KREDİ DESTEĞİ
Zirvenin paydaşlarından BAKA Genel Sekreteri Volkan Güler, Türkiye'deki yatak kapasitesinin yüzde 40'ına sahip Antalya'da Manavgat, Alanya ve Serik'in gecelik konaklama açısından gelen turistlerin yarısından fazlasını ağırladığını anlatarak, bu rakamın Antalya havalimanının 80 milyon yolcu kapasitesine ulaşması ile artacağını söyledi. Dijitalleşmenin yanı sıra BAKA olarak yeşil dönüşümün de BAKA'nın önceliklerinden biri olduğunu kaydeden Güler, yaşanan birçok doğal felaketin ardında küresel ısınmanın etkisinin olduğunu ifade ederek, "Global küresel sürdürülebilir turizm sertifikalandırılmasına temel parametrelerden birisi olan karbon salınımı mevzusu da gündemimize gelecek" dedi.
Yeşil dönüşüm kapsamında finansal destek programı hazırlandığını anlatan Güler, turizm faaliyetlerinin çeşitlendirilmesi amacıyla toplam 50 milyon lira tutarında faizsiz kredi desteği sağlayacaklarını söyledi. 20 Ocak 2025 tarihine kadar programa başvuru yapılabileceğini hatırlatan Güler, projeler bazında işletmelere 500 bin ile 7 milyon lira arasında faizsiz kredi desteği sunacaklarını söyledi. Güler, "Kıyıda sıkışmış olan turizm faaliyetlerini kırsal ile entegre etmek, kırsalda da turizm faaliyetlerine dair turizmin sürdürülebilirliğini sağlamak amacıyla dört tane önceliğimiz var. Birincisi kreatif turizm faaliyetlerinin çeşitlendirmesi, desteklenmesi. Burada kreatif turizmden kastımız, bizim genetiksel olarak sahip olduğumuz Yörük göçünün bir turizm faaliyeti olarak gerçekleştirilmesine yönelik projeleri destekleyebiliriz. İkincisi, başta outdoor spor faaliyetleri olmak üzere spor turizm faaliyetlerini desteklemek. Özellikle trekking, dağcılık, mağara turizmi gibi çok farklı turizm türlerini bu kapsamda değerlendiriyoruz. Üçüncüsü, genel olarak kırsalda ekoturizm faaliyetlerini kapsam alan bir konsept var. Dördüncüsü ise mevcut turizm işletmelerimizdeki enerji verimliği, yeşil dönüşüm faaliyetlerini desteklemek. Ne gibi? Otelimize enerji verimliliğiyle ilgili ısı pompasına dönüşüm uygulamaları yapılmak isteniyorsa direkt programımızın uygun bir projesi olabilir. Veya atıkların kompozit gübre olarak değerlendirilmesi olabilir. Bu tür yeşil dönüşünün faaliyetlerine ilişkin edebilecek nitelikteki projeleri desteklemek istiyoruz" diye konuştu.
GÜÇLÜ BİLİŞİM SİSTEMLERİ, DİJİTAL EGEMENLİĞİN GÖSTERGESİ
Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi Genel Koordinatörü Alparslan Kesici de Türkiye'nin savunma sanayinde önemli bir noktaya geldiğini ifade ederek, bu başarının genç mühendisler tarafından sağlandığını ancak bunun da zor aşamalardan geçtiğini söyledi. Rusya- Ukrayna savaşının devam ettiği, İsrail'in ise Gazze'de Filistinlilere yönelik sürdürdüğü soykırım faaliyetlerinin bulunduğu dönemde Türk savunma sanayisinin dost ve müttefik ülkelere güven verdiğini ifade eden Kesici, "Bu savaş ortamında, savunma alanında güçlü olmamızın yanında, siber güvenlik ve bilişim sistemlerinde de çok güçlü olmamız gerekiyor. Geçenlerde malumunuz bir İsrail'in Lübnan'da çağrı cihazlarına yönelik bir atağı oldu, değil mi? Bu siber saldırı oturduğu yerden çok planlanmış, programlanmış bir olay. Şimdi bu şunu gösteriyor, bizim kendi mühendislerimizin geliştirdiği ürünlerin daha çok kullanmamız, daha çok yaygınlaştırmamız, daha çok destek olmamız gerekiyor" dedi.
Siber güvenlik ve bilişim sistemlerinin güçlenmesinin Türkiye'nin siber egemenliği ve dijital egemenliğinin bir göstergesi olduğunu ifade eden Kesici, "Birçok sektörle bir araya geliyoruz ama otel işletmecilerimizle zaman zaman bir araya geldiğimizde onların da çeşitli problemlerle karşılaştığını görüyoruz. Biz diğer sektörlerimizin yanında olduğumuz gibi, çünkü bize bizden başka dost yok. O kullandığımız global üreticiler zamanı geldiği zaman kendi kafasına göre hizmet ediyor ve ondan bir anda ters dönebiliyor. Buna sebebiyet vermeden, buna gerek kalmadan, otel işletmecilerimizden de bizim ricamız yerli ürünlere fırsat verin" diye konuştu.