Ankara’da Renda Köşkü ev sahipliğinde gerçekleştirilen açılış töreninde; Ankara Valisi Vasip Şahin, Türk Kızılay Genel Başkanı Fatma Meriç Yılmaz, Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Dernekleri Federasyonu (IFRC) Türkiye Delegasyonu Başkanı Jessie Thompson, Kızılay Yönetim Kurulu üyeleri ve yöneticileri yer aldı. ‘İnsani Yardım’ teması ile oluşturulan fotoğraf sergisinde; insani yardım çalışmaları yürüten profesyonel ve gönüllü bireylerin tanıklıkları, 6 Şubat Depremi ve sonrasındaki saha çalışmalarının da yer aldığı 40 fotoğraf sergileniyor. ‘Hedef Değil’ temalı fotoğraf sergisinde ise insani yardım çalışmalarının hedef alındığı şiddet olaylarına dair tanıklıkları ve Gazze, Suriye, Ukrayna’da çekilen fotoğraflar sergileniyor. Ayrıca 2020 yılında Suriye’de şehit edilen Mehmet Arif Kıdıman’ın saldırıya uğradığı sırada giydiği kanlı Kızılay yeleği de fotoğraf sergisi ile birlikte Renda Köşkü’nde 1 hafta boyunca ziyarete açık olacak.

MERİÇ: İNSANİ YARDIMA BİR GÜN HEPİMİZ İHTİYAÇ DUYABİLİRİZ

Burada konuşan Türk Kızılay Genel Başkanı Fatma Meriç Yılmaz, “İnsani yardım alanında dünyanın dört bir yanında hizmet veren gönüllüler ve çalışanlar var. İnsani yardım alanı aslında daha da çok yardımlaşmayı ve dayanışmayı temsil eden ve insanların el ele verdiği zaman birbirlerine yardım etmek anlamında ne kadar büyük fark yaratabildiğini gösteren bir gün diyebilirim. İnsani yardıma bir gün hepimiz ihtiyaç duyabiliriz. İnsani yardım çalışanlarının özellikle de Türk Kızılay fotoğrafçılarının gözünden dünya coğrafyalarının birçok ülkesinde dokunduğu hikayeler ve yüzleri var burada. Özellikle şeffaf bir şekilde yapılmış durumda ve birine dokunduğunuz zaman aslında arkasındakiyle de çok kolay dokunabildiğinizi dolayısıyla bir insanın hayatına dokunmanın sadece o insanın değil, başka insanların da hayatını değiştirmeye vesile olacağını gösteren bir tema. Bu sene Dünya İnsani Yardım Günü'nde sivillerin ve insani yardım çalışanlarının hedef alınmadığı bir dünya anlamında sesimizi yükseltmemiz ve savunuculuk yapmamızın altını çizmek istiyoruz. Sergimizin üçüncü bölümünde de içeride de Kızılay personellerinden Suriye'de, Somali'de, Gazze'de saldırıya hayatını kaybeden, yaralanan çalışanlarımızın resimlerini göreceksiniz. Mehmet Arif bizim şehitlerimizden birisi. 2020 yılında Suriye'de saldırı sonucu kaybettik. Onun üzerinde saldırı sırasında giydiği Kızılay yeleğinin orijinali sergileniyor. Bugün aslında bütün dünyaya şunu söylememiz lazım; her gün gerek doğal afetler, gerek insan eliyle oluşan afetler, gerekse gibi başımıza gelen olaylar nedeniyle insanların yardıma ihtiyaç duyar hale gelebildiğini biliyoruz. İnsani Yardım çalışanlarının korunması sadece insani yardım çalışanlarına ya da gönüllülerine yapılacak bir ayrıcalık değildir. İnsani yardım koridorunun açık tutulması ve her ne sebeple başımıza ne gelirse gelsin insani yardım çalışanlarını ve sivilleri korumamız gerektiğini bugün burada bu sergilesin tekrar altını çizmek istiyorum” dedi.

THOMPSON: BENZERİ GÖRÜLMEMİŞ BİR ŞİDDETE TANIK OLDUK

Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Dernekleri Federasyonu (IFRC) Türkiye Delegasyonu Başkanı Jessie Thompson ise açılış töreninde gerçekleştirdiği konuşmada, “İnsanlık ruhunu kutlamak için bir araya geldiğimiz bu günde aynı zamanda dünyamızın insani yardım çalışanlarını ve onların hizmet verdiği insanları başarısızlığa uğrattığı acı gerçeğiyle de yüzleşmek zorundayız. Bu yılın başından beri 28 cesur Kızılhaç ve Kızılay gönüllümüzü ve personelimizi insani görevlerini yerine getirirken kaybettik. Bu Kızılhaç ve Kızılay personeli ve gönüllüleri için en ölümcül yıllardan biri. Bu bireylerin her biri kendi topluluklarında bir umut, cesaret ve direnç sembolüydü. Ve her biri insanlığa hizmet etme uğruna en büyük bedeli ödedi. 7 Ekim'den bu yana İsrail ve Filistin'deki gönüllülerimize ve personelimize yönelik benzeri görülmemiş bir şiddete tanık olduk. Uluslara Koruma altındaki semboller taşırken paramedikler ve ambulans sürücüleri öldürüldü. Sudan'da bir yılı aşkın süredir devam eden çatışmalar sırasında Sudan Kızılay'ının 7 gönüllüsü ve personelini kaybetmenin yasını tutuyoruz. Ukrayna'daki silahlı çatışma insan hayatının trajik bir şekilde kaybedilmesine şehirlerin ve sivil altyapının yok edilmesine ve insanların ülke içinde ve sınırlar ötesinde kitlesel olarak yerinden edilmesine neden oldu. İnsani yardım çalışanları çatışmaların ortasında kalan topluluklara hizmet ederken her gün kendilerini riske atıyorlar. Bu trajediler çatışma bölgelerinde insani yardım çalışanlarının karşı karşıya kaldığı tehlikelerin keskin bir hatırlatıcısıdır. Dünyadaki karmaşık krizler sivil acıların artması ve gönüllüler de dahil olmak üzere insani yardım çalışanlarının Hedef alınması kabul edilemez. Son çatışmalar insani yardım personelini korumayı amaçlayan savaş kurallarına yeniden bağlılık ve acil eylem gereksinimini vurguluyor” ifadelerini kullandı.

Kaynak: DHA